Edinburgh -Londra “Hanya-Konya”

Yorum

Önümüzdeki hafta üzerinde güneş batmayan Birleşik Krallık yeni bir sınavdan geçecek. Öngörüler bu defa mayanın tutacağı yolunda. Ama konuya akl-ı selim ve duygusallık arasındaki tercih biçiminde yaklaşılırsa, sonucun başka türlü tecelli etmesi mümkün olabilir....

Önümüzdeki hafta üzerinde güneş batmayan Birleşik Krallık yeni bir sınavdan geçecek. Öngörüler bu defa mayanın tutacağı yolunda. Ama konuya akl-ı selim ve duygusallık arasındaki tercih biçiminde yaklaşılırsa, sonucun başka türlü tecelli etmesi mümkün olabilir.

Farklılığı Uslup ile Vurgulamak

İskoç halkı, dili ve kültürü ile üzerinde yaşadığı adalardaki diğer halklardan farklı kabul ediyor kendini. Sahip oldukları gurur içi boş bir gurur da değil. Bugüne dek yüzlerce ünlü fizikçi, iktisatçı, edebiyatçı ve tıp ehli yetiştirmişler. Porselenden, yünlü dokumaya, içkiden et ürünlerine kadar yaptıkları her şeyi ince bir zerafet ve özen ile yapan bir insan topluluğundan söz ediyoruz. Eşsiz bir imari zenginliği olan bir kültür. Çevre ve tarihi miras koruyucusu bir halk. Gelenklerine bağlılığının en iyi ve önemli göstergesi onlar için bu. Tarihin çekişmeli derinliklerine ve bugün tüm ayrılma arzularına rağmen Kraliçe’ye hala büyük bir saygı ve sevgi ile bağlılar. Edepli, adaplı İskoç halkı tabii müziğe ve sanata da tutkulu.

Hedefe Bir Kaç Adım

Geçmişin çetin pürüzlerinden bugün bir arada yaşamalarını engellecek bir şey kalmasa bile, İskoçya bağımsızlığı hep istedi. İlk defa 1979 da “yetki devri“(devolution veya subsidiarity) yasaları uyarınca, referanduma gitti. Ama başarılı olamadı.Zaman içinde, yine de bazı yetkileri yerelleştirme girişiminde bulundu.1997 referandumu ise İskoç halkına bir yerel parlamento, vergi salıp toplama hakkı ve daha sonra da pek hükm-ü harbiyesi olmasa bile bir “İskoç Pound’u“( Pund Scots adlı para birimi) bahşetti. AB nin bölge politikalarındaki yetki devri yaklaşımının da desteği ile, gerice bölgeleri kalkındırmak için ortaya koyduğu yerelleşme inisiyatifi de işleri kolaylaştırdı. En son 2012 yine uyumlu bir uzlaşma yılıydı. 15 Ekim de yapılan anlaşma ile Cameron ve Salmond el sıkışarak, dostça 2014 referendum’unun yolunu açtılar. Hep centilmen, hep centilmen.

Fakirlikten Zenginliğe Adım Adım

İskoç’ların uzun yıllar korku ve efsaneler ile beslenen yaşantılarında çok açlık ve kıtlık oldu. Bugün İskoçya’yı ziyaret ederseniz, geçmişine çok bağlı halkın, hala o fakir günleri de yad ederek Haggis denen bir bulamacı nasıl cennet taamı gibi yediğine hayret edersiniz. İskoçya dağları(Highlands) ve adaları(Islands) ile Kuzey petrolleri bulunana kadar hep pek fakirdi. Bir de tabii “Avrupa Birliği Bölge Fonları“ ndan yaralanıncaya kadar. AB fonları İskoçya’nın zaten birer tarih ve doğa incisi olan şehirlerini bir kaç kat daha abad etti. Tarımı geliştirdi. Artık Haggis yanısıra Angus Burger de yeniyor. Geleneksel kıtlık menülerine şimdi nice leziz Güney Avrupa yemeği de girmiş bulunuyor.

“Biti Kanlandı“ Yanlış bir Açıklama Olur

Geçmişte tifüs ve veba salgınları ile de nufusu bir kaç kez kırılan İskoçya, tıp alanında bunlara şifa da bulan bir yer. Fakirken nice buluş ve düşüne imza atan İskoçya’nın sizce zenginleşince “biti mi kanlandı“? Hayır onlar çoktan bitleri, pireleri ayıklamış bir hijyen toplumu olmuştu zaten. Gelin görün ki zenginlik, yüreklerdeki bağımsızlık ateşini söndürmüyor. Tam tersine, “dökme suyla döndürmeye gerek olmadan“, kendi imkanları ile ulaşılacak bir tam bağımsızlık isteniyor. Yine komşu Kraliçeye saygılı, paralı pullu ve gururlu bir bağımsızlık. Ama acaba “kazın ayağı“ bu kadar basit mi?

