Seferberlik Ancak Vatan Savunması için Meşru Olabilir

Yorum

Seferberlik “harîm-i ismetine” tecavüz eden düşmanı püskürtmek ve vatan topraklarından kovmak için yapılan kutsal bir çağrıdır. Vatan savunması için ilan edildiğinde genç, ihtiyar, kadın, erkek şimdi Ukrayna’da olduğu gibi cepheye koşar, şehit düşen kanıyla gömülür. ...

Prof. Dr. Sema KALAYCIOĞLU

Seferberlik “harîm-i ismetine“ tecavüz eden düşmanı püskürtmek ve vatan topraklarından kovmak için yapılan kutsal bir çağrıdır. Vatan savunması için ilan edildiğinde genç, ihtiyar, kadın, erkek şimdi Ukrayna’da olduğu gibi cepheye koşar, şehit düşen kanıyla gömülür. Buna karşılık tarihî emel ve hayallerle başlatılan savaş ve böyle bir savaş için ilan edilen seferberlik meşru olamaz. Vatan savunusu için ilan edilen seferberlik, türkülerle bezenerek, insanları yüreklendirir. Türküler soğuğa, sıcağa, açlığa ve susuzluğa karşı vatan için savaşana dayanma gücü verir.

Saldırı ve Savunmada Seferberlik Farkı

Tarih başkalarının topraklarını işgal için ilan edilmiş seferberlik örnekleri ile de dolu. Ama o örnekler daha çok akıncı türküleridir. Biz ülke olarak uzak geçmişteki akın ve akıncıların kahramanlık destanlarını iyi hatırlarız. Ama yakın tarih bize vatan savunması için yakılan seferberlik türkülerinin değerini iyi öğretmiştir. İlk öğrendiğim iki seferberlik türküsünün tınısı hâlâ kulağımdadır. Bunlardan biri “Annem beni yetiştirdi; Bu ellere yolladı; Bu sancağa teslim etti; Allaha ısmarladı; Boş oturma çalış dedi, hizmet eyle vatana; Sütüm sana helal olmaz; Saldırmazsan düşmana“, diğeri ise Nâmık Kemal’in Vatan Yahut Silistre adlı eserinden alınan “Âmâlimiz, efkârımız ikbâli vatandır; Serhaddimize kal’a bizim hâk-i bedendir“ mısralarıdır. Bu türküler kuşaktan kuşağa, kulaktan kulağa yankılanarak bize hep üzerinde yaşadığımız toprağın vatan olduğunu hatırlatır ve o topraklar üzerinde yaşayan insanları ayırmadan vatanı sevmeyi öğretir.

Biliyorum hepinizin hiç unutmadığı iki seferberlik türküsü daha var. Bunlardan biri Çanakkale Türküsü. Vatan savunmasında kahramanlık gururu olan bu türküyü, halk müziği ustası Muzaffer Sarısözen’in derlediği bilinir. Çanakkale Boğazından geçerken hâlâ kulaklarımda çınlayan “Çanakkale içinde vurdular beni; Ölmeden mezara koydular beni“ dizelerini, ilk defa 1923 yılında Marika Papagika’nın Türkçe türkü olarak söylediği ve Bedros Kireççiyan tarafından plağa kaydedildiği, edindiğim ufak ama kucaklayıcı bir bilgi. Çanakkale seferberlik türküsü 100 yıldır hepimiz için vatan savunmasının ta kendisi. Hiç unutmayacağımız bir başka seferberlik türküsü de I. Dünya Savaşı sırasında Çanakkale Cephesi’ne giden ve halk arasında “Onbeşliler“ diye bilinen 1315 doğumlu (1898-1899 yıllarında doğmuş) çocuklar için yazılmış ağıt olan Tokat türküsü. “Hey onbeşli on beşli; Tokat yolları taşlı; Onbeşliler geliyor; Kızların gözü yaşlı“ bize gencecik yaşta vatanı savunmak için ölüme giden nice Hasan Mevsuf’u hatırlatır ve burnumuzun direğini sızlatır.

