Etiyopya - Somali Müzakere Süreci: Fırsatlar ve Riskler

Makale

Türkiye’nin arabuluculuğunda Etiyopya ile Somali arasında 11 Aralık 2024 tarihinde kabul edilen Ankara Bildirisi, karşılıklı kazanımlara yönelik bir iş birliği modelinin geliştirilebilmesini ve ilişkilerdeki gerginlikleri sonlandırmayı amaçlamaktadır. Bu kapsamda, önümüzdeki günlerde başlayacak müzakerelerde Addis Ababa ile Mogadişu arasında mutabakatın sağlanması, bölgedeki tansiyonu düşürecek ve her iki tarafa, iç sorunlara daha fazla odaklanma fırsatı sunacaktır....

Türkiyenin arabuluculuğunda Etiyopya ile Somali arasında 11 Aralık 2024 tarihinde kabul edilen Ankara Bildirisi, karşılıklı kazanımlara yönelik bir iş birliği modelinin geliştirilebilmesini ve ilişkilerdeki gerginlikleri sonlandırmayı amaçlamaktadır.
Bu kapsamda, önümüzdeki günlerde başlayacak müzakerelerde Addis Ababa ile Mogadişu arasında mutabakatın sağlanması, bölgedeki tansiyonu düşürecek ve her iki tarafa, iç sorunlara daha fazla odaklanma fırsatı sunacaktır.
Tigray, Ogaden, Amhara ve Oromia, Etiyopyadaki sorunlu bölgeleridir. Bu bölgelerde yaşanan çatışmalar; ülke ekonomisini olumsuz yönde etkilemiş, sivillere yönelik şiddet artmış, insanlar yerlerinden edilmiş, fidye amaçlı insan kaçırma vakalarında artış gözlemlenmiş, gıda krizinin yanı sıra sıtma başta olmak üzere bulaşıcı hastalıkları tetiklemiştir.
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) tarafından geçtiğimiz günlerde yayımlanan rapora göre, Etiyopya'da çatışma, şiddet ve doğal afetler nedeniyle 4.5 milyon insan yerlerinden edilmiş, 9 milyondan fazla çocuk okul dışında kalmıştır. 12 milyon çocuk ise insani yardımlara ihtiyaç duymaktadır.
Komşu ülke Eritre ile sınır çatışmasını çözme konusundaki girişimlerinden ötürü 2019 yılında Nobel Barış Ödülü’nün sahibi olan Başbakan Abiy Ahmed; Tigray, Ogaden, Amhara ve Oromiada izlediği politikalar nedeniyle başarısız bir sınav vermiştir.
Somalide ise Mogadişu hükûmeti ile özerk Somaliland ve yarı özerk Puntland arasındaki sorunlar öne çıkmaktadır. Somaliland, stratejik konumunu da kullanarak uluslararası alanda tanınmayı hedeflerken, Puntland hükûmeti ise güvenliğinin ve istikrarının Mogadişu hükûmeti tarafından sabote edildiğini iddia etmektedir. Yakın dönemde her iki taraf da birbirlerinin devlet başkanları hakkında tutuklama kararı almıştır.
İki ülkeyi de tehdit eden ortak sorun ise bölge genelinde etki alanını genişletmeye çalışan, ülkeler arasında iş birliğine karşı çıkan ve Ankara Bildirisini reddeden terör örgütü El Şebabdır.
Etiyopya askerinin Afrika Birliği Somali Destek ve İstikrar Misyonuna (AUSSOM) katılımının onaylanması, terörle mücadele açısından yapıcı bir adım olmuştur.
Her iki ülkede yatırımcı konumundaki Türkiye, arabuluculuk sayesinde iki ortağını çatışmadan uzak tutmayı, yatırımlarını korumayı, yeni kazanımlar elde etmeyi ve bölgedeki etkisini arttırmayı amaçlamaktadır.
Somali'deki Mogadişu Aden Abdulle Uluslararası Havalimanı Favori İşletmecilik, Mogadişu Deniz Limanı ise Albayrak Grubu tarafından işletilmektedir. 8 Şubat 2024'te Somali'nin açık deniz ekonomik bölgesindeki gelirin %30'u karşılığında, Somali donanmasını yeniden inşa etmek üzere Mogadişu hükûmeti ile deniz ve savunma anlaşması imzalayan Türkiye, 7 Mart 2024'te ise Somali'nin açık deniz sularında petrol ve doğal gaz arama faaliyetlerinde bulunulmasına olanak tanıyan bir iş birliği anlaşmasına da imza atmıştır.
15 Aralık 2024 tarihli konuşmasında, yılın ilk iki ayında Etiyopyayı ve Somaliyi ziyaret edeceğini ve atılan adımın dünyaya duyurulacağını açıklayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, işi bitirdik“ ifadesini kullanmıştır. Ankara Bildirisi, kritik bir adım olmakla birlikte nihai amaca ulaşıldığını söylemek için henüz erkendir.
Zira, stratejik konumu nedeniyle önemli bir rekabet alanı olan Afrika Boynuzundaki hassas dengeler ve kamplaşmalar, iki ülke arasında nihai anlaşmanın ve uygulanmasının kolay olmayacağını göstermektedir.
