Belki dikkatinizden kaçmıştır. Ama İran Riyal’i, Ocak ayı sonunda Dolar karşısında ciddi oranda değer yitirdi. Önce Dolar değeri 47.00 Riyal’i buldu. Sonra piyasa hareketleri ile 45.470 e geriledi. Tabii bu arada Avro da 57.500 Riyal gibi fahiş primli bir değiş tokuş metaı haline geldi. Bunun neden ve etkilerini irdelemek, sanırım yaklaşan İstanbul zirvesi öncesinde önemlidir. Ne demişler “dostunun ve müttefikinin hal-ü pür melalini bil“.
Bir Başka Emir Kumanda Ekonomisinde Parasal İşler
Bütün bunlar Dolar ve Avro’nun itibarı resmi değerleri, 36.775 Riyal olarak sabitlenmiş olduğundan önemli bir değer kaybı olarak kabul edildi. Öyle ki, bir başka emir-kumanda ekonomisi olan İran’da sadece kolaylık için bulunan döviz bürolarının, döviz alım satım işleri durduruldu. Ayrıca, İran Merkez Bankası Başkanı, halkı yabancı para alıp satmaması için uyardı. Ancak bankalar, bu İslam Cumhuriyetinde %15 faiz uygularken ortaya çıkan bu tablo, İran ekonomisinde ciddi, nominal, reel ve güvene ilişkin sorunlar olduğunu düşündürdü. Oysa İran Merkez Bankası hala yükselen petrol fiyatlarının yarattığı olumlu etki ve İran’ın döviz rezervlerinin yeterli olduğu iddiasında.
Ah Güven Aşınması! Ah Karaborsa!
Ama heyhat. Bazı şeyler yanlış gidiyor İran ekonomisinde. Öncelikle imalat kesiminin ciddi bir fonlama gereksinimi var. Farmasötik ve Tıbbi sanayi dallarında bu, en belirgin durumda. Bu nedenle de bu iki önemli sanayi dalı son bir yılda negatif bir büyüme ile karşılaşmış durumda. İran ekonomisinin dışa bağımlılığının azaltılmasında etkili kilit iki imalat dalının böyle bir duruma düşmemesi gerekirdi. Düştü ise zaten bu döviz rezervleri açısından ciddi sorunlar olduğunun en önemli göstergesi.
Öte yandan, nahif İran borsasında, önemli İran bankalarının kotasyondan düştüğü, bizzat Ebtekar gazetesi tarafından duyurulmakta. Bu aylardır görülen bir durum. Saderat, Tejarat ve Pasargad Bankalarının adlarının borsa listesinden düşmesi, bankalar ile ilgili gizli bilgilerin dışarıya sızmasına bağlansa bile bunun yarattığı güven aşınması, İran için başlıbaşına bir genel sorun. Zaten halk yükselen enflasyon, başgösteren susuzluk tehlikesi ve yıpranan altyapıdan müşteki.
“Etiraz“ lar karşısında İran Önlemleri
Gerçekten de İran ekonomisi zorda ve İran’ın ciddi döviz dar boğazları var. Eğer olmasaydı, Türkiye ve anlaşmalı ülkelerle ulusal paralarla ticaret anlaşmalarına girerler miydi hiç? Zaten artık gözleri açılan İran halkı da “önce İran“(İran First) diye ayaklanırken, “önce bizi düşünün, Hizbullah, Hamas, Kasım Süleymani güçleri diye paraları sınır aşırı işlere aktarmayın“ isyanı yaşıyor. Bakalım sesleri ne zaman duyulacak derken, bir iki önlem haberi gelmeye başladı bile.
Artan hava kirliliğini önleyip, halkın rahat nefes alması için akıllarına gelen ilk önlem, ülkenin büyük şehirlerinin ulaştırma altyapılarını, eski araçsahiplerine de araçlarını yenileme mecburiyet ve imkanı sağlayarak yenilemek, bu önlemlerin başında geliyor. Yeni araçlar indirimli sağlanacak ve maliyetin yarısına devlet katlanacak. Tabii hava kirleten kamyonlar listenin başında.Hem çevre, hem enerji tasarrufu dostu politaka önlemleri bakalım kızgın ve bezgin halkı biraz sükunete ikna edecek mi?
İnandırmayan Açıklamalar
Hiç bütçe açığımız yok diyor resmi çevreler. Ama altın rezervlerinden satış yaparak, piyasayı nakite boğuyorlar. Tabii bu faizlerin inmesini sağlıyor. Ama enflasyon berdevam. Riyal devalüasyonu’nun dışticaret (veya Cari açık) açığının sonucu olmadığını söylüyorlar. Ama herhalde bir Hint-Avrupa dili olan Farsça’da spekülasyon kelimesinin karşılığı yok ki, (güven yitiren) “ halk spekülasyon’a gidiyor ve Riyal’den kaçıyor“ gerçeğini ikrar etmiyorlar. Edemiyorlar. Bakalım gerçeklerin reddinden rüzgâr alan yelkenliyi daha ne kadar yüzdürebilecek Ruhani ve Ayetullah. Bence o gemi Hazer Denizinde bir süre daha yüzer yüzmesine. Ama Akdeniz’i hiç akıllarından bile geçirmesinler.
