Çin – Afrika İş Birliği Forumu (FOCAC) aracılığıyla ilişkilerini kurumsallaştıran ve 21. yüzyılda Afrika’daki rekabetin çıtasını yükselten Pekin, günümüzde Afrika’nın dış ilişkilerinde en çok dikkat çeken aktör konumundadır.
Çin, Afrika ile ilişkilerini “kazan – kazan iş birliği“ ve “kapsamlı stratejik ortalık“ çerçevesinde tanımlarken, kurumsallaşan ilişkiler detaylı olarak incelendiğinde ise Çin’in kazanımlarının, Afrika’nın kazanımlarına oranla çok daha yüksek olduğu gözlemlenmektedir.
2000 yılından bu yana üç yılda bir dönüşümlü olarak gerçekleştirilen forumlar, Çin – Afrika ilişkilerini kurumsallaştıran iş birliği platformu olarak bilinmektedir. 2006, 2015 ve 2018’deki buluşmalar, Devlet ve Hükûmet Başkanları düzeyindeki yoğun katılımlarla “2006 Pekin Zirvesi ve 3. FOCAC”, “2015 Johannesburg Zirvesi ve 6. FOCAC”, “2018 Pekin Zirvesi ve 7. FOCAC” adı altında icra edilmişlerdir.
Stratejik konumu ve doğal kaynakları nedeniyle önemli bir rekabet alanı olan Afrika, 21. yüzyılda çok sayıda aktörün, kapsamlı politikalar geliştirdiği ve zirveler organize ettiği kıta olarak dikkat çekmektedir.
Avrupa Birliği (AB) ile Afrika Birliği üyesi ülkelerin liderleri, 17 – 18 Şubat tarihlerinde Brüksel’de bir araya gelecek. İki kıta arasındaki ilişkilerin değerlendirileceği ve önümüzdeki döneme ilişkin yeni bir yol haritasının belirleneceği zirvenin gündeminde yatırım desteği, göç, güvenlik, aşı üretimi ve iklim değişikliği gibi başlıklar öne çıkacaktır.
Afrikalı liderleri bir araya getirecek olan Afrika Birliği’nin 35. Olağan Zirvesi, 5 – 6 Şubat tarihlerinde Addis Ababa’da icra edilecek. 1963 yılında kurulan Afrika Birliği Örgütü’nün devamı niteliğindeki kuruluş, 2002 yılında Afrika Birliği adını alırken, yirminci yıldönümünde yoğun bir gündemle toplanacak.
1789 yılından bu yana kıta ile ilişkileri bulunan ABD’nin dış politikasında Afrika’nın hiçbir zaman bu politikaların merkezinde bulunmadığı ve uzun bir dönem Afrika ülkelerine üst düzey ziyaretlerin gerçekleştirilmediği görülürken, buna karşın 1840’lı yıllarda bağımsız Liberya’nın oluşumuna önemli katkıların sağlandığı bilinmektedir.
16 Devlet ve Hükûmet Başkanı ile 26'sı Dışişleri Bakanı olmak üzere 102 Afrikalı Bakan’ın katılımıyla İstanbul’da gerçekleştirilen 3. Türkiye – Afrika Ortaklık Zirvesi, 2014 Zirvesi’nin ardından ilişkilerin gözden geçirilmesine fırsat sağlamış ve çok sayıda ikili görüşmeye imkân tanımıştır.
İlki 2008 yılında İstanbul’da, ikincisi 2014 yılında Ekvator Ginesi’nde gerçekleştirilen Türkiye – Afrika Ortaklık Zirvesi’nin üçüncüsü, Afrika ülkelerinin ve Afrika Birliği Komisyonu’nun katılımıyla 16 – 18 Aralık tarihlerinde İstanbul Kongre Merkezi’nde icra edilecek.
1789 yılından bu yana kıta ile ilişkileri bulunan ABD’nin dış politikasında Afrika’nın hiçbir zaman bu politikaların merkezinde bulunmadığı ve uzun bir dönem Afrika ülkelerine üst düzey ziyaretlerin gerçekleştirilmediği görülürken, buna karşın 1840’lı yıllarda bağımsız Liberya’nın oluşumuna önemli katkıların sağlandığı bilinmektedir.
Altı bölümden oluşan rapor, Afrika kıtasının temel önceliklerini, pandemi sürecinin kalkınma üzerindeki etkilerini, mevcut sorunları ve olası fırsatları değerlendirmektedir.
Ağırlıklı olarak küçük ve orta ölçekli ekonomilerden oluşan Afrika ülkeleri, ekonomik dönüşümlerini sağlayabilmek adına kapsamlı bir ortaklık tesis etmeye çalışmaktadırlar.
23 - 24 Ekim tarihlerinde Soçi’de gerçekleştirilecek Rusya - Afrika Zirvesi, liderleri bir araya getirecek ve bir anlamda ilişkileri kurumsallaştıracak ilk resmi toplantı olma özelliğini taşıyor. Ana temasını “barış, güvenlik ve kalkınma” başlıklarının oluşturacağı Zirve’nin eş başkanlıklarını Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Mısır Devlet Başkanı ve aynı zamanda Afrika Birliği’nin dönem başkanı Abdülfettah es – Sisi yapacak.
Tarih boyunca, yalnızca Sudan’da değil, Afrika genelinde iç savaşlara, katliamlara ve bölünmelere zemin hazırlayan bazı batılı güçlerin, günümüzde Sudan’da istikrarlı bir siyasi geçiş için güvenilir bir plan ve adalet çağrısı yapmaları, büyük bir çelişki oluşturmaktadır.
Afrika Birliği, üye devletlerin ve kıtanın değişen ihtiyaçlarını karşılamak için kapsamlı bir dönüşümü amaçlarken, bu doğrultuda, kurumsal reformların hızlandırılmasının gerekliliğine ve önemine dikkat çekilmektedir. Bu amaçla, 17 - 18 Kasım tarihlerinde Addis Ababa’da gerçekleştirilen Afrika Birliği’nin 11. Olağanüstü Zirvesi’nde öne çıkan başlıklar; Afrika Barış Fonu, Afrika’nın Kalkınması için Yeni Ortaklık - NEPAD’ın dönüşümü ve Afrika Birliği Komisyonu’nun yapısındaki değişim oldu.
Türkiye - Afrika Ekonomi ve İş Forumu
2014 yılındaki Liderler Zirvesi kapsamında organize edilen İş Forumu’nun ardından ikinci buluşma olarak kayıtlara geçecek olan etkinlik, ABD Ticaret Bakanlığı ile Bloomberg
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 28 Şubat – 3 Mart tarihleri arasında Fildişi Sahili, Gana, Nijerya ve Gine’ye resmi ziyaretlerde bulunacak.
T.C. Ekonomi Bakanlığı tarafından derlenen verilere göre, 2015 yılında Türkiye ile Afrika arasındaki ticaret hacmi 19,4 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Çin ile Afrika arasındaki ilişkilerin geçmişi 15. yüzyıla kadar uzanırken, Çin Halk Cumhuriyeti’nin kurulmasının ardından 1956 yılında Afrika ile diplomatik ilişkiler tesis edilmiştir. Günümüzde Çin’in Afrika’daki hızlı yükselişi, tüm dünya kamuoyu tarafından dikkatle takip edilen konular arasında yer almaktadır.
2014 yılında Türkiye ile Afrika arasındaki ticaret hacmi, bir önceki yıla göre yaklaşık 70 milyon dolar gibi cüzi bir artış kaydederek 23,4 milyar doların üzerine çıktı.