Türkiye - Afrika Boynuzu İstanbul Toplantısı | SONUÇ RAPORU (TASLAK)

Haber

“Türkiye - Afrika Boynuzu Ülkeleri: Karşılıklı Bağımlılık ve Derinleşme” ana temalı “Türkiye - Afrika Boynuzu Stratejik Diyalog Programı”nın ilk etkinliği olan “İstanbul Toplantısı” Türk Asya...

Türkiye - Afrika Boynuzu Ülkeleri: Karşılıklı Bağımlılık ve Derinleşme“ ana temalı “Türkiye - Afrika Boynuzu Stratejik Diyalog Programı“nın ilk etkinliği olan “İstanbul ToplantısıTürk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) Afrika Enstitüsü ve Afrika Boynuzu Araştırmalar Merkezi (HASC) işbirliği ile 24 Aralık 2016 tarihinde İstanbul’da başarıyla gerçekleştirilmiştir.

Toplantı’ya, Türkiye ve Afrika Boynuzu ülkelerinin yanı sıra farklı bölge ve ülkelerden resmî, sivil ve özel sektör temsilcileri; uluslararası STK ve düşünce kuruluşu temsilcileri, siyaset ve iş dünyasından temsilciler ile misyon temsilcileri, akademisyenler, uzmanlar, ulusal ve uluslararası medya temsilcileri katılmışlardır.

Türkiye ile Afrika Boynuzu Ülkeleri arasında “Karşılıklı Bağımlılık ve Derinleşme“, “Kapasite İnşası“, “Fırsatlar ve Riskler“, “Çok Boyutlu Sektörel ve Finansal Derinleşme“ başlıklı oturumların gerçekleştirildiği “İstanbul Toplantısı“nıda öne çıkan tespit ve değerlendirmeler aşağıdaki gibidir:

1. Türkiye -Afrika ilişkileri; tarihî, dinî ve kültürel açıdan bin yılı aşkın bir geçmişe, sırasıyla İslam’ın ilk dönemlerine ve Osmanlı - Afrika ilişkilerine dayanmaktadır. Tarihsel coğrafya ve kurumsal hafızasının önemli bir bileşeni olan Afrika’dan bağımsız düşünülmesi mümkün olmayan Türkiye’nin; Afrika’da, tarihsel bağların güçlendirilmesi, karşılıklı kapasite inşası, çok boyutlu sektörel ve finansal derinleşme açısından önemli işleve sahip ve çeşitli alanlarda sayıları giderek artan temsilcilikleri takviye edilmelidir.

2. ABD’nin yeni dönem politikalarına bağlı olarak Afrika’ya yönelik yardımlarını azaltabileceği, dolayısıyla Türkiye’nin Bölge’ye yönelik ayni desteğinin daha fazla önem kazanacağı düşünülmektedir. Bununla birlikte, kalıcı yatırımlara katkısı sınırlı olan yardım politikalarının ötesinde, kapasite inşası ve ilgili alanlarda tecrübe paylaşımı konusunda daha fazla sorumluluk üstlenilmelidir.

3. Afrika Boynuzu bölgesi başlıca küresel ve bölgesel güçler için, coğrafi konumu, petrol bölgeleriyle ilişkisi, verimli toprakları, hayati öneme sahip su kaynakları, maden yatakları, nüfusu ve demiryolu güzergahında yer alan konumu ile askerî öneme sahip stratejik bir pazardır. Siyasi liderlik ve ilişiğindeki sorunlar nedeniyle çatışma ve istikrarsızlıklarla karşı karşıya bulunan Bölge’de, uzun vadeli ve sürdürülebilir politikaların hayata geçirilebilmesinde, Türkiye’nin rolü artırılmalıdır.

4. Bölge’ye ilişkin özellikle medya, üniversiteler ve STK’lar imkansızlık ve ilişiğindeki kavramlardan değil; dayanışma, kalkınma, işbirliği, tanıtım ve tarihiî birlik gibi kavramlardan oluşan bir konsept ile çalışma yürütmelidir. Bu kapsamda, hem nitelik hem nicelik olarak geliştirilmesi gereken Türkiye Bursları Programı, özellikle Bölge açısından son derece önemli bir işleve sahiptir. Ayrıca öncelikle kendi ülkelerine katkı sağlamak üzere Program kapsamında Türkiye’de eğitim gören Afrikalıların, eğitim sonrası tercihlerine yönelik politikalar, kaynak ülkelere katkıları üzerinden yeniden değerlendirilmelidir.

5. Eğitimde yeniden yapılanma kapsamında Bölge’de yeni üniversitelerin kurulması, mevcut eğitim kurumlarının güçlendirilmesi, hatta ücretsiz eğitim imkanlarının araştırılması gerekir ve bu yönde politikalar geliştirilmesine öncülük edilmelidir. Gerek öğrenci gerek öğretmen düzeyinde değişim programları optimum işlev görecek bir düzeye taşınmalıdır.

6. Seksenden fazla dilin konuşulduğu ve farklı din ve kültürlere ev sahipliği yapan Bölge’ye yönelik politikaların kuşatıcı bir niteliğe sahip olması zorunludur.

7. Türkiye Bölge’de, kendine özgü temas noktaları oluşturmalı; sivil toplum kuruluşları da temas noktası belirleme ve kamuoyu odaklı faaliyet alanlarının araştırılması misyonuyla iş görmesi beklenen büyükelçilikler ile işbirliği içinde hareket etmelidir.

