Afrikalı liderleri bir araya getirecek olan Afrika Birliği’nin 35. Olağan Zirvesi, 5 – 6 Şubat tarihlerinde Addis Ababa’da icra edilecek.[*] 1963 yılında kurulan Afrika Birliği Örgütü’nün devamı niteliğindeki kuruluş, 2002 yılında Afrika Birliği adını alırken, yirminci yıldönümünde yoğun bir gündemle toplanacak.
Senegal’in dönem başkanlığını Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nden devralacağı Zirve’de güvenlik sorunları, pandemi süreci, Avrupa Birliği – Afrika Zirvesi, Mısır’ın ev sahipliği yapacağı Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı, dikkat çekici başlıklar olacaktır.
Kuruluş ilkesi gereği, kıtada barışı, güvenliği ve istikrarı teşvik etmeyi amaçlayan Afrika Birliği, yakın dönemde tırmanan iç çatışmalar ve askeri darbeler karşısında caydırıcılığını hissettirmekten uzak kalmıştır. Geçtiğimiz yıl Çad, Gine, Mali ve Sudan, bu yılın başında ise Burkina Faso’daki askeri darbelerin yanı sıra Etiyopya’nın Tigray ve Mozambik’in Cabo Delgado bölgelerinde adeta iç savaşa dönüşen çatışmalarda masum siviller toplu katliamlara maruz kalırken, Afrika Birliği’nin tüm bunlara tepkisi son derece cılız olmuştur. Her ne kadar, güvenlik sorunlarının bu denli yoğun olduğu Afrika kıtasındaki sorunların kısa zamanda çözüme kavuşmasını beklemek, şüphesiz fazla iyimser bir yaklaşım olmakla birlikte Afrika Birliği’nin de kıtada yeterli ölçüde caydırıcı bir aktör olmadığı aşikârdır ve örgütün bu anlamda gerçekçi bir özeleştiri yapması gerekmektedir.
Zirve’de, pandemi sürecine ilişkin, daha fazla aşı temin edilmesi ve Afrika kıtasında aşı üretiminin hızlandırılması konularında istişarelerde bulunulacaktır.
Geçtiğimiz Kasım ayında Çin Halk Cumhuriyeti, Aralık ayında ise Türkiye Cumhuriyeti ile zirve toplantılarını icra eden Afrika Birliği, bu kez 17 – 18 Şubat tarihlerinde Brüksel’de Avrupa Birliği ile bir araya gelecektir. Söz konusu zirve öncesi liderlerin, görüş alış verişinde bulunmaları beklenmektedir.
Küresel ısınmanın olumsuz etkilerini fazlasıyla hisseden Afrika, Kasım ayında 27. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı’na ev sahipliği yapacak ve bu vesileyle, sorunlarını yeniden gündeme fırsatı bulacaktır. Söz konusu konferansa ilişkin de ön değerlendirmelerde bulunulması mümkün olacaktır.
Zirve’de ele alınması beklenen bir diğer konu ise İsrail’in Afrika Birliği’ne gözlemci olarak kabulünün tartışılmasıdır. İsrail, geçtiğimiz Ağustos ayında Afrika Birliği Komisyonu Başkanı Moussa Faki Mahamat tarafından Afrika Birliği'ne gözlemci olarak kabul edilirken, Güney Afrika Cumhuriyeti ve Cezayir’in başını çektiği bir grup, Faki’nin üye devletlerle istişare etmeden tek taraflı almış olduğu kararın haksız ve kabul edilemez bir karar olduğunu beyan etmiştir. Zirve’de bu konunun da tartışılması ve nihai bir karara bağlanması beklenmektedir.
Senegal’in dönem başkanlığını Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nden devralacağı Zirve’de güvenlik sorunları, pandemi süreci, Avrupa Birliği – Afrika Zirvesi, Mısır’ın ev sahipliği yapacağı Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı, dikkat çekici başlıklar olacaktır.
Kuruluş ilkesi gereği, kıtada barışı, güvenliği ve istikrarı teşvik etmeyi amaçlayan Afrika Birliği, yakın dönemde tırmanan iç çatışmalar ve askeri darbeler karşısında caydırıcılığını hissettirmekten uzak kalmıştır. Geçtiğimiz yıl Çad, Gine, Mali ve Sudan, bu yılın başında ise Burkina Faso’daki askeri darbelerin yanı sıra Etiyopya’nın Tigray ve Mozambik’in Cabo Delgado bölgelerinde adeta iç savaşa dönüşen çatışmalarda masum siviller toplu katliamlara maruz kalırken, Afrika Birliği’nin tüm bunlara tepkisi son derece cılız olmuştur. Her ne kadar, güvenlik sorunlarının bu denli yoğun olduğu Afrika kıtasındaki sorunların kısa zamanda çözüme kavuşmasını beklemek, şüphesiz fazla iyimser bir yaklaşım olmakla birlikte Afrika Birliği’nin de kıtada yeterli ölçüde caydırıcı bir aktör olmadığı aşikârdır ve örgütün bu anlamda gerçekçi bir özeleştiri yapması gerekmektedir.
Zirve’de, pandemi sürecine ilişkin, daha fazla aşı temin edilmesi ve Afrika kıtasında aşı üretiminin hızlandırılması konularında istişarelerde bulunulacaktır.
Geçtiğimiz Kasım ayında Çin Halk Cumhuriyeti, Aralık ayında ise Türkiye Cumhuriyeti ile zirve toplantılarını icra eden Afrika Birliği, bu kez 17 – 18 Şubat tarihlerinde Brüksel’de Avrupa Birliği ile bir araya gelecektir. Söz konusu zirve öncesi liderlerin, görüş alış verişinde bulunmaları beklenmektedir.
Küresel ısınmanın olumsuz etkilerini fazlasıyla hisseden Afrika, Kasım ayında 27. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı’na ev sahipliği yapacak ve bu vesileyle, sorunlarını yeniden gündeme fırsatı bulacaktır. Söz konusu konferansa ilişkin de ön değerlendirmelerde bulunulması mümkün olacaktır.
Zirve’de ele alınması beklenen bir diğer konu ise İsrail’in Afrika Birliği’ne gözlemci olarak kabulünün tartışılmasıdır. İsrail, geçtiğimiz Ağustos ayında Afrika Birliği Komisyonu Başkanı Moussa Faki Mahamat tarafından Afrika Birliği'ne gözlemci olarak kabul edilirken, Güney Afrika Cumhuriyeti ve Cezayir’in başını çektiği bir grup, Faki’nin üye devletlerle istişare etmeden tek taraflı almış olduğu kararın haksız ve kabul edilemez bir karar olduğunu beyan etmiştir. Zirve’de bu konunun da tartışılması ve nihai bir karara bağlanması beklenmektedir.