Zeytindalı Harekâtı ve Terörle Mücadele

Makale

Türkiye’nin Fırat Kalkanı Harekâtı ile başlattığı sınır ötesi operasyon, terörle mücadele alanında ve sınırların korunması konusunda ne kadar kararlı olduğunu göstermektedir....

Türkiye’nin Fırat Kalkanı Harekâtı ile başlattığı sınır ötesi operasyon, terörle mücadele alanında ve sınırların korunması konusunda ne kadar kararlı olduğunu göstermektedir. DEAŞ militanlarının yapmış olduğu saldırılar neticesinde ulusal güvenliğin korunması amacıyla başlatılan harekât başarı ile sonuçlanmış, terör bölgeleri tehditten arındırılmıştır. Türkiye’nin dört gün önce başlatmış olduğu Zeytindalı Harekâtı ise sınır ötesinde yuvalanan terör gruplarını ortadan kaldırmak ve bölgeye güven tahsis etmek için icra edilmektedir. Bölgeden Türkiye sınırları içerisine yapılan terör saldırıları bu tür harekâtın yapılmasını gerekli kılmaktadır. Aynı zamanda müttefik olarak adlandırılan ve son zamanlarda dış ilişkilerin bozulmasına neden olan Birleşik Devletlerin, bölgede bulunan YPG terörist grubuna yapmış olduğu askeri yardımlar Türkiye için bir güvenlik tehdidi oluşturmuştur. DEAŞ mücadelesi kapsamında Suriye’nin kuzeyinde Suriye Demokratik Güçleri (SDG) adlı çatı bir yapı kurarak, terörist bir grup olan ve PKK ile bağlantılı olduğu bilinen YPG’yi silahlandırması ABD-Türkiye ilişkileri bozmuştur. DEAŞ sonrasında bölgenin temizlenmesi için Türkiye’ye verdiği sözleri yerine getirmediği gibi bölgede kalıcı olmaya yönelik politikalar izlemesi Birleşik Devletlere olan güveni sarsmıştır. Bu neticede yapılması uygun görünen Zeytindalı Harekâtı, bölgenin terörden arındırılması, sınırların ve ulusal güvenliğin sağlanması açısından haklı bir davranıştır.

2015’te kurulan, DEAŞ ile mücadele etmek için oluşturulan çatı yapı SDG içerisinde büyük bir çoğunluğa ve karar verici yapıya sahip olan YPG, Suriye’nin kuzeyinde büyük bir alanı Birleşik Devletler desteği ile ele geçirmiştir. Birleşik Devletlerin bölgedeki silahlı gücü haline gelmesi ve Suriye’nin toprak bütünlüğünü bozacak politikalar izlenmesi, Türkiye’nin haklı olarak tek taraflı kararlar almasına neden olmuştur. YPG’nin terör örgütü PKK ile bağlantılı olması sınırlarımız boyunca bir terör hattı oluşturmuştur. Bu terör hattı sınır güvenliği bozmakta ve iç güvenliği tehlikeye atmaktadır. Rakka’nın DEAŞ elinden alınmasıyla YPG’nin silahsızlandırılması için verilen sözler ne yazık ki tam tersi olaylara neden olmuştur. YPG, Suriye’nin kuzeyinde hem kontrol ettiği alanı genişletmiş hem de daha fazla silahlanarak Türkiye’ye tehdit olmuştur. Defalarca Birleşik Devletler tarafına iletilen endişeler dikkate alınmadığı gibi yapılan yanlış artarak devam etmiştir. YPG dışında DEAŞ militanlarının da sahadaki varlığı harekât için diğer önemli bir durumdur. Türkiye ise sahip oluğu meşru müdafaa hakkı ile kendi güvenliğini korumak amacıyla yeni bir sınır ötesi harekât başlatmıştır.

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), internet sitesinde, “Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından, hudutlarımızda ve bölgede güvenlik ve istikrarı sağlamak maksadıyla, Suriye’nin kuzeybatısında Afrin bölgesinde, PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ’a mensup teröristleri etkisiz hale getirmek ve dost ve kardeş bölge halkını bunların baskı ve zulmünden kurtarmak üzere, 20 Ocak 2018 saat 17:00'dan itibaren “Zeytin Dalı Harekâtı“ başlatılmıştır. Harekât, ülkemizin uluslararası hukuktan kaynaklanan hakları, BMGK’nin terörle mücadeleye yönelik özellikle 1624 (2005), 2170 (2014) ve 2178 (2014) sayılı kararları ve BM sözleşmesinin 51’inci maddesinde yer alan Meşru Müdafaa Hakkı çerçevesinde, Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygılı olarak icra edilmektedir“1 açıklamasını yaparak haklılığını ve tehdit durumlarını vurgulamıştır. Bu tehditlerin bertaraf edilmesi ile Türkiye için güvenlik sorunları bir nebze de olsa ortadan kaldırılacaktır. Fırat Kalkanı Harekâtı ile başarı gösteren ve bölgede düzenin sağlanmasına katkıda bulunan Türkiye ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO), yine birlikte hareket ederek bölgede hâkimiyet kuracaklardır.

