Afrika'nın Mavi Büyüme Stratejisi ve Türkiye

Makale

Günümüzde 'yeşil' enerjinin yanı sıra 'mavi' enerji' ve bu bağlamda 'mavi ekonomi' kavramları konuşulmaktadır. Dalga ve gel-git enerjileri mavi enerji kaynakları olarak değerlendirilmektedir. Okyanusların, denizlerin, göllerin, akarsuların ekonomik sürece dahil edilmesiyle meydana gelen mavi ekonomi ise özellikle üzerinde durulması gereken, hem Afrika hem de dünyamızın geleceği açısından stratejik öneme sahip bir konudur....

Afrika sahip olduğu yer altı zenginlikleri, tarımsal verimliliği, stratejik konumu ve enerji kaynakları bakımından potansiyel zenginliğiyle gelecek vadeden bir kıtadır ve birçok açıdan bir ''cazibe merkezi'' olarak anılmaktadır.1 Ancak, siyaset, ekonomi ve güvenlik alanlarında bir türlü istenilen istikrarın sağlanamaması kıtanın sahip olduğu tüm avantajlardan Afrika halklarının yeterince faydalanamamasına sebep olmaktadır. Örneğin; Afrika'daki enerji kaynaklarının -hem fosil hem de yenilenebilir enerji kaynakları bağlamında- mevcut potansiyeli kıtanın faydasına olacak şekilde yeterince değerlendirilememekte ve bu yüzden ekonomik refah sağlanamamaktadır. Ayrıca, en önemli problemlerden biri olan terör örgütlerinin varlığı, bölgede toplumsal huzursuzluk ortamının oluşmasına sebep olduğu gibi, aynı zamanda da ekonomik kalkınmayı sekteye uğratan bir diğer unsur olarak karşımıza çıkmaktadır.

Afrika denince akla ilk gelen meselelerden birisi de hiç şüphesiz göçlerdir. Afrika'nın insan potansiyeli kıta dışına yapılan göçlerle bir nevi erimekte ve diğer taraftan bu durum Avrupa ülkelerinde toplumsal krizlerin oluşmasına sebep olmaktadır. Avrupa'da yükselen aşırı sağ partiler, mülteci karşıtlığı ve İslamofobi göç meselesiyle yakından ilgilidir. 21. yüzyılda göç olgusu uluslararası ilişkilerin başat meselelerinden biri haline gelmiştir. Özellikle Avrupa, düzensiz göç meselesinde salt ekonomik bakış açısıyla(Afrika ve Ortadoğu kaynaklı göçler için) durumu ele aldığı için başarılı bir siyaset izleyememektedir. İspanya dışişleri bakanı Jose Manuel Albares, düzensiz göçün yeni tehditlerden biri olarak 'hibrit tehditler' kapsamında ele alınarak NATO'nun güvenlik yol haritasına dahil edilmesi gerektiğini belirtmektedir.2

Afrika'nın insan potansiyelinin kıtanın faydasına olacak şekilde değerlendirilmesi için kıta dışına yapılan göçlerin sonlandırılması gerekmektedir. Bu da en başta güvenlik meselelerinin çözülerek barış ve huzur ortamının sağlanması, ardından ekonomik bağımsızlığın elde edilmesini sağlayacak projelerin hayata geçirilmesiyle mümkündür. Afrika'nın sahip olduğu zengin kaynakları sebebiyle geçmişte maruz kaldığı sömürgecilik bugün sona ermemiş ve çeşitli vesilelerle halen devam etmekte olan bir olgudur. Birçok Batılı devlet -buna ek olarak bugün Çin ve Rusya gibi devletler- emperyal maksatlarla kıtada faaliyetlerini sürdürmektedir.

Afrika'nın ekonomik refahını sağlayacak hususlardan belki de en önemlisi sahip olduğu enerji potansiyelidir. Kıtanın elmas, petrol, doğalgaz, bakır, altın ve uranyum gibi kaynakları olsa da teknolojik yetersizlikler sebebiyle bu kaynaklar ekonomiye tam olarak kazandırılamamaktadır.3

Ancak son yıllarda Afrika'nın bu kaynaklarının yanında yenilenebilir enerji kaynakları açısından da zengin bir potansiyele sahip olduğu ortaya çıkmıştır. Günümüzde en başta Çin olmak üzere birçok devlet 'yeşil enerji'ye yatırım yapmaktadır. Çağımızın popüler kavramlarından ''sürdürülebilir ekonomi''nin sürdürülebilir enerji kaynaklarıyla sağlanacağı ve çevresel etkilerin de fosil kaynaklara nazaran minimize edileceği düşünülmektedir. Özellikle Rusya-Ukrayna savaşıyla beraber en başta Avrupa ülkeleri olmak üzere tüm devletler petrol ve doğal gaza bağımlı olmanın enerjide kendi milli siyasetlerini izleme konusunda ne gibi sıkıntılara yol açacağını dramatik bir şekilde tecrübe etti. Bu süreçte AB ülkeleri ''yeşil mutabakat'' politikalarına daha fazla önem vererek ülkelerinde yenilenebilir enerjinin üretim ve kullanılma payını giderek arttırdılar. Türkiye ise bu alanda stratejik atılımlar gerçekleştirmekte ve Türkiyenin gelecekte dünyanın belli başlı yeşil enerji üreticilerinden biri olacağı değerlendirilmektedir.

