3. Türkiye - Körfez Savunma ve Güvenlik Forumu Katar Stratejik Araştırmalar Merkezi (QSSC) işbirliğinde İstanbul’da CVK Park Bosphorus Oteli’nde icra edilecek.
07 Kasım Perşembe sabahı 09.30’da İstanbul Güvenlik Konferansı ve eş etkinlikleri ortak açılışında, açılış konuşmalarını TASAM Başkanı Süleyman ŞENSOY ve Katar Silahlı Kuvvetleri Stratejik Araştırmalar Merkezi Komutanı Tuğgeneral Dr. Rashid Hamad AL-NAEMI ile yerli/yabancı Devlet ve Hükümet Temsilcileri yapacak.
Dünyanın farklı bölgelerindeki birçok ülkeden uzman, akademisyen, araştırmacı, asker, diplomat, devlet adamı ve basın mensubu katılımcıyı buluşturacak açılış oturumunda “Orta Doğu'da Stratejik ve Güvenlik Ortamının Dönüşüm Yönleri“ konusu ele alınacak.
3. Türkiye - Körfez Savunma ve Güvenlik Forumu 08 Kasım 2019 Cuma günü gerçekleştirilecek dört oturumla icra edilecek. Oturum başkanlığını Dr. Akram HOUSSAM’ın yapacağı “Basra Körfezi Bölgesi'ndeki Jeopolitik Dönüşümler“ başlıklı birinci oturuma; “Körfez Krizi Gelişmeleri ve Stratejik Çevreye Etkileri“ konusuyla Dr. Majed Mohammed AL-ANSARI, “İran Krizinde Bölgesel Ülkelerin Duruşu“ konusuyla Dr. Hakkı UYGUR ve “Körfez'deki Stratejik Çevreyi Etkilemede Türkiye'nin Rolü“ konusuyla Dr. Ali BAKEER konuşmacı olarak iştirak edecek.
“Modern Teknoloji ve Savaşın Geleceği“ başlıklı ikinci oturuma ise; “Dronlarla Mücadele ve Onlarla Nasıl Mücadele Edilir“ konusuyla Dr. Arda MEVLÜTOĞLU, “Askerî Stratejilerde Teknolojini Rolü“ konusuyla Dr. Şirin DUYGULU ve “Bilgi Alanında ve Örtüşen Savaşlar Döneminde Yeni Saha Savaş Taktikleri (CONOPS)“ konusuyla Dr. Can KASAPOĞLU konuşmacı olarak iştirak edecek.
Forum’un öğleden sonra yapılacak “Entelektüel Gelişmeler ve Askerî Kavramlar: Bilgi Çağında Liderlik ve Askerî Zekânın Zorlukları“ başlıklı ve başkanlığını Tuğgeneral Dr. Rashid AL-KHAYYARIN’ın yapacağı 3. oturumda; “İttifakların Stratejik Karar Verme Üzerindeki Etkisi“ konusuyla Prof. Bülent ARAS, “Değişen Dünyada Ulusal Güvenlik Stratejisi“ başlığıyla Dr. Pınar AKPINAR ve “Bilgi Savaşları ve Stratejik Karar Verme Üzerindeki Etkileri“ konuşmasıyla Dr. Yusuf ÖZER söz alacak.
Forum’un “Aramco Saldırısı Sonrası; Stratejik Tesislerin Korunması“ temalı 4. oturumunun başkanlığını ve anahtar konuşmasını Prof. Hasret ÇOMAK yapacak. 4. oturuma “Husi İsyancılarının Suudi Aramco Petrol Tesislerine Saldırısı Kritik Enerji Altyapısı Güvenliğine Nasıl Tehdit Olacak?“ konusu ile Prof. Dr. Mesut Hakkı CAŞIN, “Asimetrik Saldırılar ve Stratejik Tesislerin Güvenliği“ konusu ile Doç. Dr. Tuğgeneral (E) Fahri ERENEL ve Dr. Öğretim Üyesi Merve SEREN konuşmacı olarak katılacak. Ayrıca Bölge içi ve dışından çok sayıda seçkin konuk müzakerelerde yer alacak.
Başkan ŞENSOY: “Öncelikler ve farklılıklar, zayıflığa ve güvenlik açığına dönüşmemeli“
TASAM Başkanı Süleyman ŞENSOY yaptığı açıklamada; Günümüzde sert güç kullanımının değişen doğası ile; hararetle teşvik edilen mikro-milliyetçiliklerin, hibrit savaşlar ve devlet-dışı aktörlerin küresel güvenlik mimarisinin bir parçası hâline geldiğini, yaşananların kırılgan bir uluslararası ortamı getirdiğini, bundan en çok etkilenen bölgenin de Orta Doğu olduğunu söyledi.
Başkan Şensoy ekonomik kalkınma projeleri, yatırım stratejileri ve jeo-ekonomik sıklet merkezlerinin oluşmasının, sert güç kullanımını ekonomik alan içine çektiği böyle bir ortamda güçlü tarihsel ve kültürel arka plana rağmen stratejik nitelikli diyaloğun henüz gelişmekte olduğu Türkiye - Orta Doğu veya daha dar kapsamda Türkiye - Körfez Ülkeleri ilişkilerinin bu kırılgan eksen dışında tutulmasının mümkün olmadığını dile getirdi.
Şensoy sözlerini şöyle sürdürdü: “Bölge dışından, ABD ve AB’nin yanı sıra, Stratejik Ortak Statüsü (2008) ile üst düzey düzenli kurumsal diyaloğun benimsendiği ilk ülke olarak Türkiye’nin Bölge ülkeleri ile özellikle ticari ilişkileri giderek gelişmiş; taraflar arasındaki ticaret hacmi bu süreçte katlanarak artmıştır. İki taraf açısından ciddi olumlu sonuçlar doğuran bu gelişmelerde, diğer faktörlerin yanı sıra güven temelli stratejik diyalog arayışının önemli payı vardır. Din, dil, tarih ve coğrafya kardeşliği dışında “stratejik karşılıklı bağımlılık ve güven inşası“, Türkiye - Körfez Ülkeleri ilişkilerinin önündeki temel zihinsel eşiktir. Ülkeler arası önceliklerin ve farklılıkların bölgesel zayıflığa ve güvenlik açığına dönüşmemesi için doğru yönetilmesi ortak risk ve fırsatlara odaklanma ile mümkün olacaktır.
Küresel bir marka olarak kurumsallaşan İstanbul Güvenlik Konferansı ile bütünleşik yapılan Türkiye - Körfez Savunma ve Güvenlik Forumu’nun üçüncüsü; Türkiye ve Körfez Ülkeleri arasında güç mimarisi ve ekonomik güvenliği önceleyen bir yaklaşımla stratejik karşılıklı bağımlılık ve güven İnşası parametrelerini sağlıklı yönetme ve ortak bilinç oluşturulması yönünde stratejik katkı sağlamayı amaçlamaktadır“.