Nil Nehri üzerindeki tartışmalı “Büyük Etiyopya Rönesans Barajı – GERD“ projesi nedeniyle Etiyopya ile sorunları bulunan Mısır, geçtiğimiz ağustos ayında Somali ile imzaladığı askerî anlaşmanın ardından ilk silah sevkiyatını yaparken, eylül ayında ağır silahların da aralarında bulunduğu ikinci silah sevkiyatını yapmıştır. 10 Ekimde ise Mısır, Eritre ve Somali arasındaki üçlü zirvede Etiyopya karşıtı ittifak derinleşmiştir. Kasımda üçüncü silah sevkiyatı gerçekleşirken, bu ayın başında ise Mısır askerleri Somaliye gönderilmiş ve AUSSOMa dâhil olmuşlardır. Mısırlı ve Somalili yetkililer, iş birliğini genişletmek amacıyla önümüzdeki hafta Kahirede bir kez daha bir araya geleceklerdir.
Mısır, Somali ve Eritre arasındaki ittifakın karşısında ise Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Etiyopya ve Somaliland ittifakı bulunmaktadır. Kamplaşmada dikkat çeken detay ise Mısır, Etiyopya ve BAEnin geçtiğimiz yılın başında BRICSe dâhil olmalardır.
Son yıllarda Afrikadaki konumunu güçlendiren ve Etiyopya ile yakın ilişkilere sahip olan BAE, Somalilanddaki Berbera ve Puntlanddaki Bosaso limanlarını da yönetmektedir. BAE, Etiyopya ile Somaliland arasında imzalanan mutabakat zaptının da destekçisi olmuştur.
BAEnin eleştirildiği konulardan biri, yasa dışı yollardan çıkarılan Afrika altınını işlemesi ve uluslararası piyasalara pazarlamasıdır. Dubai, bilhassa Etiyopyanın sorunlu Tigray bölgesinden ve iç savaş sürecindeki Sudandan çıkarılan altınların varış noktasıdır. Somalilanddaki Berbera başta olmak üzere Afrika Boynuzunda ve Doğu Afrikada BAE tarafından işletilen limanlar, yasa dışı altın ticaretine dair genel bir fikir vermektedir.
Türkiye, Mısır ve BAE, Afrika Boynuzundaki etkinliklerini arttırmayı amaçlayan rakipler konumundadırlar. BAE, Ankara Bildirisinin ardından Türkiyenin oynadığı arabuluculuk rolünü takdir eden açıklamalar yaparken, Mısır ise sürecin yakından takip edildiğini duyurmuştur. Bununla beraber her iki ülkenin de Türkiyenin etkin arabuluculuk rolünden memnun olmadıkları bir gerçektir.
Bölgedeki rekabetin daha kapsamlı boyutu ise ABD ile Çin arasındadır. Afrika Boynuzu, Çinin Kuşak ve Yol İnisiyatifi“ kapsamında önem atfettiği ve özel elçi atadığı bölgedir. Çinin Etiyopya, Somali, Cibuti, Sudan, Güney Sudan, Kenya ve Ugandanın da katılımlarıyla 20 – 21 Haziran 2022 tarihlerinde Addis Ababada gerçekleştirilen “Çin – Afrika Boynuzu Barış, İyi Yönetişim ve Kalkınma Konferansı“na öncülük etmesini de bu çerçevede yorumlamak mümkündür.
Pekinin bölgedeki etkinliğini kısıtlamaya yönelik politikalar geliştirmeye çalışan Washington, Somalideki yeni misyon olan AUSSOMa ilişkin BM Güvenlik Konseyindeki oylamada çekimser kalmıştır.
Öte yandan, Beyaz Sarayda yakın zamanda görevi devralacak olan Donald Trump’ın danışmanlarının ve Temsilciler Meclisindeki cumhuriyetçilerin, Somaliland'ın bağımsızlığının tanınmasına yönelik girişimleri ise Afrika Boynuzundaki yeni sorunların habercisidir.
ABD ile Çinin yanı sıra Japonya, Almanya, Fransa, İspanya, İtalya, Suudi Arabistan, BAE ve Türkiye gibi dış güçlerin askerî üslerine ev sahipliği yapan Afrika Boynuzu, rekabetin boyutunu da gözler önüne sermektedir.
Bölgedeki askerî üsler, Aden Körfezindeki korsanlıkla mücadele gerekçe gösterilerek kurulmuştur. Ancak söz konusu üsler, askerî faaliyetler hakkında istihbarat toplanması, siyasi ve ekonomik çıkarların korunması, bölge ülkelerine askerî eğitim verilmesi, ortak askerî tatbikatlar, terörle mücadele ve silah ihracatı gibi çeşitli amaçları da kapsamaktadır.
Özetle, bölge ülkeleri arasında süregelen sorunlar, iç çatışmalar, korsanlık, terör, gıda güvensizliği ve mülteci sorunları, dış güçlerin de devreye girmesine zemin hazırlamakta ve söz konusu güçler arasındaki çıkar çatışmaları, bölgede barışın ve istikrarın kolay olmayacağına dair genel bir fikir vermektedir.