(Uluslararası Enerji Ajansı bu sene enerji alanında 2,8 trilyon dolar yatırım yapılacağını ve bunun aşağı yukarı yüzde 60'ının yenilenebilir enerji için gerçekleşeceğini tahmin etmektedir.4)

Yenilenebilir enerji kaynakları, hidro, jeotermal, güneş, rüzgar, odun, bitki artıkları, biyokütle, gel-git ve dalga olarak kabul edilmektedir.5 Buna ek olarak, yeşil hidrojen teknolojisi gibi çevreci teknolojilerle enerji üretimi de son zamanlarda sıkça duyulmaktadır. Yeşil hidrojen, sudaki hidrojen ve oksijenin ayrılmasıyla ortaya çıkan bir enerji kaynağıdır6 ve altı Afrika ülkesi bu konuda harekete geçerek Yeşil Hidrojen İttifakı başlatmışlardır.7

Günümüzde 'yeşil' enerjinin yanı sıra 'mavi' enerji' ve bu bağlamda 'mavi ekonomi' kavramları konuşulmaktadır. Dalga ve gel-git enerjileri mavi enerji kaynakları olarak değerlendirilmektedir. Okyanusların, denizlerin, göllerin, akarsuların ekonomik sürece dahil edilmesiyle meydana gelen mavi ekonomi ise özellikle üzerinde durulması gereken, hem Afrika hem de dünyamızın geleceği açısından stratejik öneme sahip bir konudur.

-------------------------------------------------------------

1. https://www.aa.com.tr/tr/analiz/afrika-neden-cazibe-merkezi/2397428#
2. https://haber.sol.org.tr/haber/ispanya-hibrit-tehditler-natonun-guvenlik-planlarina-dahil-edilmeli-337999
3. https://tr.euronews.com/2016/10/28/afrikanin-alti-maden-kayniyor
4. https://geopoliticalfutures.com/investment-in-clean-energy-is-booming/
5. https://www.mfa.gov.tr/yenilenebilir-enerji-kaynaklari.tr.mfa#:%:text=Yenilenebilir%20enerji%20kaynaklar%C4%B1%2C%20hidro%2C%20jeotermal,ve%20dalga%20olarak%20kabul%20edilmektedir.
6. https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-59809451
7. https://temizenerji.org/2022/05/27/afrika-yesil-hidrojen-ittifaki-baslatildi/

(Makalenin tamamı ilgili dokümanda)

Bu içerik Marka Belgesi altında telif hakları ile korunmaktadır. Kaynak gösterilmesi, bağlantı verilmesi ve (varsa) müellifinin/yazarının adı ile unvanının aynı şekilde belirtilmesi şartı ile kısmen alıntı yapılabilir. Bu şartlar yerine getirildiğinde ayrıca izin almaya gerek yoktur. Ancak içeriğin tamamı kullanılacaksa TASAM’dan kesinlikle yazılı izin alınması gerekmektedir.

Alanlar

Kıtalar ( 5 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2751 ) Etkinlik ( 222 )
Alanlar
TASAM Afrika 77 645
TASAM Asya 98 1103
TASAM Avrupa 22 645
TASAM Latin Amerika ve Karayip... 16 67
TASAM Kuzey Amerika 9 291
Bölgeler ( 4 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1395 ) Etkinlik ( 54 )
Alanlar
TASAM Balkanlar 24 296
TASAM Orta Doğu 23 614
TASAM Karadeniz Kafkas 3 297
TASAM Akdeniz 4 188
Kimlik Alanları ( 2 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1298 ) Etkinlik ( 78 )
Alanlar
TASAM İslam Dünyası 58 782
TASAM Türk Dünyası 20 516
TASAM Türkiye ( 1 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2047 ) Etkinlik ( 82 )
Alanlar
TASAM Türkiye 82 2047

1992-1995 yılları arasında tüm Bosna’da yaşanan ve binlerce insanın öldürülmesi ile sonuçlanan soykırım, zulüm, sürgün, yerinden edilme ve cinsel şiddet, buradaki toplum üzerinde ciddi hasarlara yol açmış ve etkisini günümüze kadar sürdürmüştür.;

Çin’in Ortadoğu’daki nüfuz arayışı yoğunlaşırken Suriye devlet başkanı Esad’ın Çin’e yaptığı ziyaret iki ülke arasındaki ilişkilerin derinleşmesine sahne oldu. 19. Asya oyunlarının icra edildiği Çin’in Hangzhou şehrinde bir araya gelen Xi ve Esad iki ülke ilişkilerinin “stratejik ortaklık“ seviyesin...;