Bir Başka Emir Kumanda Ekonomisinde Parasal İşler
Bütün bunlar Dolar ve Avro’nun itibarı resmi değerleri, 36.775 Riyal olarak sabitlenmiş olduğundan önemli bir değer kaybı olarak kabul edildi. Öyle ki, bir başka emir-kumanda ekonomisi olan İran’da sadece kolaylık için bulunan döviz bürolarının, döviz alım satım işleri durduruldu. Ayrıca, İran Merkez Bankası Başkanı, halkı yabancı para alıp satmaması için uyardı. Ancak bankalar, bu İslam Cumhuriyetinde %15 faiz uygularken ortaya çıkan bu tablo, İran ekonomisinde ciddi, nominal, reel ve güvene ilişkin sorunlar olduğunu düşündürdü. Oysa İran Merkez Bankası hala yükselen petrol fiyatlarının yarattığı olumlu etki ve İran’ın döviz rezervlerinin yeterli olduğu iddiasında.
Ah Güven Aşınması! Ah Karaborsa!
Ama heyhat. Bazı şeyler yanlış gidiyor İran ekonomisinde. Öncelikle imalat kesiminin ciddi bir fonlama gereksinimi var. Farmasötik ve Tıbbi sanayi dallarında bu, en belirgin durumda. Bu nedenle de bu iki önemli sanayi dalı son bir yılda negatif bir büyüme ile karşılaşmış durumda. İran ekonomisinin dışa bağımlılığının azaltılmasında etkili kilit iki imalat dalının böyle bir duruma düşmemesi gerekirdi. Düştü ise zaten bu döviz rezervleri açısından ciddi sorunlar olduğunun en önemli göstergesi.
Öte yandan, nahif İran borsasında, önemli İran bankalarının kotasyondan düştüğü, bizzat Ebtekar gazetesi tarafından duyurulmakta. Bu aylardır görülen bir durum. Saderat, Tejarat ve Pasargad Bankalarının adlarının borsa listesinden düşmesi, bankalar ile ilgili gizli bilgilerin dışarıya sızmasına bağlansa bile bunun yarattığı güven aşınması, İran için başlıbaşına bir genel sorun. Zaten halk yükselen enflasyon, başgösteren susuzluk tehlikesi ve yıpranan altyapıdan müşteki.
“Etiraz“ lar karşısında İran Önlemleri
Gerçekten de İran ekonomisi zorda ve İran’ın ciddi döviz dar boğazları var. Eğer olmasaydı, Türkiye ve anlaşmalı ülkelerle ulusal paralarla ticaret anlaşmalarına girerler miydi hiç? Zaten artık gözleri açılan İran halkı da “önce İran“(İran First) diye ayaklanırken, “önce bizi düşünün, Hizbullah, Hamas, Kasım Süleymani güçleri diye paraları sınır aşırı işlere aktarmayın“ isyanı yaşıyor. Bakalım sesleri ne zaman duyulacak derken, bir iki önlem haberi gelmeye başladı bile.
Artan hava kirliliğini önleyip, halkın rahat nefes alması için akıllarına gelen ilk önlem, ülkenin büyük şehirlerinin ulaştırma altyapılarını, eski araçsahiplerine de araçlarını yenileme mecburiyet ve imkanı sağlayarak yenilemek, bu önlemlerin başında geliyor. Yeni araçlar indirimli sağlanacak ve maliyetin yarısına devlet katlanacak. Tabii hava kirleten kamyonlar listenin başında.Hem çevre, hem enerji tasarrufu dostu politaka önlemleri bakalım kızgın ve bezgin halkı biraz sükunete ikna edecek mi?
İnandırmayan Açıklamalar
Hiç bütçe açığımız yok diyor resmi çevreler. Ama altın rezervlerinden satış yaparak, piyasayı nakite boğuyorlar. Tabii bu faizlerin inmesini sağlıyor. Ama enflasyon berdevam. Riyal devalüasyonu’nun dışticaret (veya Cari açık) açığının sonucu olmadığını söylüyorlar. Ama herhalde bir Hint-Avrupa dili olan Farsça’da spekülasyon kelimesinin karşılığı yok ki, (güven yitiren) “ halk spekülasyon’a gidiyor ve Riyal’den kaçıyor“ gerçeğini ikrar etmiyorlar. Edemiyorlar. Bakalım gerçeklerin reddinden rüzgâr alan yelkenliyi daha ne kadar yüzdürebilecek Ruhani ve Ayetullah. Bence o gemi Hazer Denizinde bir süre daha yüzer yüzmesine. Ama Akdeniz’i hiç akıllarından bile geçirmesinler.