Avrasya Coğrafyasında Çin-Kazakistan Jeopolitik Denklemi

Makale

Bugün, Avrasya denkleminde Kazakistan-Çin ilişkilerini ele alırken, Timurlu imparatorluk vizyonuna göre tanımlanan tarihi perspektifte oluşan Avrasya jeopolitiğine kuşbakışı göz atmak, bugünü ve geleceği değerlendirmemizde önem arz etmektedir....

Jeopolitik, insanlığı mekan faktörüyle karşılıklı ilişkisi içerisinde inceleyen bir disiplindir. Geçmişte Avrasya merkezli bir dünya imparatorluğu kuran Türk ulusunun tarihsel yükselişinin kökeninde de bu faktör bulunmaktadır. Jeopolitiğin kurucusu Halford Mackinder’in ifadesiyle, Asya’nın derinliklerinden gelen ve kıyısal alanlardan azami uzaklıkta veya taşımacılığa kapalı soğuk okyanus mekanları ile çevrelenen bu yayılmacı ve kaynaştırıcı fikir, jeopolitikte Avrasyacılık olarak adlandırılmıştır.“[1]

Türk tarihinin zirve noktalarından olan ve günümüzde Kazakistan’ın kültürel ve politik olarak mirasçısı olduğu Timurlu imparatorluğu, tüm bu birleşik jeopolitiği denetimi altında toplamıştı. Timur ve etrafındaki bozkırlı savaşçılar, imparatorluk kurucu enerjileri, oldukça süratli ve sert askeri etkileri sayesinde, Avrasya coğrafyasında dağınık halde yaşayan bozkır kitlelerini tıpkı 7-8. yüzyıllarda Avrasya’da hüküm süren Türk Kağanlığı devrinde olduğu gibi, yeniden tek bir jeopolitik sistemde kaynaştırmayı başarmışlardır.

Bugün, Avrasya denkleminde Kazakistan-Çin ilişkilerini ele alırken, Timurlu imparatorluk vizyonuna göre tanımlanan tarihi perspektifte oluşan Avrasya jeopolitiğine kuşbakışı göz atmak, bugünü ve geleceği değerlendirmemizde önem arz etmektedir. Avrasya’ya yönelik özgün bir Türk Bakışı oluşturmaya çalışmak, herhalde önümüzdeki yakın süreçte, önemli ve verimli bir politik çaba olacaktır. Bu konuda genç akademisyenleri, analistleri ve stratejistleri yönlendirecek olan bir bilimsel teşvikten ziyade, dünya siyaset literatüründen çıkarabileceğimiz bazı önemli anekdotlar olacaktır. Mesela Dick Chenney’in[2] şu sözünü anımsamamızda yarar görüyorum:

Tarihin hiçbir döneminde Avrasya bölgesi kadar bir anda, böylesi bir stratejik öneme sahip olan bir toprak parçası hatırlamıyorum.’

Elbette ki, yukarıdaki anekdot, Dick Chenney’in şahsi bakış açısından da ziyade, ABD’nin son elli yılda ilmek ilmek ördüğü Asya jeopolitiği stratejisinin dışavurumudur. Peki, Kazakistan’ın kendi dengeleri nerededir? Avrasya’ya ulusal bir objektivizm ile yaklaşan yeni bir jeostratejik bakış mümkün değil mi? İşte, hem ülkemizde hem bütün Türk dünyasında ve hatta Avrasya genelinde yeni yetişen genç stratejistlerin ve genç akademisyen adaylarının bu sorulara cevap bulmaları gerekmektedir. Zira öyle bir noktaya geldik ki, şimdi asıl soruyla karşı karşıyayız: Türk dünyasının paradigması tamamlanmış mıdır? Yani kendi Paradigmamız dinamik bir ilerlemeye devam ediyor mu? Bu paradigma diğer Avrasya ülkelerinin paradigmalarıyla ortak bir jeopolitik denklemde buluşabilir mi? Unutmamak gerek; Kazakistan -Çin ilişkilerinin istikrarı ve verimliliği Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Avrasya coğrafyasındaki jeopolitik konumu ve güvenliği açısından da belirleyici rol oynayacaktır.

Avrasya coğrafyasında Çin-Kazakistan jeopolitik denklemini ele alırken karşımıza çıkan kilit kavram 'paradigma’ olmaktadır. Bu kavram 21. Yüzyılda en çok kullanılan sosyolojik terimlerin başında gelmektedir. Tarihçiler, siyaset bilimciler ve sosyologlar, bu kavramı, geçmişin sosyal, siyasal ve ekonomik değerlendirmesini yaparken, anahtar bir kavram olarak kullanmaktadırlar.
Paradigmayı basitçe tanımlarsak; bireyin iç ve dış dünyasını (kendisini ve etrafını) yorumlama, algılama ve bilme süreçleriyle ilgili tüm etkenlerin yarattığı örgütlü ve dinamik düşünsel sistem, düzenektir.