Hava destekli saldırı ile başlayan Zeytindalı Harekâtı kara unsurlarının önündeki engelleri yok ederek karada başarılı ilerlemenin önünü açmıştır. Uzun bir süre Afrin’deki terörist hareketler TSK ve istihbarat tarafından izlendiği için yapılan yığınaklar, lojistik yolları ve silah depoları bu hava saldırısı ile yok edilmiştir. Afrin’e birçok cepheden giren TSK ve ÖSO birlikleri kısa sürede birçok köyü terörden temizleyerek halkı barış ortamına kavuşturmuştur.

Anadolu Ajansı’nın haberinde ise, “TSK, harekât kapsamında sivillerin zarar görmemesi izin azami özen gösteriyor. "Akıllı" mühimmatların da kullanıldığı harekâtta hedefler, hassas sistemlerle tek tek tespit ediliyor“2 açıklaması yaparak sivil halkın bu operasyonlarda zarar görmediğini ve görmeyeceğini belirtmiştir. TSK bu konuda dikkatli davranarak hedeflerin sadece terör grupları olduğunun altını çizmiştir.

Kara birliklerinin bölgeye girmesiyle beraber TSK, YPG terör örgütünün ele geçirdiği yerleri özgürleştirmeye başlamıştır. Yapılan operasyonlar neticesinde ise en az 260 teröristin etkisiz hale getirildiği belirtilmiştir. Bu durum göstermektedir ki TSK ülke güvenliğini başarılı bir şekilde asimetrik tehditlere karşı korumaktadır. Harekâtın dördüncü gününde hızlı bir şekilde ilerleme kaydeden birlikler güvenli hatlar oluşturarak terörden arındırdığı bölgelerin kontrolünü de sağlamaktadır.

Uluslararası ortamda diğer ülkeler tarafından da bu harekâtın haklılığı belirtilmiş ve birçok ülke tarafından Türkiye desteklenmiştir. Birleşik Devletlerin Afrin konusunda yapmış olduğu çekinceli açıklamalar bir destekten daha çok harekâtın bitirilmesine yönelik olmuştur. Hükümet ve ordu tarafından yapılan açıklamalarda ise bu harekâtın bölgedeki terör unsurları bitine kadar devam edeceği belirtilerek kararlılık gösterilmiştir.

Sonuç olarak Türkiye kendi sınırlarını ve güvenliğini korumak için dışarıdan istediği desteği bulamamıştır. Güney sınırları içerisinde büyüyen terör örgütünün giderek bir orduya dönüşmesiyle tehdit daha da büyümüştür. Ayrıca Suriye’nin bütünlüğünden yana tavır alarak herhangi bir devlet oluşumuna karşı olduğunu da göstermiştir. Bölgedeki YPG ve DEAŞ militanlarının tamamen etkisiz hale getirilmesiyle sonuçlanacak olan Zeytindalı Harekâtı, Türkiye’nin kendi başına hareket ederek bölgede güçlü bir oyuncu olduğunu da ispatlamış oldu.
Bu içerik Marka Belgesi altında telif hakları ile korunmaktadır. Kaynak gösterilmesi, bağlantı verilmesi ve (varsa) müellifinin/yazarının adı ile unvanının aynı şekilde belirtilmesi şartı ile kısmen alıntı yapılabilir. Bu şartlar yerine getirildiğinde ayrıca izin almaya gerek yoktur. Ancak içeriğin tamamı kullanılacaksa TASAM’dan kesinlikle yazılı izin alınması gerekmektedir.

Alanlar

Kıtalar ( 5 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2813 ) Etkinlik ( 228 )
Alanlar
TASAM Afrika 80 655
TASAM Asya 100 1132
TASAM Avrupa 23 659
TASAM Latin Amerika ve Karayip... 16 67
TASAM Kuzey Amerika 9 300
Bölgeler ( 4 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1413 ) Etkinlik ( 56 )
Alanlar
TASAM Balkanlar 24 297
TASAM Orta Doğu 25 628
TASAM Karadeniz Kafkas 3 297
TASAM Akdeniz 4 191
Kimlikler ( 2 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1307 ) Etkinlik ( 78 )
Alanlar
TASAM İslam Dünyası 58 786
TASAM Türk Dünyası 20 521
TASAM Türkiye ( 1 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2065 ) Etkinlik ( 84 )
Alanlar
TASAM Türkiye 84 2065

TASAM Afrika Enstitüsü öncülüğünde oluşturulan “Afrika 2063 Ağı“ uzmanlık, etkileşim ve işbirliği inisiyatifi kapsamında; Enstitü ile Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Erciş İşletme Fakültesi iş birliğinde 18 Haziran 2023 tarihinde “Stratejik Araştırma, Ağ ve Kapasite Geliştirme“ teması altında düzenlene...;

Politikalarının bazı yönlerini anlamak zor olsa da yönetimin ulusal güvenlik stratejisinin özünde bir mantık bulunuyor. Trump yönetimi; daha önce ABD’nin benimsediği ve küresel düzenin inşa edilip sürdürülmesini hedefleyen stratejiyi yanlış bir yaklaşım olarak değerlendiriyor ve Amerikan gücünü tüke...;