 
 
 
 
 
Bu içerik Marka Belgesi altında telif hakları ile korunmaktadır. Kaynak gösterilmesi, bağlantı verilmesi ve (varsa) müellifinin/yazarının adı ile unvanının aynı şekilde belirtilmesi şartı ile kısmen alıntı yapılabilir. Bu şartlar yerine getirildiğinde ayrıca izin almaya gerek yoktur. Ancak içeriğin tamamı kullanılacaksa TASAM’dan kesinlikle yazılı izin alınması gerekmektedir.

Alanlar

Kıtalar ( 5 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2814 ) Etkinlik ( 228 )
Alanlar
TASAM Afrika 80 655
TASAM Asya 100 1133
TASAM Avrupa 23 659
TASAM Latin Amerika ve Karayip... 16 67
TASAM Kuzey Amerika 9 300
Bölgeler ( 4 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1413 ) Etkinlik ( 56 )
Alanlar
TASAM Balkanlar 24 297
TASAM Orta Doğu 25 628
TASAM Karadeniz Kafkas 3 297
TASAM Akdeniz 4 191
Kimlikler ( 2 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1307 ) Etkinlik ( 78 )
Alanlar
TASAM İslam Dünyası 58 786
TASAM Türk Dünyası 20 521
TASAM Türkiye ( 1 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2065 ) Etkinlik ( 84 )
Alanlar
TASAM Türkiye 84 2065

Yapay zekâ (YZ), endüstrileri ve güç dinamiklerini yeniden şekillendiriyor. Ancak, sınır ötesi YZ (frontier AI) yeteneklerine sahip olmayan ülkeler geride kalmayacak. Doğru stratejik kaldıraçlarla, orta ölçekli güçlerin demografik potansiyeli, düzenleyici kapasitesi ve diplomatik çevikliği, kurallar...;

Savunma, güvenlik ve uluslararası yönetişime önemli etkileri olan kuantum teknolojileri deneysel laboratuvardan stratejik alanlara hızla geçiş yapıyor. Bu teknolojilerin ayırt ediciliği yalnızca neyi hesaplayabilecekleri ya da ölçebileceklerinde değil, bilgiye erişimi nasıl yeniden tanımladıklarında...;

TASAM Afrika Enstitüsü öncülüğünde oluşturulan “Afrika 2063 Ağı“ uzmanlık, etkileşim ve işbirliği inisiyatifi kapsamında; Enstitü ile Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Erciş İşletme Fakültesi iş birliğinde 18 Haziran 2023 tarihinde “Stratejik Araştırma, Ağ ve Kapasite Geliştirme“ teması altında düzenlene...;

Politikalarının bazı yönlerini anlamak zor olsa da yönetimin ulusal güvenlik stratejisinin özünde bir mantık bulunuyor. Trump yönetimi; daha önce ABD’nin benimsediği ve küresel düzenin inşa edilip sürdürülmesini hedefleyen stratejiyi yanlış bir yaklaşım olarak değerlendiriyor ve Amerikan gücünü tüke...;

Amerika Birleşik Devletleri ve Çin şu günlerde çok az konuda hemfikir, ama üst düzey yetkililerin aynı fikirde olduğu şaşırtıcı bir konu var: dünya çok kutuplu düzene geçiyor. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, verdiği ilk röportajlarından birinde ABD’nin geçtiğimiz on yıllarda tadını çıkardığı tek k...;

Jeopolitikçi ve Deniz Tarihçisi Dr. Nejat Tarakçı’nın mesleki deneyim, bilgi ve araştırmalarına dayalı deniz temalı felsefi, tarihî, bilgi veren ve anılarını da içeren ilginç makalelerini derlediği “Denizden Çıkan Yazılar” adlı eseri TASAM Yayınları tarafından e-kitap olarak yayımlandı. ;