Özgürlüğün Bedeli

Ayrılığın Birleşik Krallık için elbette bir bedeli olacak. Zaten ekonomileri şah, artık şahbaz olurlar. Ama onlar temkinli insanlar. Bu bedeli çok yıllardır hesap ediyorlardı ve 2012 de öyle el sıkıştılar. Ama İskoç gurur, hasret ve zenginliğinin verdiği romantizmde bazı hesap hataları olabilir. Evet onların bir İskoç Pound’u var. Ama pek bir kıymet-i harbiyesi yok. Bu günlerde Londra borsasında biraz değer kazansa bile İngiliz Pound’u ile parite genellikle bire bir. Vergi topluyor ve harcıyorlar. Bu 1997 den beri olan bir şey. Ama İngiltere ile mali eşgüdüm var. Şimdi para birliği olmayacak, mali birlik ve gümrük birliği de olmayacak.

Edinbara ve Londra’dan Hanya ve Konya’ya Uzanan Yol Nereden Geçer?

Kuzey petrolleri miktarı azalsa bile hala çok önemli bir kaynak. Şimdi Birleşik Krallık ile nasıl paylaşacaklar? Edinburgh önemli bir finans merkezi. Bu merkezden özellikle emekli fonlarının ve başka fonların kaçabileceği ve buna mukabil bu yeni ülkeye çok kolay ve çabuk sermaye akışı olmayacağı iddia ediliyor. Bunu özellikle belirten Birleşik Krallık eski Maliye bakanı Darling,“Birlikte Daha İyiyiz“( Better Together) diyor. Ama Birlikte Mutluyuz“(Happy Together) demiyor. Demek ki, bu referandum da İskoç seçmen, mutlu olmamanın mükafatı ile mutlu olmanın bedelini kıyaslayacak ki akılcı bir sonuç çıksın. Açıkçası Edinbara Londra’dan koparsa işte, İskoçlar öyle anlayacak “Hanya ve Konya’yı“

“Ayrılsak ta Beraberiz“ Bir İskoç Şarkısı Değil ki?

AB üyeliği otomatik değil. Euro alanı üyeliği hiç değil. Üyeliğe, Birleşik Krallık ayrılma referandumu yaparken mi başvuracaklar? AB İskoç’lara yeşil ışık yakmayacaktır. Çünkü arkadan önce Katalanya, sonra bilmem kimler başvurur? NATO ve EEA(Avrupa Ekonomik Alanı) üyelikleri ne olacak? Diplomatik misyonları hazır mı? Yoksa yurtdışında bir süre onları İngiltere mi temsil edecek. Üzerinde bulundukları adada bir gümrük birliği olmayacaksa bir de gümrük idaresi oluşturacaklar. Yani epey işleri var. Ama tabii bu bir ulusal coşku ve motivasyon. Orası başka.

İşler Sarpa Sararsa ne Yaparlar?

Yenice eleğim İskoçya için, Rusya-Ukrayna krizi de, İŞİD tehdidi de olacak. Hatta hatta İzlanda da yanardağ patlar, uçak yönleri değişirse o bile büyük sorun yaratacak. O ülkeye atla da gidilmez ki? Ha biraz bağımsızlığı soluyup, volkan dumanları ile soluklarını kesilirse, dil birliklerinin olduğu Danimarka ile birleşmek isterler mi? Böylece AB üyeliği otomatik olarak gelir mi? Bu da benim tüm yukarıdaki yorumlarıma ilave olarak yapmak istediğim spekülasyon. Bekleyip görelim ve düşünelim. Kim bilir daha neler olacak! İhtiyar dünya daha neler neler görecek

Bu içerik Marka Belgesi altında telif hakları ile korunmaktadır. Kaynak gösterilmesi, bağlantı verilmesi ve (varsa) müellifinin/yazarının adı ile unvanının aynı şekilde belirtilmesi şartı ile kısmen alıntı yapılabilir. Bu şartlar yerine getirildiğinde ayrıca izin almaya gerek yoktur. Ancak içeriğin tamamı kullanılacaksa TASAM’dan kesinlikle yazılı izin alınması gerekmektedir.