Rusya’nın Seferberlik Ezgilerinden Putin’in Seferberlik İlanına

Rusya’nın da muhteşem tarihinde de nice vatan savunma destanı var. 1812 de Napolyon’a karşı Rusya’nın kahramanlığını Çaykovski 1812 uvertürü ile taçlandırmıştır. II. Dünya Savaşı’nda Sovyetler Birliği vatanı Hitler’e karşı ordusuyla, halkı ile kar ve kışı ile savunmuştur. Sovyet ordu marşı da, işte 1940’lı yıllarda bestelenmiş olup âdeta bir seferberlik türküsü gibidir[1]. “Elimizde bir mektup var; Haydi yola düşelim; Önümüzde yol uzun. Neşelen asker, başını dik tut; Alay bayrakları rüzgârda dalgalanıyor; Haydi yola düşelim; Önümüzde yol uzun“. Geçmişte vatan savunmasında nice gurur yaşayan Rusya’nın saldırgan başkanı Putin, şimdi Ukrayna’ya yeniden saldırmak ve ileri safları güçlendirmek için 21 Eylül 2022 de imzaladığı 647 sayılı kararla kısmi seferberlik ilan etti[2]. Seferberlikte savunma ve saldırı farkının insanlar üzerinde yarattığı etkiyi şimdi birlikte görüyoruz. Belki işsiz Ruslar için seferberlik iş anlamına geliyor. Ama eminim onlar bile Ukrayna’da başlarına gelebilecekleri tahmin ediyordur. Rusya 21 Eylül’den beri batısından doğusuna kaynıyor. Vatan savunmasındaki Ukrayna’da kaybettiği kana ilaveten şimdi de itibar yitiriyor. Moskova ve Saint Petersburg sokaklarında protestolar çığ gibi büyürken, etnik olarak farklı bölgelere dalga dalga yayılan bir isyan var. Ukrayna’ya karşı savaşa gitmek istemeyenler çoğunlukta. Kısmi seferberlik ilanına bağlı olarak celp mektubu ellerine geçmeden vatanlarını terk edenleri taşımak için de başta THY olmak üzere tüm hava yolları tam seferberlikte. Uçak biletleri yok satıyor. Bilet fiyatlarının 1200 -2000 Dolar’a kadar bile yükseldiği söyleniyor. Açıkçası Rus gençleri her yönden, her yöne kaçıyor.

Dünyaya Yeni bir Göç Dalgası Rusya’dan

Dünya şimdi bir de Rusya’dan gelen asker kaçağı göçü ile karşı karşıya. Doğu Avrupa ülkeleri önce sınırları kapadı. Muhtemelen akıllarda gelenlerle ilgili kuşku da var. Finlandiya önce sınırı açtı, sonra hemen aynı endişe ile kapadı. Dağıstanlı asker adaylarının Moğolistan’a kaçmaya başladığı haberleri yayılıyor. İlk etapta 300.000 kişilik bir ilave askerî güç oluşturabileceğini düşünen Tuva asıllı Sergei Shoygu şimdi ne planlar yapıyor bilinmez. Ama dedim ya vatan savunması başka, saldırı başka.

Şimdi yine kendi tarihimize dönüyor ve 1. Dünya Savaşı ve İstiklâl Savaşı sırasında vatan savunmasına yüreklendiren bir tekerleme ( nazlatma) hatırlıyorum: Haydi, bakalım, hep toplanalım; Gönüllü askere biz yazılalım“. Oysa şimdi Rusya’da gönüllü yok. Gönülsüzlerin de gözü yolda. Meydanlarda yapılan “geleceğiniz için savaşacaksınız“ çağrılarına, halkın “Ne geleceği? Bizim bugünümüz bile yok. Savaşmak istiyorsan, git kendin savaş“ diye tepki verdiği gelen bilgiler arasında[3]. Savaş bıçak kemiğe dayanmadıkça denenmemesi gereken bir politika. Hele savunma gereği olmaksızın saldırı bir insanlık suçu olmalı. Ukrayna savaşını, tarihindeki 4. seferberlik ilanı ile sürdürme çabası ise Putin için büyük bir ayıp olmalı. Çarlığı veya Sovyetler Birliği benzeri bir düzeni yeniden kurmak hayali Rusya ve Putin yönetimine beklenenden daha pahalıya patlayacağa benzer.
 

