“Fırsatlar ve Tehditler” Senesi 2015

Yorum

Küresel döviz – faiz – fiyat dalgalanmaları Türkiye’yi iyi idare edilmesi gereken bir ekonomik konjonktür ile buluşturuyor. Dünyadaki en son gelişmeler, cari açık, yüksek nominal faiz, düşük kur gibi sorunlar bağlamında Türkiye ekonomisinin “orta-gelir tuzağına” saplanma talihsizliğinin de yenilebileceği bir dönemi başlatıyor....

Küresel döviz – faiz – fiyat dalgalanmaları Türkiye’yi iyi idare edilmesi gereken bir ekonomik konjonktür ile buluşturuyor. Dünyadaki en son gelişmeler, cari açık, yüksek nominal faiz, düşük kur gibi sorunlar bağlamında Türkiye ekonomisinin “orta-gelir tuzağına“ saplanma talihsizliğinin de yenilebileceği bir dönemi başlatıyor. Petrol fiyatları inanılmaz bir süratle düştü. ABD’nin üretimini arttırma kararından sonra daha da düşeceği beklentisi var. İsveç başta olmak üzere pek çok Merkez Bankası faiz artırımına gitmeyeceğini söylerken petrol ihraç eden ülkeler ve elbette Rusya faizleri yukarı çekme gayretindeler.

Hâkim küresel dinamiklere karşı durmaya çalışan Rusya’nın kriz tetikleme kabiliyeti, değer kaybeden Ruble ve ana gelir kaynağı olan petrol fiyatındaki düşüş sonucu elinden alındı. Son beş senenin en kötü iktisadi performansını gösterdi Rusya 2014’te. Son on senedir hızlı büyüme trendi yakalamış olan Çin artık eskisi kadar süratli büyüyemeyecek. Japonya artık resmen iktisadi krizi yaşıyor. Diğer yandan dünya piyasaları daralmıyor tersine genişlemeye devam ediyor. Bu da var olan iktisadi süreçlerin ne kadar karmaşık dinamikler etrafında evirildiğinin göstergesi. Hindistan bu konjonktürün sunduğu fırsatlardan yararlanmak için en hızlı harekete geçen ülke. Rahatlayan bütçesini uzun zamandır beklettiği kamu sektörü reformlarını gerçekleştirmek için kullanmaya başladı.

Dünya ekonomisinin yüzde seksen beşini kapsayan ve Türkiye’nin başkanlığını 2015 senesi için aldığı G20, başta alt-yapı yatırımları olmak üzere ekonomik büyüme vurgusu yapıyor. Tasarrufların, gelirlerin ve harcamaların “kalitesinin“ arttırılması ülkelerin iktisadi politika gündemine alınmış durumda. Enerji, çevre, tarımsal üretim sürdürülebilirlik bağlamında ön planda olan konular. Çalışma koşullarının düzeltilmesi, yolsuzlukla mücadele ve finans sektörünün daha etkin denetimi gündemde.

Küresel krizi ardında bırakmaya başlayan ABD ve AB, iktisadi büyüme çizgisini yakalamışken, Türkiye’nin önündeki fırsatlar ve tehditler neler olabilir?

Yukarıda sıralanan ve G20’nin gündemini oluşturan konular Türkiye’nin de önemle ele alması gereken konular. Petrol fiyatlarının düşüşüne koşut enerji ithali kaynaklı cari açığın azalması Türkiye’nin 2023 hedeflerine ulaşması için uygulaması gereken politikaları kolaylaştırıcı bir ortam yaratıyor. Bir yandan Türk lirası Amerikan doları karşısında değer kaybediyor. Bir noktada piyasa güçleri TL’yi gerçek değerine doğru çekiyor. Türk lirasının değer kaybı şimdilik kontrol altına alınmış görünüyor ama hala enflasyonist baskı tehdidi olarak karşımızda duruyor. Bugün dünya yüksek enflasyon baskısı altında olan ülkeler ile düşük enflasyonlu ülkeler arasında bölünmüş durumda. Yapısal sorunları olan Türkiye, düşük enflasyon kampında kalmaya özen göstermeli. Buna uygun mali disiplin ve para politikalarını uygulayabilecek esneklikte olmalı.

