Merkel ve Macron Aachen’da Bir Oturup, Bin Aah Etti

Haber

"Maginot’dan Bu Yana Köprülerin Altı ve Üstü" - "Sembol’lere Duyarlı Bir “Yeni Alman-Fransız Dostluk Anlaşması”: - "Brexit Şokuna Karşı Dayanışma" - "Avrupa Ordusu mu? Yeni Avrupa’lar mı?" - Almanya, Fransa, Belçika, Roma, AB, EurAtom, Brexit, Trump, NATO, - (Macaristan, Çek Cumhuriyeti, Slovakia ve Polonya) - Nordig ülkelerine ( Danimarka, Finlandiya, İsveç, İrlanda, Letonia, Litvanya ve Estonia )...

AB’nin ellerinde karamsarlık ve kötümserlik var. Ayaklarının altından bir zemin, avuçlarının arasından da o ezeli düşmanları, yarım yüzyılı aşan birer dost hâline getiren bir barış projesi kayıyor gibi. Bu nedenle Fransa ve Almanya, 22 Ocak Salı günü, Aachen’de buluşarak, AB’yi AB yapan değerleri, uzlaşma ve ayrışma odaklarını mercek altına alarak önlerinde uzayıp giden dikenli tel ve tuzaklarla dolu yolu incelediler.


Maginot’dan Bu Yana Köprülerin Altı ve Üstü

Almanya, 1930’lu yıllarda, Fransa’nın adını Fransa savunma bakanı André Maginot’dan alan sınır tahkim yığınağını, Belçika üzerinden aşıp 10 Mayıs 1940’da Fransa’yı işgal ettiğinde, geçmişlerinde Kutsal Roma-Germen İmparatorluğu olan 20. Yüzyılın iki ulusal devleti, birbirinin can düşmanı olmuştu. Ama Avrupa Kömür Çelik Birliği ve EurAtom gibi öncü girişimler, 6 ortaklı bir topluluğa dönüşünce, savaş baltalarını gömen Fransa ve Almanya 25 Mart 1957’de Roma’da Avrupa Ekonomik Topluluğu’nun kurucu Roma Anlaşması’nı imzalayarak ebedi bir dostluğun bekçisi olmaya and içti. AET yine onların öngörüsü ile AB’ye evrildi. AB de sonunda Doğu Avrupa ve Balkanları da içeren bir genişleme ile 28 üyeli bir topluluğa dönüştü. Bu topluluk da içinde dünyanın göz bebeği bir Para Birliği beslemeye başladı. Gelin görün ki, bugün işte bu ikili, AB’nin bugününü ve geleceğini, koruyup kurtarmak, diğer üyeleri yüreklendirmek ve nice mer’i anlaşmayı ve bu anlaşmalardan oluşan AB Müktesebatını (Acquis communautaire) güvence altına almak için bir “Yeni Dostluk Anlaşması“ imzalamak gereği duydu. Şimdi bu anlaşmanın özü nedir? Hükm-ü harbiyesi var mıdır?


Sembol’lere Duyarlı Bir Yeni Alman-Fransız Dostluk Anlaşması“:

Popülist ve ulusalcı akımların Birleşik Avrupa İdeali’ni yok etmesini engellemek, “Yeni Dostluk Anlaşması“nda galiba en önemli amaç olarak tebarüz etti. Anlaşmanın Aachen’da imzalanması, Orta Çağlar’da Kutsal Roma-Germen İmparatorluğu’nu kuran Charlemagne’ın bu şehirde medfun olması nedeni ile büyük anlam kazandı. Ayrıca 22 Ocak tarihi, 2. Dünya Savaşı sonrasında Fransız-Alman uzlaşmasına soluk veren Elysee Anlaşması’nın 56. yıldönümüne rast geldiği için de dikkat çekti. Sembollere romantik bir önem atfeden Merkel ve Macron ikilisi, Aachen’a bir oturup, bin aah çekti. Kördüğüm sorunlara yakından baktı ve ne olursa olsun, aralarındaki dostluğu hiç bozmayacaklarını ve AB’nin beka sorununu birlikte çözeceklerini anlaşmaya bağladı.


