Ana teması “Çok Boyutlu Bölgesel İşbirliği ve Yeni İpek Yolu“ olan Konferans’ın alt temaları; “Geleceğin Asya ve Avrasya’sında Türkiye, İran ve Pakistan“, “Yeni İpek Yolu Projesi (OBOR) ve Tamamlayıcı Ekonomik İşbirliği“, “Ekonomik İşbirliği Teşkilatı‘nın [ECO] Re-organizasyonu“ ve “Terörle Mücadele ve Güvenlik İşbirliği“ olarak belirlendi.
Türkiye - İran - Pakistan Konferansı 2018’e İran Dışişleri Bakan Yardımcısı ve IPIS Başkanı Dr. Seyyed Kazem SAJJADPOUR, TASAM Başkanı Süleyman ŞENSOY, Karachi Council on Foreign Relations Genel Sekreteri Ahsan Mukhtar ZUBAIRI, İran Dışişleri Bakanı Danışmanı ve E. Dışişleri Bakan Yardımcısı Dr. Hadi SOLEIMANPOUR, İran Dışişleri Bakanlığı Uluslararası Araştırma ve Eğitim Merkezi Başkan Yardımcısı Büyükelçi Morteza Daman PAK, TASAM Başkan Yardımcısı Büyükelçi (E) Aydın NURHAN, Büyükelçi Shadid AMIN, Tahran Eski Büyükelçisi (E) Selim KARAOSMANOĞLU, Büyükelçi (E) Dr. Bahador AMINIAN, İran Ankara Büyükelçiliği Baş Katibi Nematollah MOZAFFARPOUR, İstinye Üniversitesi’nden TASAM Başkan Yardımcısı Tuğg. (E) Doç. Dr. Fahri ERENEL, TBMM 23. Dönem Milletvekili Prof. Dr. Mithat MELEN, İstanbul Medeniyet Üniversitesi’nden Prof. Dr. Özden Zeynep OKTAV, İstanbul Aydın Üniversitesi’nden TASAM Başkan Danışmanı Prof. Dr. Sedat AYBAR, Karachi Council on Foreign Relations Başkan Yardımcısı Javed Ashraf HUSSAIN, İstanbul Kültür Üniversitesi’nden Gazeteci Yrd. Doç. Dr. Bora BAYRAKTAR, TASAM Enerji Çalışma Grubu’ndan Dr. Necmi DAYDAY, Karachi Council on Foreign Relations Araştırmacısı Arif HUSSAIN IRAM, Başkan Yardımcısı Dr. Hakkı UYGUR, Marmara Üniversitesi Ortadoğu Enstitüsü’nden Yrd. Doç. Dr. Bilgehan ALAGÖZ, TASAM İran Uzmanı Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Hazal Vural JANE ve TASAM Orta Doğu Araştırmacısı Ahmet İŞCAN katılacak.
TASAM Başkanı Süleyman ŞENSOY, Türkiye - İran - Pakistan Konferansı 2018 ile ilgili; “Türkiye, İran ve Pakistan’ın, Bağdat Paktı - CENTO (Merkezî Antlaşma Teşkilatı) ile başlayan bölgesel işbirliği süreci; RCD (Kalkınma için Bölgesel İşbirliği) ve sonrasında ECO (Ekonomik İşbirliği Teşkilatı) ile devam etmiş, ancak süreç içerisinde bu işbirliği oluşumlarının bir kısmı ortadan kalkmış, bir kısmı da etkisini kaybederek yerini daha gevşek ilişkilere bırakmıştır. Yüksek işbirliği potansiyeline sahip bu bölgesel güçler, karşılıklı bağımlılığı derinleştirmekte oldukça yavaş kalıyor gözükmektedir. Bölgesel gelişmelerin olumsuz etkilerini azaltıcı, reel-politiğe uygun ilerleyecek ‘kurumsal altyapısı sağlam’ bir ilişkinin kurulabilmesi, bu üç ülke için risklerin fırsata dönüştürülmesi ve karşılıklı bağımlılığın artırılarak sürdürülebilir bir bölgesel politikanın inşa edilebilmesi için önemlidir.“ dedi.