Bugünkü konjonktür, Türkiye’nin önünde ekonomik alt-yapısını emek-yoğun üretimden sermaye yoğun ve teknoloji merkezli üretime kaydırarak küresel rekabetçi gücünü arttırmak için bir fırsat sunuyor. Burada G20’nin yanı sıra iç içe geçmiş iki dinamik göz önünde bulundurulmalı. Bunlardan birincisi Transatlantik Ticaret ve Yatırım Programı (TTIP). Türkiye, yeni bir dünya kurmak için yola çıkmış olan ABD (NAFTA) ve AB arasında sürdürülen serbest ticaret ve yatırımları konu alan TTIP’nin dışında kalmamalı. İkinci önemli dinamik Avrasya ekseninde oluşuyor. Çin’in dışında on yedi ülkeyi ilgilendiren Trans Pasifik Ortaklığını da (TPP) dikkate almak zorunda Türkiye. Bu iki dinamik dışında kalmadan ekonomide yapısal düzenlemeleri yapabilmesi ise AB’ye tam üyelik sürecini canlı tutmaktan geçiyor. Eğitimden üretime, hukuki düzenlemelerden alt-yapı yenilemesine, insan haklarından trafiğe ve daha pek çok alana AB standartlarını yansıtmak çabasını tamamlamalı.

Bu konjonktür sanayi, eğitim ve finans sektörünü dikkatli tasarlanmış bir koordinasyon içinde iyi idare ettiği takdirde Türkiye’ye yapmayı arzuladığı sıçramaları yapmak için son derece elverişli bir ortam sunuyor. Rafta bekleyen reformlar süratle uygulanmalı. Yeni yıla girerken oluşan dünya konjonktürü, Türkiye’nin önüne, artık herkesin çok iyi bildiği, yapılması gerekenlerin vakit kaybetmeden yapılacağı bir dönem açıyor.
Bu içerik Marka Belgesi altında telif hakları ile korunmaktadır. Kaynak gösterilmesi, bağlantı verilmesi ve (varsa) müellifinin/yazarının adı ile unvanının aynı şekilde belirtilmesi şartı ile kısmen alıntı yapılabilir. Bu şartlar yerine getirildiğinde ayrıca izin almaya gerek yoktur. Ancak içeriğin tamamı kullanılacaksa TASAM’dan kesinlikle yazılı izin alınması gerekmektedir.

Alanlar

Kıtalar ( 5 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2769 ) Etkinlik ( 223 )
Alanlar
TASAM Afrika 77 649
TASAM Asya 98 1109
TASAM Avrupa 23 649
TASAM Latin Amerika ve Karayip... 16 67
TASAM Kuzey Amerika 9 295
Bölgeler ( 4 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1406 ) Etkinlik ( 54 )
Alanlar
TASAM Balkanlar 24 297
TASAM Orta Doğu 23 623
TASAM Karadeniz Kafkas 3 297
TASAM Akdeniz 4 189
Kimlikler ( 2 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1304 ) Etkinlik ( 78 )
Alanlar
TASAM İslam Dünyası 58 786
TASAM Türk Dünyası 20 518
TASAM Türkiye ( 1 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2054 ) Etkinlik ( 83 )
Alanlar
TASAM Türkiye 83 2054

İlk ve en öncelikli olarak yapmamız gereken, Japon vatandaşlarının yaşamlarını ve geçim kaynaklarını korumak için proaktif diplomasi geliştirmektir. Bu temelde, benzer düşüncedeki ülkelerle koordinasyon sağlamak ve Japonya-ABD İttifakı'nı temel taş olarak kullanarak çok taraflı iş birliğini teşvik e...;

"Küresel Sistemde Dış Politika Stratejileri" kitabı, uluslararası ilişkiler ve dış politika stratejileri alanlarını kapsayan bir eser olarak öne çıkmaktadır. Dr. Nejat Tarakçı, bu eserinde realist bir bakış açısıyla dış politika stratejilerinin nasıl şekillendiğini ve uygulandığını analiz etmektedir...;

Eğitim, kısaca, bireyde arzu edilen davranışların oluşturulması süreci olarak tanımlanmaktadır. Hem kişisel yönden hem devlet açısından eğitim, oldukça hassas ve sosyal bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Ayrıca, eğitim, genel itibariyle, sonuçlarının ve/veya çıktılarının değerlendirilebilmesi iç...;

2024 yılında dünya altın fiyatlarının uzun dönemde en yüksek seviyelerde seyretmesi, küresel ekonomideki çeşitli faktörlerin etkisiyle açıklansa da, en belirgin etki küresel savaş beklentisi kuşkusuz. Savaş beklentisinin görünen en kolay yansıması kuşkusuz aşırı yükselen altın fiyatları. 2024 yılınd...;

