Avrupa Birliği (AB) ile Afrika Birliği üyesi ülkelerin liderleri, 17 – 18 Şubat tarihlerinde Brüksel’de bir araya gelecek. İki kıta arasındaki ilişkilerin değerlendirileceği ve önümüzdeki döneme ilişkin yeni bir yol haritasının belirleneceği zirvenin gündeminde yatırım desteği, göç, güvenlik, aşı üretimi ve iklim değişikliği gibi başlıklar öne çıkacaktır.

35. Afrika Birliği Zirvesi

Afrikalı liderleri bir araya getirecek olan Afrika Birliği’nin 35. Olağan Zirvesi, 5 – 6 Şubat tarihlerinde Addis Ababa’da icra edilecek. 1963 yılında kurulan Afrika Birliği Örgütü’nün devamı niteliğindeki kuruluş, 2002 yılında Afrika Birliği adını alırken, yirminci yıldönümünde yoğun bir gündemle toplanacak.
1789 yılından bu yana kıta ile ilişkileri bulunan ABD’nin dış politikasında Afrika’nın hiçbir zaman bu politikaların merkezinde bulunmadığı ve uzun bir dönem Afrika ülkelerine üst düzey ziyaretlerin gerçekleştirilmediği görülürken, buna karşın 1840’lı yıllarda bağımsız Liberya’nın oluşumuna önemli katkıların sağlandığı bilinmektedir.
16 Devlet ve Hükûmet Başkanı ile 26'sı Dışişleri Bakanı olmak üzere 102 Afrikalı Bakan’ın katılımıyla İstanbul’da gerçekleştirilen 3. Türkiye – Afrika Ortaklık Zirvesi, 2014 Zirvesi’nin ardından ilişkilerin gözden geçirilmesine fırsat sağlamış ve çok sayıda ikili görüşmeye imkân tanımıştır.
1789 yılından bu yana kıta ile ilişkileri bulunan ABD’nin dış politikasında Afrika’nın hiçbir zaman bu politikaların merkezinde bulunmadığı ve uzun bir dönem Afrika ülkelerine üst düzey ziyaretlerin gerçekleştirilmediği görülürken, buna karşın 1840’lı yıllarda bağımsız Liberya’nın oluşumuna önemli katkıların sağlandığı bilinmektedir.
23 - 24 Ekim tarihlerinde Soçi’de gerçekleştirilecek Rusya - Afrika Zirvesi, liderleri bir araya getirecek ve bir anlamda ilişkileri kurumsallaştıracak ilk resmi toplantı olma özelliğini taşıyor. Ana temasını “barış, güvenlik ve kalkınma” başlıklarının oluşturacağı Zirve’nin eş başkanlıklarını Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Mısır Devlet Başkanı ve aynı zamanda Afrika Birliği’nin dönem başkanı Abdülfettah es – Sisi yapacak.

Sudan’da Olup Biteni Anlamak

Tarih boyunca, yalnızca Sudan’da değil, Afrika genelinde iç savaşlara, katliamlara ve bölünmelere zemin hazırlayan bazı batılı güçlerin, günümüzde Sudan’da istikrarlı bir siyasi geçiş için güvenilir bir plan ve adalet çağrısı yapmaları, büyük bir çelişki oluşturmaktadır.
Afrika Birliği, üye devletlerin ve kıtanın değişen ihtiyaçlarını karşılamak için kapsamlı bir dönüşümü amaçlarken, bu doğrultuda, kurumsal reformların hızlandırılmasının gerekliliğine ve önemine dikkat çekilmektedir. Bu amaçla, 17 - 18 Kasım tarihlerinde Addis Ababa’da gerçekleştirilen Afrika Birliği’nin 11. Olağanüstü Zirvesi’nde öne çıkan başlıklar; Afrika Barış Fonu, Afrika’nın Kalkınması için Yeni Ortaklık - NEPAD’ın dönüşümü ve Afrika Birliği Komisyonu’nun yapısındaki değişim oldu.

ABD - Afrika İş Forumu

2014 yılındaki Liderler Zirvesi kapsamında organize edilen İş Forumu’nun ardından ikinci buluşma olarak kayıtlara geçecek olan etkinlik, ABD Ticaret Bakanlığı ile Bloomberg
Çin ile Afrika arasındaki ilişkilerin geçmişi 15. yüzyıla kadar uzanırken, Çin Halk Cumhuriyeti’nin kurulmasının ardından 1956 yılında Afrika ile diplomatik ilişkiler tesis edilmiştir. Günümüzde Çin’in Afrika’daki hızlı yükselişi, tüm dünya kamuoyu tarafından dikkatle takip edilen konular arasında yer almaktadır.

Türkiye Afrika Ticaret Hacmi

2014 yılında Türkiye ile Afrika arasındaki ticaret hacmi, bir önceki yıla göre yaklaşık 70 milyon dolar gibi cüzi bir artış kaydederek 23,4 milyar doların üzerine çıktı.
Süregelen sorunlarına karşın, yıldızı parlayan bir kıta olarak tanımlanan Afrika, mevcut potansiyeli itibariyle dış güçler nezdinde stratejik önemi her geçen gün artmakta olan ve rekabetin yoğunlaştığı bir coğrafya şeklinde nitelendirilmektedir.
Türk dış politikasının yakın dönemdeki başarı hikâyesi olan Afrika açılımı, ilişkileri kurumsal bir platforma taşımayı amaçlamış ve çok taraflı dış politika anlayışımızın güzel bir örneğini temsil etmiştir. Her ne kadar, 1998 tarihli “Afrika’ya Açılım Eylem Planı” dış politikada eksen kayması şeklinde tenkit edilse ve AB’ye tam üyelik hedefi ile çelişen bir tercih şeklinde yorumlansa da kıtanın en büyük dış ticaret ortağının AB olduğu gerçeğinin dikkate alınmadığı açıktır.