Yerli teknolojinin geliştirilmesi, teknolojik egemenliğin önemli bir unsurudur. Bu durum özellikle derin teknoloji (deeptech) alanında belirgindir.
“Deeptech“; kuantum bilişim, ileri malzemeler, robotik, yapay zekâ, sentetik biyoloji ve temiz enerji teknolojileri gibi çığır açan bilimsel ve mühendislik temelli yenilikleri ifade eder. Geleneksel dijital girişimlerden farklı olarak, derin teknoloji girişimleri uzun vadeli ar-ge yatırımı, laboratuvar altyapısı ve disiplinlerarası uzmanlık gerektirir. Ancak aynı zamanda ekonomik büyüme, endüstriyel dayanıklılık ve teknolojik egemenlik açısından yüksek dönüştürücü potansiyele sahiptir.
Buradaki teknolojik egemenlik kavramı, her şeyin yerli olarak üretildiği ‘otarşik’ bir yapı anlamına gelmez; asıl olarak kilit teknolojilerin ulusal düzeyde ya da güvenilir uluslararası ortaklarla iş birliği içinde üretilebilmesini ifade eder.
Bu yazı, derin teknoloji nedir, nasıl finanse edilir ve neden uzun vadeli teknolojik egemenlik için yatırımcı çekmek stratejik önem taşır gibi temel sorulara yanıt aramaktadır.
1. Derin Teknolojiyi ve Finansman Modellerini Anlamak
“Deeptech“ girişimleri genellikle üniversitelerde veya özel araştırma merkezlerinde doğan, bilime dayalı yeniliklere odaklanır. Finansman modelleri genellikle şu unsurları birleştirir:
- Kamu hibeleri ve ulusal ar-ge programları
- Karma finansman (hibe sermaye yatırımı karışımı)
- Kurumsal ve stratejik yatırımcılar
- Egemen ve kurumsal yatırım fonları
Bu finansman mimarisi, araştırmadan ticarileşmeye kadar uzanan uzun boşluğu köprüler. Bu nedenle uzun vadeli ve sabırlı yatırımın sürdürülebilir şekilde çekilmesi esastır.
2. Yatırımcı Çekmenin Önemi
“Deeptech“’in doğası gereği uzun vadeli olması, yatırımcı çekmeyi yalnızca finansal değil stratejik bir gereklilik hâline getirir:
- Sermaye yoğunluğu ve zaman ufku
- Çift kullanımlı teknolojiler
- Ulusal dayanıklılık
- Ekosistem öğrenimi
3. Hindistan: Kuantum, İmalat ve Tarım Kimyasallarında Yükselen İvme
Hindistan’ın derin teknoloji ekosistemi hızla büyümektedir. The Economic Times, The Print, Reuters ve Business Standard kaynaklarına göre Hindistan’ın derin teknoloji finansmanı beş yılda 5 milyar doları aşacaktır. Kuantum tabanlı ilaç geliştirme, gemi inşa iş birlikleri ve kimyasal ihracatta dikkat çekici ilerlemeler kaydedilmiştir.
4. Türkiye: Ar-Ge’den Sanayiye ‘Derin Teknoloji’ Köprüsü Kurmak
Türkiye, TÜBİTAK BİGG Programları, süperiletken çip projeleri ve TOBB ETÜ’nün QuanT girişimiyle derin teknoloji için güçlü kurumsal temeller atmaktadır.
5. Küresel Bağlam ve AB Örneği
Avrupa Yenilik Konseyi (EIC) Hızlandırıcı Programı, hibeleri ve öz sermaye yatırımlarını harmanlayarak derin teknolojiyi hızlandırmanın etkili bir örneğidir. Türkiye’deki genç yenilikçi şirketler bu çağrılara başvurarak Avrupa’nın yatırım ekosistemine erişmektedir.
6. Politika Önerileri: Yatırımcı Çekmek İçin
1. Ulusal talebi sinyalize edin
2. Karma finansman kullanın
3. Alan bazlı fonlar kurun
4. Paylaşımlı pilot altyapılar oluşturun
5. Düzenleyici kum havuzları oluşturun
6. Uluslararası ortak geliştirme teşvik edin
7. Sonuç
Derin teknoloji bir niş alan değildir; ulusal teknolojik egemenliğin temelidir. Hindistan’ın başarısı politika sürekliliği, yatırım derinliği ve sanayi ortaklıklarının araştırmayı ihracat gücüne dönüştürebileceğini göstermektedir. Türkiye’nin yapılandırılmış programları doğru yönde bir başlangıçtır; bir sonraki aşama sabırlı sermaye ve küresel iş birliğiyle prototipleri endüstriyel ölçekte üretime taşımaktır.
Kaynaklar
1. The Economic Times (Eylül 2025)
2. The Print (Eylül 2025)
3. Reuters (Eylül 2025)
4. Business Standard (Eylül 2025)
5. TÜBİTAK BİGG Programları, TOBB ETÜ QuanT, Avrupa Komisyonu (EIC Accelerator Programme)