Azerbaycanın Jeopolitik Konumu ve Karabağ Sorunu

Makale

Güney Kafkasya stratejik konumu itibariyle, tarih boyunca bölgenin güçlü devletleri arasında nüfus dairesine sokulması için mücadele alanı olmuştur. SSCB döneminde bölge ...

1. Güney Kafkasya’nın Öncelikli Jeopolitik Özellikleri

Güney Kafkasya stratejik konumu itibariyle, tarih boyunca bölgenin güçlü devletleri arasında nüfus dairesine sokulması için mücadele alanı olmuştur. SSCB döneminde bölge tamamen SSCB’nin kontrolünde bulunduğu için, dünyaya kapalı hale getirilmiştir. 20. yüzyılın sonlarına doğru, SSCB’nin dağılmasından sonra bu bölge dünya için yeniden cazibe haline gelmiştir.

Güney Kafkasya’nın jeopolitik önemi hem onun doğal kaynakları, hem de coğrafi konumu ile bağlıdır. Şöyle ki, Güney Kafkasya Avrupa ve Asya gibi iki farklı kıtayı birleştirdiği gibi, iki farklı medeniyetin de kavuştuğu bölgedir. SSCB’nin dağılmasından sonra, siyasi, ekonomik, askeri ve ideolojik önemi nedeniyle, bölge tekrar uluslararası ilgi odağına dönüşmüştür.

Güney Kafkasya İslam ve Hristiyan medeni değerlerini taşıyan bölgedir. Bilgenin uzun yıllar Rusya denetiminde olması, ona kendine has özellikler kazandırmıştır. Şöyle ki, hem Çar Rusya’sı döneminde, hem de SSCB döneminde bu bölgede yaşayan halkların modern eğitim sürecine tabi tutulması,
bölgenin sanayileşmesi toplumsal değerlerin de modernleşmesine neden olmuştur. Günümüzde toplumunun önemli kesiminin Müslüman olmasına rağmen, dini fanatik akımların ciddi destek bulmamasının başlıca sebebi budur. Bunun yansıra, eğitim oranının yüksek olması farlı kültürel ve dini değerlere sahip insanların bir arada, barışçıl ortamda yaşayabilmesine yol açmıştır. Dini toleranslığın, kültürel uyumun sağlanması ve başarılı olması bölgede kalıcı barışın sağlanması için çok önemlidir.

Güney Kafkasya’nın coğrafi konumu ona Avro-Atlantik mekân için stratejik önem kazandırmaktadır. Şöyle ki, bölgenin Orta Doğu bölgesi ile komşu olması; Rusya’nın uzun yıllar boyu yayılmacı politika izlemesi; Avrupa’nın kendi ekonomik ve askeri güvenliğini sağlama ihtiyacı duyması; ABD’nin küresel çıkarları Avro-Atlantik mekânı bölge ülkeleri ile farklı yönlerde işbirliği yapmaya itmiştir. Batıda bu konuda çeşitli jeopolitik teoriler de üretilmiştir.

Güney Kafkasya Avro-Atlantik devletler için Aralık denizi - Karadeniz - Hazar denizi ve buradan da Çin’e kadar uzanabilecek güvenlik ve işbirliği koridorunun önemli bir kısmıdır. Bu açıdan bakılınca, batılı devletler Güney Kafkasya’nın ekonomik, toplumsal ve siyasal değerler bakımından Avrupa ailesinin içinde yer almasında istekli görünmektedir. Bu yönde işbirliğini öngören “Avrupa Komşuluk Politikası“, “Doğu Ortaklığı Politikası“ ve birçok ekonomik nitelikli programlar uygulanmaktadır.


2. Azerbaycan’ın Öncelikli Jeopolitik Özellikleri

Azerbaycan coğrafi açıdan Güney Kafkasya’nın parçası olarak Orta Doğu, Avrupa ve Asya’nın kesişmesinde yerleşmektedir. Böyle bir coğrafi konumda yerleşmiş olması Azerbaycan’ın jeopolitik önemini artırmakta, onu bölgede ekonomik ve siyasal güce dönüştürmektedir. Buna olanak tanıyan bazı jeopolitik değerler enerji kaynakları, güvenli enerji ve transit taşıma olanakları, askeri stratejik konum, bölgesel entegrasyona olanak veren toplumsal ve kültürel değerler, politik ve ekonomik yapı ve demografik nitelik önemli jeopolitik elementlerdir. Bunların bir kısmı daha çok uluslararası ve bölgesel, diğer kısmı ise ulusal boyutta belirleyici niteliğe sahiptir.