Bir paradigma, pratikte, yazılı veya yazılı olmayan bir kural ve düzenlemeler bütünüdür. Paradigma kayması, yeni bir oyuna değişim, yeni bir dizi kurallara geçiştir. Kurallar değişince, bütün dünya değişebilir. Bir paradigma kayınca veya yok olunca sistem tekrar sıfıra geri döner. Türk Devlet’inin 1923’te Cumhuriyet rejimine geçişi, rasyonel ve akılcı bir paradigma değişimidir. Zira devletin ve toplumun sağlıklı işleyişi açısından, 600 yıllık Osmanlı hanedanı tasfiye edilmiştir. Yeni paradigma; Mustafa Kemal Atatürk ve onun disiplinli, azimli ve kararlı kadrosunun eseri olan, Türkiye Cumhuriyeti olmuştur.


[1] Halford Mackinder, ‘Tarihin Coğrafi Kalbi’, Doğu Kütüphanesi, İstanbul 2014, s.41
[2] Richard Bruce Dick Cheney (d. 30 Ocak 1941) Amerikalı siyasetçidir. Amerika Birleşik Devletleri’nin 46. Başkan Yardımcısıydı. Bu görevi 20 Ocak 2001-20 Ocak 2009 tarihleri arasında yapmıştır. 1975 yılında Gerald Ford’un başkanlığı sırasında ABD tarihindeki en genç Özel kalem Müdürü olmuştur. 1978 yılında Wyoming eyaletinden Kongre’ye seçilmiştir. 1989 yılına kadar 5 kez seçimleri kazanarak bu göreve devam etmiştir. Mart 1989 – Ocak 1993 tarihleri arasında George H. W. Bush hükûmetinde Savunma Bakanlığı yapmıştır. Panama müdahalesini ve 1. Körfez Savaşını yönetmiştir.

Bu içerik Marka Belgesi altında telif hakları ile korunmaktadır. Kaynak gösterilmesi, bağlantı verilmesi ve (varsa) müellifinin/yazarının adı ile unvanının aynı şekilde belirtilmesi şartı ile kısmen alıntı yapılabilir. Bu şartlar yerine getirildiğinde ayrıca izin almaya gerek yoktur. Ancak içeriğin tamamı kullanılacaksa TASAM’dan kesinlikle yazılı izin alınması gerekmektedir.

Alanlar

Kıtalar ( 5 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2751 ) Etkinlik ( 222 )
Alanlar
TASAM Afrika 77 645
TASAM Asya 98 1103
TASAM Avrupa 22 645
TASAM Latin Amerika ve Karayip... 16 67
TASAM Kuzey Amerika 9 291
Bölgeler ( 4 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1395 ) Etkinlik ( 54 )
Alanlar
TASAM Balkanlar 24 296
TASAM Orta Doğu 23 614
TASAM Karadeniz Kafkas 3 297
TASAM Akdeniz 4 188
Kimlik Alanları ( 2 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1298 ) Etkinlik ( 78 )
Alanlar
TASAM İslam Dünyası 58 782
TASAM Türk Dünyası 20 516
TASAM Türkiye ( 1 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2047 ) Etkinlik ( 82 )
Alanlar
TASAM Türkiye 82 2047

Ülkelerin insan merkezli sürdürülebilir kalkınma ve gelişmişlik düzeyi skalasında, nüfusun yarısını oluşturan kadınların sosyal adaletin bir şartı olarak işgücü piyasasına katılımı, toplumsal hayatta, ekonomide ve siyasette daha fazla söz sahibi olmalarının önemli bir payı vardır.;

1992-1995 yılları arasında tüm Bosna’da yaşanan ve binlerce insanın öldürülmesi ile sonuçlanan soykırım, zulüm, sürgün, yerinden edilme ve cinsel şiddet, buradaki toplum üzerinde ciddi hasarlara yol açmış ve etkisini günümüze kadar sürdürmüştür.;

Çin’in Ortadoğu’daki nüfuz arayışı yoğunlaşırken Suriye devlet başkanı Esad’ın Çin’e yaptığı ziyaret iki ülke arasındaki ilişkilerin derinleşmesine sahne oldu. 19. Asya oyunlarının icra edildiği Çin’in Hangzhou şehrinde bir araya gelen Xi ve Esad iki ülke ilişkilerinin “stratejik ortaklık“ seviyesin...;