Brexit Şokuna Karşı Dayanışma

Henüz Brexit ile ilgili kesinleşen bir durum yok. Ama kafası karışık Birleşik Krallık politikacıları ve halkı eğer, AB’den nihai olarak ayrılma kararı alırsa, bunun AB üzerindeki moral bozucu etkilerini bu yeni Alman-Fransız Dostluk Anlaşması ne kadar telafi edebilir? Bu konuda, Mart 2019 ötesine uzanacak gelişmeler bir ufuk çizecek. Ama Merkel ve Macron, mevcut koşullar tahtında, yine güçlü işbirliği ve reform sözü verdi. Özellikle çevre ve iklim değişikliği sorunlarına karşı iş birliği üzerinde durdular. Ancak özellikle ikilinin, Brexit’den sonra AB’nin en önemli sorunu olan, aşırı sağ ve ulusalcı söylemleri tetikleyen göç ve iltica konularına karşı ne yapacakları bu anlaşma ile açıklık kazanmadı. Bunun dışında Franko-Alman Ekonomik alanı fikri bir adım öne çıktı.


Avrupa Ordusu mu? Yeni Avrupa’lar mı?

Trump’ın başta NATO Ve Birleşmiş Milletler olmak üzere uluslarası kurumlara karşı açtığı savaş, Merkel ve Macron’u bir kez daha gerçek bir Avrupa Ordusu konusunda görüş birliğine itti. Ayrıca Fransa, Almanya’ya, bu ülkenin BM Güvenlik Konseyi’ndeki daimi üyelik statüsü kazanması için destek vereceğini açıklaması hayli ilginçti. Tabii bu ikilinin ortak dik duruşu, biraz da Polonya-İtalya aşırı sağ ittifakına kafa tutmak gibi gözüktü. Tabii Alman-Fransız ikili ittifakı, yeniden canlandırılmaya çalışılan Vişegrad dörtlüsüne (Macaristan, Çek Cumhuriyeti, Slovakia ve Polonya) ve 2018’de yeniden umutsuzca birlik girişimi yapan Nordig ülkelerine (Danimarka, Finlandiya, İsveç, İrlanda, Letonia, Litvanya ve Estonia) örnek de olabilir, onların zamanla AB’den palamarı çözmeye çalışmasına da yol gösterebilir. Yine herşey biraz Brexit’in ufuk çizgisine bağlı olacak. Ama AB kendi kabuğuna çekilen ikili, dörtlü, beşli gruplara dönüşürse, gerçek bir Avrupa Ordusu’nu nasıl kurarlar? Bunun da bir cevabı henüz yok. Bu demek ki Alman-Fransız “Yeni Dostluk Anlaşması“nın nın fazla bir hükmü yok. Bir gövde gösterisi o kadar.
24.01.2019
Bu içerik Marka Belgesi altında telif hakları ile korunmaktadır. Kaynak gösterilmesi, bağlantı verilmesi ve (varsa) müellifinin/yazarının adı ile unvanının aynı şekilde belirtilmesi şartı ile kısmen alıntı yapılabilir. Bu şartlar yerine getirildiğinde ayrıca izin almaya gerek yoktur. Ancak içeriğin tamamı kullanılacaksa TASAM’dan kesinlikle yazılı izin alınması gerekmektedir.

Alanlar

Kıtalar ( 5 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2715 ) Etkinlik ( 222 )
Alanlar
Afrika 77 641
Asya 98 1081
Avrupa 22 638
Latin Amerika ve Karayipler 16 67
Kuzey Amerika 9 288
Bölgeler ( 4 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1381 ) Etkinlik ( 53 )
Alanlar
Balkanlar 24 293
Orta Doğu 23 608
Karadeniz Kafkas 3 296
Akdeniz 3 184
Kimlik Alanları ( 2 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1292 ) Etkinlik ( 77 )
Alanlar
İslam Dünyası 58 781
Türk Dünyası 19 511
Türkiye ( 1 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2043 ) Etkinlik ( 82 )
Alanlar
Türkiye 82 2043

Son yıllarda Çin, ekonomik ve askeri gücüyle dünya sahnesinde giderek daha iddialı hale geldi. Çin, kendisini küresel meseleleri şekillendirmede daha büyük bir rolü hak eden yükselen bir güç olarak görüyor. Aynı zamanda Çin, ABD ve diğer Batılı güçlerin etkisine karşı temkinli davranıyor ve uluslara...;