Günümüzde Azerbaycan jeopolitik imkânlarına dayanarak Avro Atlantik, Uzak ve Orta Doğu ülkeleri ve Rusya ile çeşitli alanlarda kapsamlı işbirliği yapmaktadır. Bu işbirliği bölgesel ve uluslararası nitelikli önemli projeleri içermektedir.


2.1 Enerji Kaynakları

Hazar havzası zengin petrol ve doğal gaz yataklarına sahiptir. Bölgenin 200 milyar varil düzeyinde petrol rezervine sahip olduğu tahmin edilmektedir. Bu miktar, dünya potansiyel petrol rezervinin %10’una denk gelmektedir. Kaynakların önemli kısmı Hazar’ın Azerbaycan’a ait kısmında bulunmaktadır. Hazar Denizi’nin Azerbaycan’a ait olan 78.800 km2’lik alanında 60 ila 200 metre derinliklerde toplam 8 milyar varil petrol ve 4-8 milyar tonluk hidrokarbon rezervi bulunmaktadır.

Tarihte de enerji amili jeopolitik değer olarak büyük ekonomik ve politik öneme sahip olmuştur. Bakü Çar Rusya’sı döneminden itibaren petrol sanayisi ile ün kazanmıştır. Birinci Dünya savaşından sonra özellikle Büyük Britanya Bakü petrollerine özel ilgi duymuş ve bir takım ekonomik ve politik girişimlerde bulunmuştur. 1918-1920 yıllarında var olmuş bağımsız Azerbaycan Cumhuriyeti petrolün jeopolitik değeri nedeniyle, batıdan ciddi destek görmüştür. Fakat SSCB kurulduktan sonra bütün petrol kaynakları Moskova merkezli yönetilmeye başlanmıştır.

SSCB’nin dağılmasından sonra bağımsızlığını tekrar elde etmiş Azerbaycan Cumhuriyeti halen jeopolitik önemini koruyan petrol ve doğal gaz rezervuarını hem ekonomik, hem de bağımsızlığının güvencesi gibi kullanmak istemiştir. Bu amaçla 20 Eylül 1994 yılında Hazarın Azerbaycan kısmında yerleşen «Azeri», «Çırak», «Güneşli» yataklarının ortak işletilmesini içeren antlaş ma imzalanmıştır. Bu antlaşma Azerbaycan için taşımış olduğu öneme binaen “Yüzyılın Antlaşması“ adlandırılmıştır. Antlaşmaya 8 devletinin (Azerbaycan, ABD, Büyük Britanya, Rusya, Türkiye, Norveç, Japonya ve Suudi Arabistan) 13 en büyük şirketi (Amoko, BP, MakDermott, Yunokal, ARDNŞ, LUKoyl, Statoyl, Ekson, Türkiye Petrolleri, Penzoyl, İtoçu, Remko, Delta) katılmıştır. Böylece Azerbaycan yeni bağımsızlık döneminde ekonomik kalkınmasına ve bağımsızlığının pekişmesine katkı sağlayacak başarılı petrol stratejisi izlemeye başlamıştır. Bütünlükte dünyanın 14 ülkesinden 30 büyük petrol şirketi ile 19 petrol anlaşması imzalamıştır. Bu çerçevede yapılacak toplam yatırım tutarı yaklaşık 60,9 milyar ABD doları, toplam rezerv ise 1,6 milyar ton petrol, 1,3 trilyon m3 doğal gazdır. Her yıl ortalama 50-60 milyon ton petrol, 14-15 milyar m3 doğal gaz üretilmektedir.


2.2 Ulaştırma Koridorları ve Projeleri

Azerbaycan iki önemli uluslararası ulaşım koridorunun kesişme noktasında yerleşir. Bunlar “Doğu-Batı“ ve “Kuzey-Güney“ ulaştırma koridorlarıdır. Bu koridorlar yüklerin ve yolcuların İskandinav ülkelerinden Basra Körfezine ve Hint okyanusuna kadar; Avrupa’dan Orta Asya’ya ve Çin’e kadar taşıma imkânları vermektedir. Bu olanaklar Avrupa ve Asya kıtaları arasında ulaştırma ağının daha güvenilir hale getirilmesine stratejik katkı sağlamakla birlikte, Azerbaycan için hem de büyük ekonomik öneme sahiptir.