Alanlar

Kıtalar ( 5 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2751 ) Etkinlik ( 222 )
Alanlar
TASAM Afrika 77 645
TASAM Asya 98 1103
TASAM Avrupa 22 645
TASAM Latin Amerika ve Karayip... 16 67
TASAM Kuzey Amerika 9 291
Bölgeler ( 4 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1396 ) Etkinlik ( 54 )
Alanlar
TASAM Balkanlar 24 296
TASAM Orta Doğu 23 615
TASAM Karadeniz Kafkas 3 297
TASAM Akdeniz 4 188
Kimlik Alanları ( 2 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1298 ) Etkinlik ( 78 )
Alanlar
TASAM İslam Dünyası 58 782
TASAM Türk Dünyası 20 516
TASAM Türkiye ( 1 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2047 ) Etkinlik ( 82 )
Alanlar
TASAM Türkiye 82 2047

Çok boyutlu şekillenen dünya güç sistematiği içerisinde Türkiye - Yemen ilişkilerinin ideal bir noktaya taşınabilmesi için her parametre dikkate alınmalıdır. Program’ın amacı; Türkiye - Yemen İlişkilerini geliştirmek ve güçlendirmek için sivil, kurumsal ve entelektüel bir stratejik temel hazırlamakt...;

Ülkelerin insan merkezli sürdürülebilir kalkınma ve gelişmişlik düzeyi skalasında, nüfusun yarısını oluşturan kadınların sosyal adaletin bir şartı olarak işgücü piyasasına katılımı, toplumsal hayatta, ekonomide ve siyasette daha fazla söz sahibi olmalarının önemli bir payı vardır.;

1992-1995 yılları arasında tüm Bosna’da yaşanan ve binlerce insanın öldürülmesi ile sonuçlanan soykırım, zulüm, sürgün, yerinden edilme ve cinsel şiddet, buradaki toplum üzerinde ciddi hasarlara yol açmış ve etkisini günümüze kadar sürdürmüştür.;

Çin’in Ortadoğu’daki nüfuz arayışı yoğunlaşırken Suriye devlet başkanı Esad’ın Çin’e yaptığı ziyaret iki ülke arasındaki ilişkilerin derinleşmesine sahne oldu. 19. Asya oyunlarının icra edildiği Çin’in Hangzhou şehrinde bir araya gelen Xi ve Esad iki ülke ilişkilerinin “stratejik ortaklık“ seviyesin...;

1 Ağustos 2022(Miloseviç’ten Vucic’e Değişmeyen Söylem: Kosova’da Büyüyen Gerilim ve Herkese Yakın Bir Savaşın Sesleri) ve 31 Mayıs 2023’te (Bitti Sanılan Savaş: Kosova - Sırbistan Gerilimine NATO Müdahalesi Mümkün mü?) burada iki yazı kaleme almış özellikle Vucic’in söylemleri üzerinden Kosova ile ...;

2023 Vizyonu genel olarak ekonomik kalkınma, gelir düzeyinin yükselmesi, ülkemizin dünyanın en büyük limanlarına sahip olması gibi birçok hedefleri olarak ifadesini bulmaktadır. Diğer taraftan 2023 Vizyonunun bir de soyut bir süreci bulunmaktadır.;

Yaşanabilir bir vatan ya da devlet olabilmek için öncelikle her şey insan için olmalıdır. Yani devleti yaşat gerisi önemli değil, olmamalı. Şeyh Edebali’nin dediği gibi “insanı yaşat ki devlet yaşasın.“ ;

Türkiye’de ekonomik büyüme ve kalkınma sürecinde büyük çaplı projelerin gerçekleştirilebilmesine yönelik olarak, mevcut finansman yetersizliğini en etkin şekilde ortadan kaldıracak bir finansman metodu bankacılık sistemine entegre edilmeye çalışılabilir. Bu çerçevede “Proje Bankacılığı” adı altında ...;

Doğu Akdeniz Programı 2023-2025

  • 17 Tem 2023 - 19 Tem 2023
  • Sheraton Istanbul City Center -
  • İstanbul - Türkiye

5. Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

2. İstanbul Siber-Güvenlik Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

7. Türkiye - Körfez Savunma ve Güvenlik Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “ABD Hegemonyasına Meydan Okuyan Çin’in Zorlu Virajı; Güney Çin Denizi” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik Adaları” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “TEKNOLOJİK ÜRETİMDE BAĞIMSIZLIK SORUNU; NTE'LER VE ÇİPLER ÜZERİNDE KÜRESEL REKABET” isimli stratejik raporu yayımladı

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Sri Lanka’nın Çöküşüne Küresel Siyaset Çerçevesinden Bir Bakış” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Çin-Japon Anlaşmazlığında Doğu Çin Denizi Derinlerdeki Travmalar” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “MYANMAR; Büyük Oyunun Doğu Sahnesi” isimli stratejik raporu yayımladı

İngiltere’nin II. Dünya Savaşı sonrasında Hint Altkıtası’ndan çekilmek zorunda kalması sonucunda, 1947 yılında, din temelli ayrışma zemininde kurulan Hindistan ve Pakistan, İngiltere’nin bu coğrafyadaki iki asırlık idaresinin bütün mirasını paylaştığı gibi bıraktığı sorunlu alanları da üstlenmek dur...

Gündem 2063, Afrika'yı geleceğin küresel güç merkezine dönüştürecek yol haritası ve eylem planıdır. Kıtanın elli yıllık süreci kapsayan hedeflerine ulaşma niyetinin somut göstergesidir.