Göç, bireylerin toplu veya bireysel olarak siyasi ve ekonomik sıkıntılar sebebiyle bulundukları ülkeden zorunlu veya gönüllü bir şekilde ayrılmaları durumudur. Göçmenler iltica ettikleri ülkelerde ekonomik, siyasi, toplumsal ve kültürel değişiklikler yaratmaktadır. Bu değişiklikler göçmenlerin bir t...;

Çin başkanı Xi Jinping’in 22 Mart’ta Moskova’ya yaptığı 3 günlük ziyaret, Batıya karşı bir başkaldırı ve Putin’e büyük bir destek olarak algılandı. Çin uluslararası siyaset sahnesinden dışlanan Rusya’dan ne bekliyor? Beklediğini alınca ne yapar?;

Öncelikle iki hususa değineceğim. İlki; “Türklerin denizci olmadığı” ifadesine ilişkindir, bunun Türkleri aşağılayıcı bir ifade olduğunu ve tarihi bilmemekten kaynaklandığını belirtmek isterim. Diğeri ise Mavi Vatan’ın haritasını nasıl çizdiğime ilişkindir. ;

İran coğrafyası uzun yıllardır insanlığın yerleştiği bir bölge olmaktadır. Konum itibariyle Anadolu, Mezopotamya, Kafkasya ve Orta Asya gibi kadim bölgelerin kesişim noktasıdır. Persler ilk olarak Asur kaynaklarında yer almaktaydılar. Yapılan incelemeler ve çalışmalar sonucunda varılan kanıya göre İ...;

Savaşın başlamasından bir yıl geçtikten sonra, Rusya'nın neden galip gelmediği, hem ABD dış politikasında hem de daha geniş anlamda uluslararası güvenlikte en önemli sorulardan biri haline geldi. Cevabın birçok bileşeni var. ;

İnsanoğlunun doğal yaşam ortamı karalardır. Ancak, dünyanın büyük kısmı denizlerle kaplı olup deniz insanoğluna refah, zenginlik ve güç getirecek özelliklere sahiptir. Bu açıdan bakıldığında insan toplulukları, doğal olarak, sosyolojik gelişmelerinin her aşamasında evvela doğal yaşam ortamları olan ...;

Ukrayna’da Rusya’nın yakın zamanda büyük bir saldırı gerçekleştireceği haberlerinden ABD’nin Ukrayna’yı son ana kadar destekleyeceğini deklare etmesine kadar karmaşık ve belirsiz bir durum söz konusu. Rusya ile “sınırsız dostluğu“ bulunan Çin ise bu karmaşık durum karşısında pozisyon belirlemeye çal...;

5. Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

2. İstanbul Siber-Güvenlik Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

7. Türkiye - Körfez Savunma ve Güvenlik Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

6. Türkiye - Afrika Savunma Güvenlik ve Uzay Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

9. İstanbul Güvenlik Konferansı (2023)

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul - Türkiye

Afrika 2063 Ağı İstişare Toplantısı 2

  • 20 Eki 2022 - 20 Eki 2022
  • Çevrimiçi - 14.00

Afrika 2063 Ağı İstişare Toplantısı 1

  • 06 Eki 2022 - 06 Eki 2022
  • Çevrimiçi - 14.00

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “ABD Hegemonyasına Meydan Okuyan Çin’in Zorlu Virajı; Güney Çin Denizi” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik Adaları” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “TEKNOLOJİK ÜRETİMDE BAĞIMSIZLIK SORUNU; NTE'LER VE ÇİPLER ÜZERİNDE KÜRESEL REKABET” isimli stratejik raporu yayımladı

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Sri Lanka’nın Çöküşüne Küresel Siyaset Çerçevesinden Bir Bakış” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Çin-Japon Anlaşmazlığında Doğu Çin Denizi Derinlerdeki Travmalar” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “MYANMAR; Büyük Oyunun Doğu Sahnesi” isimli stratejik raporu yayımladı

İngiltere’nin II. Dünya Savaşı sonrasında Hint Altkıtası’ndan çekilmek zorunda kalması sonucunda, 1947 yılında, din temelli ayrışma zemininde kurulan Hindistan ve Pakistan, İngiltere’nin bu coğrafyadaki iki asırlık idaresinin bütün mirasını paylaştığı gibi bıraktığı sorunlu alanları da üstlenmek dur...

Gündem 2063, Afrika'yı geleceğin küresel güç merkezine dönüştürecek yol haritası ve eylem planıdır. Kıtanın elli yıllık süreci kapsayan hedeflerine ulaşma niyetinin somut göstergesidir.