1 Ağustos 2022(Miloseviç’ten Vucic’e Değişmeyen Söylem: Kosova’da Büyüyen Gerilim ve Herkese Yakın Bir Savaşın Sesleri) ve 31 Mayıs 2023’te (Bitti Sanılan Savaş: Kosova - Sırbistan Gerilimine NATO Müdahalesi Mümkün mü?) burada iki yazı kaleme almış özellikle Vucic’in söylemleri üzerinden Kosova ile ...;

2023 Vizyonu genel olarak ekonomik kalkınma, gelir düzeyinin yükselmesi, ülkemizin dünyanın en büyük limanlarına sahip olması gibi birçok hedefleri olarak ifadesini bulmaktadır. Diğer taraftan 2023 Vizyonunun bir de soyut bir süreci bulunmaktadır.;

Yaşanabilir bir vatan ya da devlet olabilmek için öncelikle her şey insan için olmalıdır. Yani devleti yaşat gerisi önemli değil, olmamalı. Şeyh Edebali’nin dediği gibi “insanı yaşat ki devlet yaşasın.“ ;

Türkiye’de ekonomik büyüme ve kalkınma sürecinde büyük çaplı projelerin gerçekleştirilebilmesine yönelik olarak, mevcut finansman yetersizliğini en etkin şekilde ortadan kaldıracak bir finansman metodu bankacılık sistemine entegre edilmeye çalışılabilir. Bu çerçevede “Proje Bankacılığı” adı altında ...;

Mevcut küresel düzen parçalanma eğilimi gösteren bir momentumun eşliğinde yeni bir dünya düzenine doğru dönüşüme başladı. Büyük güç rekabetinin öne çıktığı bu yeni normalde asıl muharebenin ekonomik cephede gerçekleşeceği söylenebilir.;

İki liderin görüşmesinde, Moskova'nın azalan silah ve mühimmat stokunu yenilemek için Kuzey Kore'den malzeme temini konusunda bir görüşme yapılıp yapılmadığı belirsizliği yer almaktadır. ;

Doğu Akdeniz Programı 2023-2025

  • 17 Tem 2023 - 19 Tem 2023
  • Sheraton Istanbul City Center -
  • İstanbul - Türkiye

5. Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

2. İstanbul Siber-Güvenlik Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

7. Türkiye - Körfez Savunma ve Güvenlik Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

6. Türkiye - Afrika Savunma Güvenlik ve Uzay Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

9. İstanbul Güvenlik Konferansı (2023)

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

Afrika 2063 Ağı İstişare Toplantısı 2

  • 20 Eki 2022 - 20 Eki 2022
  • Çevrimiçi - 14.00

Afrika 2063 Ağı İstişare Toplantısı 1

  • 06 Eki 2022 - 06 Eki 2022
  • Çevrimiçi - 14.00

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “ABD Hegemonyasına Meydan Okuyan Çin’in Zorlu Virajı; Güney Çin Denizi” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik Adaları” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Sri Lanka’nın Çöküşüne Küresel Siyaset Çerçevesinden Bir Bakış” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Çin-Japon Anlaşmazlığında Doğu Çin Denizi Derinlerdeki Travmalar” isimli stratejik raporu yayımladı.

İngiltere’nin II. Dünya Savaşı sonrasında Hint Altkıtası’ndan çekilmek zorunda kalması sonucunda, 1947 yılında, din temelli ayrışma zemininde kurulan Hindistan ve Pakistan, İngiltere’nin bu coğrafyadaki iki asırlık idaresinin bütün mirasını paylaştığı gibi bıraktığı sorunlu alanları da üstlenmek dur...

Devlet geleneğimizde yüksek emsalleri bulunan Meritokrasi’nin tarifi; toplumda bireylerin bilgi, bilgelik, beceri, çalışkanlık, analitik düşünce gibi yetenekleri ölçüsünde rol almalarıdır. Meritokrasi din, dil, ırk, yaş, cinsiyet gibi özelliklere bakmaksızın herkese fırsat eşitliği sunar ve başarıyı...

Gündem 2063, Afrika'yı geleceğin küresel güç merkezine dönüştürecek yol haritası ve eylem planıdır. Kıtanın elli yıllık süreci kapsayan hedeflerine ulaşma niyetinin somut göstergesidir.

Meritokrasi Devlet geleneğimizde yüksek emsalleri bulunan Meritokrasi’nin tarifi; toplumda bireylerin bilgi, bilgelik, beceri, çalışkanlık, analitik düşünce gibi yetenekleri ölçüsünde rol almalarıdır. Meritokrasi din, dil, ırk, yaş, cinsiyet gibi özelliklere bakmaksızın herkese fırsat eşitliği sunar...