Halen gelişmiş ülkelerin kontrolü altında olan Denizcilik Sektörü gelişmekte olan ülkelerin de gelişmesi ve refah seviyesinin arttırılması açısından önemli bir ekonomik faaliyet alanıdır. Bu sektör Dünya ekonomisi ve ticareti ile çok fazla ilişkili, karmaşık, riskli ve pek de şeffaf olmayan bir ulus...;

Türkiye Cumhuriyeti’nin "Yüz" yılına girerken, Türk Dış Politikası’nın yüzyıllık siyasetinde Balkanlar ile olan siyasi, ekonomik, diplomatik, askeri, güvenlik ve sosyo-kültürel ilişkilerin önemi yadsınamaz. Balkan jeopolitiğinin stratejik boyutları kadar, soydaşlarımızın bu coğrafya içerisinde yaşam...;

Günümüzde güvenlik kavramına ilişkin genişletilmiş tanımlamaya gıda güvenliği de girmektedir. Gıda güvenliği konusu ele alınırken gıda güvenilirliği, gıda egemenliği, gıda paylaşılabilirliği ve gıda sürdürülebilirliği kavramları ile birlikte ele alınmaktadır.;

Asya’dan sonra dünyanın en kalabalık insan nüfusunu barındıran Afrika, nice kadim kültüre ev sahipliği yapmış, insanlığın ve medeniyetin beşiği olmuş bir kıtadır. Dünyanın yedi harikasından biri olan Mısır piramitlerinin inşa sisteminin henüz çözülmemiş olması gibi tarihin çeşitli zaman aralıklarınd...;

10. İstanbul Güvenlik Konferansı (2024)

  • 21 Kas 2024 - 22 Kas 2024
  • İstanbul - Türkiye

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programı | 2024 Dönem 2

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programları ile katılımcılara stratejik yönetim ve liderlik alanlarındaki yeniliklerin aktarılması, Türkiye ve dünyadaki gelişmeler ışığında ulusal ve uluslararası güvenlik stratejileri konularında çok yönlü analiz, sentez ve değerlendirmeler yapabilmelerine, çözüm önerileri, farkındalık ve gelecek öngörüleri geliştirmelerine destek sağlanması amaçlanıyor.

  • 20 Nis 2024 - 11 May 2024
  • Cumartesileri 10.00-13.30 (Çevrimiçi) -
  • İstanbul - Türkiye

Türkiye - AB İlişkilerinin 60. Yılı ve Geleceği Konferansı

  • 24 Eki 2023 - 24 Eki 2023
  • İstanbul Kent Üniversitesi Kağıthane Kampüsü -
  • İstanbul - Türkiye

Doğu Akdeniz Programı 2023-2025

  • 17 Tem 2023 - 19 Tem 2023
  • Sheraton Istanbul City Center -
  • İstanbul - Türkiye

5. Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul Kent Üniversitesi Kağıthane Kampüsü -
  • İstanbul - Türkiye

2. İstanbul Siber-Güvenlik Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul Kent Üniversitesi Kağıthane Kampüsü -
  • İstanbul - Türkiye

7. Türkiye - Körfez Savunma ve Güvenlik Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul Kent Üniversitesi Kağıthane Kampüsü -
  • İstanbul - Türkiye

6. Türkiye - Afrika Savunma Güvenlik ve Uzay Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul Kent Üniversitesi Kağıthane Kampüsü -
  • İstanbul - Türkiye

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “ABD Hegemonyasına Meydan Okuyan Çin’in Zorlu Virajı; Güney Çin Denizi” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik Adaları” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “TEKNOLOJİK ÜRETİMDE BAĞIMSIZLIK SORUNU; NTE'LER VE ÇİPLER ÜZERİNDE KÜRESEL REKABET” isimli stratejik raporu yayımladı

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Sri Lanka’nın Çöküşüne Küresel Siyaset Çerçevesinden Bir Bakış” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Çin-Japon Anlaşmazlığında Doğu Çin Denizi Derinlerdeki Travmalar” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “MYANMAR; Büyük Oyunun Doğu Sahnesi” isimli stratejik raporu yayımladı

İngiltere’nin II. Dünya Savaşı sonrasında Hint Altkıtası’ndan çekilmek zorunda kalması sonucunda, 1947 yılında, din temelli ayrışma zemininde kurulan Hindistan ve Pakistan, İngiltere’nin bu coğrafyadaki iki asırlık idaresinin bütün mirasını paylaştığı gibi bıraktığı sorunlu alanları da üstlenmek dur...

Gündem 2063, Afrika'yı geleceğin küresel güç merkezine dönüştürecek yol haritası ve eylem planıdır. Kıtanın elli yıllık süreci kapsayan hedeflerine ulaşma niyetinin somut göstergesidir.