Avrupa ve Orta Asya arasında taşımacılık alanında alternatiflik, rekabete dayanıklılık ve güvenliğin sağlanması amacıyla kurulan TRASEKA programı için girişimci Azerbaycan tarafı olmuş ve 1998 yılında kurucu antlaşma Bakü’de imzalanmıştır. Avrupa Birliği’nin ve 13 bölge ülkesinin desteğini kazanan TRASEKA programı, Avrupa ve Asya arasında büyük ölçüde Rusya üzerinden yapılan taşımacılığa alternatif olabilecek tarihi İpek Yolunun tekrar onarılması öngörmektedir. Bu program Azerbaycan’a ekonomik katkılarla birlikte, önemli politik kazanımlar da sağlamaktadır. Azerbaycan tarafı komşu ülkelerle birlikte bu koridorun geliştirilmesine yönelik büyük projeler gerçekleştirmektedir.
Bu içerik Marka Belgesi altında telif hakları ile korunmaktadır. Kaynak gösterilmesi, bağlantı verilmesi ve (varsa) müellifinin/yazarının adı ile unvanının aynı şekilde belirtilmesi şartı ile kısmen alıntı yapılabilir. Bu şartlar yerine getirildiğinde ayrıca izin almaya gerek yoktur. Ancak içeriğin tamamı kullanılacaksa TASAM’dan kesinlikle yazılı izin alınması gerekmektedir.

Alanlar

Kıtalar ( 5 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2770 ) Etkinlik ( 223 )
Alanlar
TASAM Afrika 77 649
TASAM Asya 98 1110
TASAM Avrupa 23 649
TASAM Latin Amerika ve Karayip... 16 67
TASAM Kuzey Amerika 9 295
Bölgeler ( 4 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1406 ) Etkinlik ( 54 )
Alanlar
TASAM Balkanlar 24 297
TASAM Orta Doğu 23 623
TASAM Karadeniz Kafkas 3 297
TASAM Akdeniz 4 189
Kimlikler ( 2 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1304 ) Etkinlik ( 78 )
Alanlar
TASAM İslam Dünyası 58 786
TASAM Türk Dünyası 20 518
TASAM Türkiye ( 1 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2054 ) Etkinlik ( 83 )
Alanlar
TASAM Türkiye 83 2054

Rusya, Afrika kıtasındaki nüfuzunu artırmak amacıyla çeşitli stratejiler geliştirmekte ve bu stratejilerden biri olarak nükleer enerji diplomasisini ön plana çıkarmaktadır. Küresel enerji piyasalarında önemli bir aktör olan Rusya, Afrika'nın enerji açığını gidermek ve kıtanın sürdürülebilir kalkınma...;

İlk ve en öncelikli olarak yapmamız gereken, Japon vatandaşlarının yaşamlarını ve geçim kaynaklarını korumak için proaktif diplomasi geliştirmektir. Bu temelde, benzer düşüncedeki ülkelerle koordinasyon sağlamak ve Japonya-ABD İttifakı'nı temel taş olarak kullanarak çok taraflı iş birliğini teşvik e...;

"Küresel Sistemde Dış Politika Stratejileri" kitabı, uluslararası ilişkiler ve dış politika stratejileri alanlarını kapsayan bir eser olarak öne çıkmaktadır. Dr. Nejat Tarakçı, bu eserinde realist bir bakış açısıyla dış politika stratejilerinin nasıl şekillendiğini ve uygulandığını analiz etmektedir...;

2000 yılından bu yana üç yılda bir dönüşümlü olarak gerçekleştirilen forumlar, Çin – Afrika ilişkilerini kurumsallaştıran iş birliği platformu olarak bilinmektedir. 2006, 2015 ve 2018’deki buluşmalar, Devlet ve Hükûmet Başkanları düzeyindeki yoğun katılımlarla “2006 Pekin Zirvesi ve 3. FOCAC”, “2015...;

Uluslararası ilişkilerde güvenlik, devletlerin dış politika stratejilerinde önemli bir rol oynamaktadır. Geçmişte genellikle askeri tehditler ve savunma stratejileriyle ilişkilendirilen güvenlik kavramı, günümüzde çok yönlü ve karmaşık bir yapıya sahiptir. Ekonomik krizler, çevresel felaketler, terö...;

Bundan yıllarca önce İngiltere Kraliçesi II. Elizabet’in 16 Mayıs 2008’de İstanbul’a gelen ve Dolmabahçe önüne demirleyen HMS İllustration adlı gemide verdiği resepsiyon hatırlardadır. Ülkemizde ve dünyada çok ilgi çeken bu resepsiyon Kraliçe’nin İngiltere’deki sarayında verdiği resepsiyon ile özdeş...;