2023 Vizyonu genel olarak ekonomik kalkınma, gelir düzeyinin yükselmesi, ülkemizin dünyanın en büyük limanlarına sahip olması gibi birçok hedefleri olarak ifadesini bulmaktadır. Diğer taraftan 2023 Vizyonunun bir de soyut bir süreci bulunmaktadır.;

Yaşanabilir bir vatan ya da devlet olabilmek için öncelikle her şey insan için olmalıdır. Yani devleti yaşat gerisi önemli değil, olmamalı. Şeyh Edebali’nin dediği gibi “insanı yaşat ki devlet yaşasın.“ ;

Mevcut küresel düzen parçalanma eğilimi gösteren bir momentumun eşliğinde yeni bir dünya düzenine doğru dönüşüme başladı. Büyük güç rekabetinin öne çıktığı bu yeni normalde asıl muharebenin ekonomik cephede gerçekleşeceği söylenebilir.;

İki liderin görüşmesinde, Moskova'nın azalan silah ve mühimmat stokunu yenilemek için Kuzey Kore'den malzeme temini konusunda bir görüşme yapılıp yapılmadığı belirsizliği yer almaktadır. ;

Çin, son yıllarda iki ülke arasındaki ekonomik ve siyasi işbirliklerinin artmasıyla birlikte Türkiye'ye açılıyor. Bunun nedeni, Türkiye'nin stratejik konumu, büyüyen ekonomisi ve ticari ortaklarını çeşitlendirme isteği gibi bir dizi faktördür. Çin, Türkiye'nin Avrupa ve Orta Doğu'ya açılan bir kapı ...;

Doğu Akdeniz Programı 2023-2025

  • 17 Tem 2023 - 19 Tem 2023
  • Sheraton Istanbul City Center -
  • İstanbul - Türkiye

2. İstanbul Siber-Güvenlik Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

7. Türkiye - Körfez Savunma ve Güvenlik Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

Afrika 2063 Ağı İstişare Toplantısı 2

  • 20 Eki 2022 - 20 Eki 2022
  • Çevrimiçi - 14.00

Afrika 2063 Ağı İstişare Toplantısı 1

  • 06 Eki 2022 - 06 Eki 2022
  • Çevrimiçi - 14.00

4. Denizcilik Ve Deniz Güvenliği Forumu 2022

  • 03 Kas 2022 - 03 Kas 2022
  • Ramada Hotel & Suites by Wyndham İstanbul Merter -
  • İstanbul - Türkiye

8. İstanbul Güvenlik Konferansı (2022)

  • 03 Kas 2022 - 04 Kas 2022
  • Ramada Hotel & Suites by Wyndham İstanbul Merter -
  • İstanbul - Türkiye

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “ABD Hegemonyasına Meydan Okuyan Çin’in Zorlu Virajı; Güney Çin Denizi” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik Adaları” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “TEKNOLOJİK ÜRETİMDE BAĞIMSIZLIK SORUNU; NTE'LER VE ÇİPLER ÜZERİNDE KÜRESEL REKABET” isimli stratejik raporu yayımladı

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Sri Lanka’nın Çöküşüne Küresel Siyaset Çerçevesinden Bir Bakış” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Çin-Japon Anlaşmazlığında Doğu Çin Denizi Derinlerdeki Travmalar” isimli stratejik raporu yayımladı.

İngiltere’nin II. Dünya Savaşı sonrasında Hint Altkıtası’ndan çekilmek zorunda kalması sonucunda, 1947 yılında, din temelli ayrışma zemininde kurulan Hindistan ve Pakistan, İngiltere’nin bu coğrafyadaki iki asırlık idaresinin bütün mirasını paylaştığı gibi bıraktığı sorunlu alanları da üstlenmek dur...

Devlet geleneğimizde yüksek emsalleri bulunan Meritokrasi’nin tarifi; toplumda bireylerin bilgi, bilgelik, beceri, çalışkanlık, analitik düşünce gibi yetenekleri ölçüsünde rol almalarıdır. Meritokrasi din, dil, ırk, yaş, cinsiyet gibi özelliklere bakmaksızın herkese fırsat eşitliği sunar ve başarıyı...

Gündem 2063, Afrika'yı geleceğin küresel güç merkezine dönüştürecek yol haritası ve eylem planıdır. Kıtanın elli yıllık süreci kapsayan hedeflerine ulaşma niyetinin somut göstergesidir.