[1]“Invincible and Legendary“ (Yenilmez ve Efsanevi), II. Dünya savaşı sırasında yazılmış ve söylenmiştir. Bknz Song of the Soviet Army.
[2] Rusya’da daha önce İmparatorluk döneminde 1904 de Rus-Japon savaşı sırasında, 1914 de I. Dünya Savaşında ve Sovietler Birliği döneminde II. Dünya Savaşında Alman istilası sırasında 1941 de nufus ve sanayi seferberliği ilan edilmişti. Dolayısı ile Ukrayna savaşı Rusya tarihinde 4. seferberlik ilanı.
[3] Mary, Ilyushina (September 23, 2022) “Anger flares as Russia mobilization hits minority regions and protesters“, bknz Washington Post, https://www.washingtonpost.com/world/2022/09/23/russia-mobilization-minorities-ukraine-war/


Bu içerik Marka Belgesi altında telif hakları ile korunmaktadır. Kaynak gösterilmesi, bağlantı verilmesi ve (varsa) müellifinin/yazarının adı ile unvanının aynı şekilde belirtilmesi şartı ile kısmen alıntı yapılabilir. Bu şartlar yerine getirildiğinde ayrıca izin almaya gerek yoktur. Ancak içeriğin tamamı kullanılacaksa TASAM’dan kesinlikle yazılı izin alınması gerekmektedir.

Alanlar

Kıtalar ( 5 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2776 ) Etkinlik ( 223 )
Alanlar
TASAM Afrika 77 650
TASAM Asya 98 1114
TASAM Avrupa 23 650
TASAM Latin Amerika ve Karayip... 16 67
TASAM Kuzey Amerika 9 295
Bölgeler ( 4 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1406 ) Etkinlik ( 54 )
Alanlar
TASAM Balkanlar 24 297
TASAM Orta Doğu 23 623
TASAM Karadeniz Kafkas 3 297
TASAM Akdeniz 4 189
Kimlikler ( 2 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1304 ) Etkinlik ( 78 )
Alanlar
TASAM İslam Dünyası 58 786
TASAM Türk Dünyası 20 518
TASAM Türkiye ( 1 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2054 ) Etkinlik ( 83 )
Alanlar
TASAM Türkiye 83 2054

Gelecek artık bugün oldu. Günümüz savaşlarında silahlar bir kere ateşlenince kimin nereden ve nasıl vuracağı belli olmayacak, durum hızla tırmanma riski gösterecektir. Füze savaşları ve hassas güdümlü mühimmat kullanımı ile devam edecek ilk dönem farklı platformlar, sensörler ve mühimmat ile destekl...;

Afrika, küresel terör örgütleri El Kaide ve DAEŞ'in rekabet ve savaş alanına dönüşmüş durumda. Bölgedeki zayıf devlet yapıları, etnik ve dini çatışmaların varlığı, ekonomik sorunlar ve sosyal huzursuzluk gibi etkenler, bu örgütler için ideal bir zemin yarattı. ;

27 Eylül 1538’de Haçlı donanmasına karşı kazanılan Preveze Deniz Savaşı’nın gerek icrası gerekse sonuçları çok tartışılmıştır. Basit taktik ve teknik nedenlerden,;

2024 yılında dünya altın fiyatlarının uzun dönemde en yüksek seviyelerde seyretmesi, küresel ekonomideki çeşitli faktörlerin etkisiyle açıklansa da, en belirgin etki küresel savaş beklentisi kuşkusuz. Savaş beklentisinin görünen en kolay yansıması kuşkusuz aşırı yükselen altın fiyatları. 2024 yılınd...;