Eğitim, kısaca, bireyde arzu edilen davranışların oluşturulması süreci olarak tanımlanmaktadır. Hem kişisel yönden hem devlet açısından eğitim, oldukça hassas ve sosyal bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Ayrıca, eğitim, genel itibariyle, sonuçlarının ve/veya çıktılarının değerlendirilebilmesi iç...;

I. Dünya Savaşı sonrasında ikinci bir dünya savaşının gerçekleşmesiyle idealizmin ürettiği teorilerin pratikteki yetersizliği uluslararası ilişkiler alanında bir teori krizi oluşturmuştur. Neorealizm, dış politikanın hem iç hem de dış faktörlerden etkilenmesiyle yeni bir teori olarak oluşmuştur. İra...;

10. İstanbul Güvenlik Konferansı (2024)

  • 21 Kas 2024 - 22 Kas 2024
  • İstanbul - Türkiye

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programı | 2024 Dönem 2

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programları ile katılımcılara stratejik yönetim ve liderlik alanlarındaki yeniliklerin aktarılması, Türkiye ve dünyadaki gelişmeler ışığında ulusal ve uluslararası güvenlik stratejileri konularında çok yönlü analiz, sentez ve değerlendirmeler yapabilmelerine, çözüm önerileri, farkındalık ve gelecek öngörüleri geliştirmelerine destek sağlanması amaçlanıyor.

  • 20 Nis 2024 - 11 May 2024
  • Cumartesileri 10.00-13.30 (Çevrimiçi) -
  • İstanbul - Türkiye

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programı | 2024 Dönem 1

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programları ile katılımcılara stratejik yönetim ve liderlik alanlarındaki yeniliklerin aktarılması, Türkiye ve dünyadaki gelişmeler ışığında ulusal ve uluslararası güvenlik stratejileri konularında çok yönlü analiz, sentez ve değerlendirmeler yapabilmelerine, çözüm önerileri, farkındalık ve gelecek öngörüleri geliştirmelerine destek sağlanması amaçlanıyor.

  • 20 Oca 2024 - 10 Şub 2024
  • Cumartesileri 10.00-13.30 (Çevrimiçi) -
  • İstanbul - Türkiye

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programı | 2023 Dönem 1

21. yüzyıl güvenlik sorunlarının dönüşümünü takip edebildiğimiz bir dönem olarak dikkat çekmektedir.

  • 11 Kas 2023 - 02 Ara 2023
  • Cumartesileri 10.00-13.30 (Çevrimiçi) -
  • İstanbul - Türkiye

Türkiye - AB İlişkilerinin 60. Yılı ve Geleceği Konferansı

  • 24 Eki 2023 - 24 Eki 2023
  • İstanbul Kent Üniversitesi Kağıthane Kampüsü -
  • İstanbul - Türkiye

Doğu Akdeniz Programı 2023-2025

  • 17 Tem 2023 - 19 Tem 2023
  • Sheraton Istanbul City Center -
  • İstanbul - Türkiye

5. Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul Kent Üniversitesi Kağıthane Kampüsü -
  • İstanbul - Türkiye

2. İstanbul Siber-Güvenlik Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul Kent Üniversitesi Kağıthane Kampüsü -
  • İstanbul - Türkiye

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “ABD Hegemonyasına Meydan Okuyan Çin’in Zorlu Virajı; Güney Çin Denizi” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik Adaları” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “TEKNOLOJİK ÜRETİMDE BAĞIMSIZLIK SORUNU; NTE'LER VE ÇİPLER ÜZERİNDE KÜRESEL REKABET” isimli stratejik raporu yayımladı

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Sri Lanka’nın Çöküşüne Küresel Siyaset Çerçevesinden Bir Bakış” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Çin-Japon Anlaşmazlığında Doğu Çin Denizi Derinlerdeki Travmalar” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “MYANMAR; Büyük Oyunun Doğu Sahnesi” isimli stratejik raporu yayımladı

İngiltere’nin II. Dünya Savaşı sonrasında Hint Altkıtası’ndan çekilmek zorunda kalması sonucunda, 1947 yılında, din temelli ayrışma zemininde kurulan Hindistan ve Pakistan, İngiltere’nin bu coğrafyadaki iki asırlık idaresinin bütün mirasını paylaştığı gibi bıraktığı sorunlu alanları da üstlenmek dur...

Gündem 2063, Afrika'yı geleceğin küresel güç merkezine dönüştürecek yol haritası ve eylem planıdır. Kıtanın elli yıllık süreci kapsayan hedeflerine ulaşma niyetinin somut göstergesidir.