Amerika Birleşik Devletleri ve Çin şu günlerde çok az konuda hemfikir, ama üst düzey yetkililerin aynı fikirde olduğu şaşırtıcı bir konu var: dünya çok kutuplu düzene geçiyor. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, verdiği ilk röportajlarından birinde ABD’nin geçtiğimiz on yıllarda tadını çıkardığı tek k...;

Her şey, Avrupa gücünün ve Batı ilerlemesinin sembolü olan üç veya dört generalle başladı ve bugün kimse tam sayılarını bilmiyor. Batıdan gelen bu generaller hala İsrail’in Batı planları çerçevesinde askeri senaryolara sokuyorlar. Mossad’ın başındaki David Mircea’da Avrupa’daki dış operasyonlard...;

Jeopolitikçi ve Deniz Tarihçisi Dr. Nejat Tarakçı’nın mesleki deneyim, bilgi ve araştırmalarına dayalı deniz temalı felsefi, tarihî, bilgi veren ve anılarını da içeren ilginç makalelerini derlediği “Denizden Çıkan Yazılar” adlı eseri TASAM Yayınları tarafından e-kitap olarak yayımlandı. ;

Osmanlı ve kısmen de Cumhuriyet dönemine ait genel tarihin deniz veçhelerindeki ilginç olaylarını kısa hikayeler şeklinde özetleyen Jeopolitikçi ve Deniz Tarihçisi Dr. Nejat Tarakçı’nın “Osmanlıdan Cumhuriyete Deniz Tarihimizde İz Bırakan Olaylar” adlı eseri TASAM Yayınları tarafından e-kitap olarak...;

BRICS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika) küresel sistemde yükselen güçlerin sesi olma iddiasıyla ortaya çıkan ve özellikle Küresel Güney’in taleplerine dikkat çekmeyi amaçlayan önemli bir platformdur. Ancak bu yapının halen tam anlamıyla kurumsal bir uluslararası örgüt olmadığı açıkça...;

Devletlerin güvenlik politikaları, yalnızca mevcut tehditlere karşı alınan önlemlerle değil, tehditleri nasıl tanımladıkları ve bu tehditleri ne ölçüde tarihsel, ideolojik ya da stratejik olarak kurguladıklarıyla doğrudan ilişkilidir. Bu bağlamda İsrail, güvenlik doktrinleri açısından istisnai bir ö...;

9. Türkiye - Körfez Savunma ve Güvenlik Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

7. Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

4. İstanbul Siber-Güvenlik Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

8. Türkiye - Afrika Savunma Güvenlik ve Uzay Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

2. Yeniden Asya Güvenlik Forumu

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

Afrika 2063 Ağı | İstişare Toplantısı 3

  • 18 Haz 2025 - 18 Haz 2025
  • Çevrimiçi - 13.00

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programı | 2024 Dönem 1

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programları ile katılımcılara stratejik yönetim ve liderlik alanlarındaki yeniliklerin aktarılması, Türkiye ve dünyadaki gelişmeler ışığında ulusal ve uluslararası güvenlik stratejileri konularında çok yönlü analiz, sentez ve değerlendirmeler yapabilmelerine, çözüm önerileri, farkındalık ve gelecek öngörüleri geliştirmelerine destek sağlanması amaçlanıyor.

  • 20 Oca 2024 - 10 Şub 2024
  • İstanbul - Türkiye

11. İstanbul Güvenlik Konferansı (2025)

  • 27 Kas 2025 - 28 Kas 2025
  • Wish More Hotel Istanbul -
  • İstanbul -

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “ABD Hegemonyasına Meydan Okuyan Çin’in Zorlu Virajı; Güney Çin Denizi” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik Adaları” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “TEKNOLOJİK ÜRETİMDE BAĞIMSIZLIK SORUNU; NTE'LER VE ÇİPLER ÜZERİNDE KÜRESEL REKABET” isimli stratejik raporu yayımladı

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Sri Lanka’nın Çöküşüne Küresel Siyaset Çerçevesinden Bir Bakış” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Çin-Japon Anlaşmazlığında Doğu Çin Denizi Derinlerdeki Travmalar” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “MYANMAR; Büyük Oyunun Doğu Sahnesi” isimli stratejik raporu yayımladı

İngiltere’nin II. Dünya Savaşı sonrasında Hint Altkıtası’ndan çekilmek zorunda kalması sonucunda, 1947 yılında, din temelli ayrışma zemininde kurulan Hindistan ve Pakistan, İngiltere’nin bu coğrafyadaki iki asırlık idaresinin bütün mirasını paylaştığı gibi bıraktığı sorunlu alanları da üstlenmek dur...

Devlet geleneğimizde yüksek emsalleri bulunan Meritokrasi’nin tarifi; toplumda bireylerin bilgi, bilgelik, beceri, çalışkanlık, analitik düşünce gibi yetenekleri ölçüsünde rol almalarıdır. Meritokrasi din, dil, ırk, yaş, cinsiyet gibi özelliklere bakmaksızın herkese fırsat eşitliği sunar ve başarıyı...