Halen gelişmiş ülkelerin kontrolü altında olan Denizcilik Sektörü gelişmekte olan ülkelerin de gelişmesi ve refah seviyesinin arttırılması açısından önemli bir ekonomik faaliyet alanıdır. Bu sektör Dünya ekonomisi ve ticareti ile çok fazla ilişkili, karmaşık, riskli ve pek de şeffaf olmayan bir ulus...;

Cumartesi günü (27 Temmuz 2024) Golan Tepeleri'ndeki bir futbol sahasına yapılan roket saldırısı, pek çok gözlemcinin İsrail ile Hizbullah arasında topyekûn bir savaşın fitilini ateşleyebileceğinden korktuğu türden büyük çaplı bir olaydı. Çoğunlukla Lübnan-İsrail sınırında olmak üzere dokuz ay süren...;

Günümüzde güvenlik kavramına ilişkin genişletilmiş tanımlamaya gıda güvenliği de girmektedir. Gıda güvenliği konusu ele alınırken gıda güvenilirliği, gıda egemenliği, gıda paylaşılabilirliği ve gıda sürdürülebilirliği kavramları ile birlikte ele alınmaktadır.;

İnsanların vatandaşı oldukları, ikamet ettikleri veya yerleşik bulundukları topluluklardan ayrılarak farklı coğrafyalarda devam eden savaşlara gönüllü olarak katılmaları, devrimler çağından başlayarak modern devletler sisteminin oluşum sürecini takip eden bir olgudur. Bu süreci tanımlamak amacıyla a...;

10. İstanbul Güvenlik Konferansı (2024)

  • 21 Kas 2024 - 22 Kas 2024
  • İstanbul - Türkiye

Afrika 2063 Ağı İstişare Toplantısı 2

  • 20 Eki 2022 - 20 Eki 2022
  • Çevrimiçi - 14.00

Afrika 2063 Ağı İstişare Toplantısı 1

  • 06 Eki 2022 - 06 Eki 2022
  • Çevrimiçi - 14.00

8. İstanbul Güvenlik Konferansı (2022)

  • 03 Kas 2022 - 04 Kas 2022
  • Ramada Hotel & Suites by Wyndham İstanbul Merter -
  • İstanbul - Türkiye

Dünya Türk Forumu Akil Kişiler Kurulu Toplantısı 5

Dünya Türk Forumu Akil Kişiler Kurulu’nun beşinci toplantısı 25 Mayıs 2023 tarihinde İstanbul’da 6. Dünya Türk Forumu marjında gerçekleştirilecektir.

  • 2023
  • İstanbul - Türkiye

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “ABD Hegemonyasına Meydan Okuyan Çin’in Zorlu Virajı; Güney Çin Denizi” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik Adaları” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “TEKNOLOJİK ÜRETİMDE BAĞIMSIZLIK SORUNU; NTE'LER VE ÇİPLER ÜZERİNDE KÜRESEL REKABET” isimli stratejik raporu yayımladı

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Sri Lanka’nın Çöküşüne Küresel Siyaset Çerçevesinden Bir Bakış” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Çin-Japon Anlaşmazlığında Doğu Çin Denizi Derinlerdeki Travmalar” isimli stratejik raporu yayımladı.

İngiltere’nin II. Dünya Savaşı sonrasında Hint Altkıtası’ndan çekilmek zorunda kalması sonucunda, 1947 yılında, din temelli ayrışma zemininde kurulan Hindistan ve Pakistan, İngiltere’nin bu coğrafyadaki iki asırlık idaresinin bütün mirasını paylaştığı gibi bıraktığı sorunlu alanları da üstlenmek dur...

Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) ilişkilerinin bugünü ve geleceğinin ele alındığı Avrupa Birliği Sempozyumu, Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) ile Türk Avrupa Bilimsel ve Eğitimsel Araştırmalar Vakfı (TAVAK) işbirliğinde 02 Şubat 2018’de İstanbul Taksim Hill Otel’de gerçekleştirildi.

Rusya'nın hem Avrasya bölgesine hâkim olmak hem de dünya politikalarında lider aktörlerden biri olmak amacıyla geliştirdiği Avrasyacılık tartışmaları, analitik olarak klasik ve modern olarak değerlendirilebilir.