Osmanlı ve kısmen de Cumhuriyet dönemine ait genel tarihin deniz veçhelerindeki ilginç olaylarını kısa hikayeler şeklinde özetleyen Jeopolitikçi ve Deniz Tarihçisi Dr. Nejat Tarakçı’nın “Osmanlıdan Cumhuriyete Deniz Tarihimizde İz Bırakan Olaylar” adlı eseri TASAM Yayınları tarafından e-kitap olarak...;

BRICS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika) küresel sistemde yükselen güçlerin sesi olma iddiasıyla ortaya çıkan ve özellikle Küresel Güney’in taleplerine dikkat çekmeyi amaçlayan önemli bir platformdur. Ancak bu yapının halen tam anlamıyla kurumsal bir uluslararası örgüt olmadığı açıkça...;

9. Türkiye - Körfez Savunma ve Güvenlik Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

7. Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

4. İstanbul Siber-Güvenlik Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

8. Türkiye - Afrika Savunma Güvenlik ve Uzay Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

2. Yeniden Asya Güvenlik Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

Afrika 2063 Ağı | İstişare Toplantısı 3

  • 18 Haz 2025 - 18 Haz 2025
  • Çevrimiçi - 13.00

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programı | 2024 Dönem 1

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programları ile katılımcılara stratejik yönetim ve liderlik alanlarındaki yeniliklerin aktarılması, Türkiye ve dünyadaki gelişmeler ışığında ulusal ve uluslararası güvenlik stratejileri konularında çok yönlü analiz, sentez ve değerlendirmeler yapabilmelerine, çözüm önerileri, farkındalık ve gelecek öngörüleri geliştirmelerine destek sağlanması amaçlanıyor.

  • 20 Oca 2024 - 10 Şub 2024
  • İstanbul - Türkiye

11. İstanbul Güvenlik Konferansı (2025)

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

Gündem 2063, Afrika'yı geleceğin küresel güç merkezine dönüştürecek yol haritası ve eylem planıdır. Kıtanın elli yıllık süreci kapsayan hedeflerine ulaşma niyetinin somut göstergesidir.

Geçmişte büyük imparatorluklar kuran Çin ve Hindistan, 20. asırda boyunduruktan kurtularak bağımsızlıklarına kavuşmuş ve ulus inşa sorunlarını aştıkça geçmişteki altın çağ imgelerinin cazibesine kapılmıştır.

Orta Doğu coğrafyası, 2010 yılının aralık ayından bu yana Tunus ile başlayan, günümüzde de tüm şiddetiyle Suriye’de devam eden devrim süreçlerinin etkisiyle hızlı bir değişim ve dönüşüm iklimine girmiştir.

Yemen, Coğrafi konumu itibarıyla kızıl denizin Hint Okyanusu’na açıldığı kapıdır. Afrika boynuzu ile birlikte Bab’ül Mendeb boğazının doğu kıyısında yer almaktadır. Yeryüzünde denizler üzerinde seyreden malların p gibi büyük bir oranı Süveyş kanalı, Kızıl Deniz ve Aden körfezinden geçtiği düşünülürs...

Somali Cumhuriyeti; Afrika’nın doğusunda yer almakta olup Afrika Boynuzu olarak adlandırılan ve dünya gündemine açlığın, kıtlığın ve bulaşıcı hastalıkların yol açtığı felaketler nedeniyle sık sık gelen bir bölgede konumlanmış durumdadır.

Uzun yıllar boyunca Liberya meselesi, dünya gündemini meşgul eden bir konu olmuştur. Yaşanan İç Savaş boyunca sıklıkla çatışmalar ve ölümlerle anılan ülkenin günümüzde yeniden dirilme mücadelesi vermesi, diğer aktörler tarafından dikkatle izlenmektedir.

Afrika’nın batısında bulunan Benin Cumhuriyeti, kuzey batıda Burkina Faso Cumhuriyeti, kuzey doğuda Nijer, doğuda Nijerya, batıda ise Togo ile komşudur. Benin’in bu 4 ülkeyle toplam 1989 km sınırı vardır. Bu sınırlardan en uzunu Nijerya ile olan 773 km’lik sınırdır.

56.785 km²’lik yüzölçümüne sahip olan Togo Cumhuriyeti, Batı Afrika’nın orta - güney kıyısında yer alır. Togo Cumhuriyeti’nin doğusunda Benin Cumhuriyeti, kuzeyinde Burkina Faso, batısında ise Gana yer alır. Togo’nun, Benin Körfezi’ne, bir diğer şekliyle belirtmek gerekirse Atlas Okyanusu’na da kıyı...