8. İkili ilişkilerde daha gerçekçi politikalar geliştirebilmek için akademik çalışmalar aracılığıyla ortak alanları buluşturmak gerekir. Bu yönde kapsamlı bilimsel çalışmalar yapmak üzere bir veri tabanı oluşturulması acil ihtiyaçtır.

9. Genel olarak bilimsel ve özelde sosyolojik çalışmaların yetersiz kaldığı Afrika Boynuzu, yeni girişimciler için fırsatlar barındıran ve dolayısıyla daha fazla araştırmaya konu olması gereken bir bölgedir.

10. İstikrarı ve dolayısıyla kalkınmayı engelleyen siyasal ve toplumsal sorunların çözümüne katkı noktasında, Kıta’nın ülkeler arası dinamiklerini ve uluslararası etkileşim alanlarını uzmanlık düzeyinde kavramış olmak son derece önemlidir. Bu nedenle, genel olarak Afrika’da, kapasite inşasına yönelik daha fazla akademik nitelikli çalışma ve işbirliği geliştirilmelidir.

11. Türkiye - Afrika Boynuzu ilişkilerinin, Bölge ülkelerinin iktisadi kalkınmalarında, özellikle ikili anlaşmalar düzeyinde önem kazanacağı öngörülmektedir. Yerinde üretime dönük yatırımların bu bağlamda bir fırsat olarak değerlendirilmesi gerekir. Zira Türkiye’nin Bölge’ye yönelik girişimleri, Bölge açısından da olumlu sonuçlar doğuran bir tür rekabet ortamı oluşturmuştur. Örnek olarak, Türk Hava Yolları’nın Bölge’de faaliyet başlatması, diğer hava yolu şirketlerinin de Bölge’ye ilgilerini artırmıştır.

12. Türkiye, Somali’de büyükelçilik açmış ilk ülke olması ve Bölge’ye doğrudan yardımları uluslararası kaynaklarda yeterince haber yapılmamakla birlikte, siyasal ve toplumsal sorunlarla karşı karşıya bulunan Somali’de, yardım faaliyetlerinin çözüme etkisi sınırlıdır. Bölge, öncelikle ve en kısa zamanda, Bölge ülkelerinin müzakere yoluyla varacakları anlaşmalar üzerinden istikrara kavuşturulmalıdır. Ayrıca özellikle iktisadi kaynakların Müslüman nüfusun da erişimine açılması nihai ve kapsamlı çözümler açısından büyük önem taşımaktadır.

13. Ağırlıklı olarak Etiyopya’ya yönelmiş Türkiye kaynaklı dış yatırımların, Afrika Boynuzu bölgesinin diğer ülkelerinde de yaygınlaştırılması sağlanmalıdır.

14. Eritre’den ekonomik nedenler ve zorunlu askerlik gibi uygulamalara bağlı gerçekleşen göç, Somali’de sağlıksız koşullara sahip ve organ mafyası gibi oluşumların hedefi hâlindeki mülteci kampının kurulmasına yol açmıştır. Uluslararası toplum, bu sorunu çözme ve mültecilerin gerek kendi ülkelerine gerek üçüncü ülkelere vatandaşlık hakları sağlanarak gönderilmesi konusunda birinci dereceden sorumluluğa sahiptir.

15. Somali’nin kendi insan kaynağına dayalı düzenli bir ordu kurmasına yönelik verilen destek, iktisadi tamamlayıcılık kanalları da müzakereye dâhil edilerek sürdürülmelidir.

16. Somali’de yaşanan siyasi, iktisadi ve toplumsal krizin uluslararası ve bölge-içi denge politikalarından bağımsız olmadığı bilinmelidir. Bununla birlikte, belirleyici olması gereken, barışa ve müzakereye dönük ortak mücadeledir.

17. İnsan kaynağı ve kapasite inşası bağlantılıdır. Bu bağlamda, 750 bin civarında Eritrelinin diasporada yaşadığı Eritre’de dış göç çözüm bekleyen önemli sorunlardan biridir.

18. Etiyopya’dan ayrılmış bir bölge olan Eritre’de diğer temel sorun Etiyopya - Eritre ilişkilerinin niteliğidir ve bu konuda Birleşmiş Milletlere önemli görevler düşmektedir.

19. Gıda güvenliği ve enerji alanlarında doğrudan dış yatırım desteğine ihtiyaç duyan Eritre’de çeşitli yatırım fırsatları bulunmaktadır. Tarım sektörünün hâlen başlıca gelir kaynağı olduğu ülkede, elektrik ve su gibi altyapı sorunları; baraj gölleri ve sulamalı tarım gibi farklı yöntemlerle çözülmeye çalışılmaktadır.

20. Bölgesel sorunlarla mücadele eden Türkiye, her şeye rağmen, Afrika kıtasında daha etkin rol alma imkan ve fırsatına sahiptir. Fakat gerek Eritre gerek genel olarak Bölge kamuoyuna ilişkin algının gerçekle tutarlılığına özellikle dikkat edilmelidir.

21. Altyapı çalışmalarının Türkiye tarafından üstlenildiği Cibuti’de, kamuoyu algısı ve toplumsal dokunun daha iyi anlaşılması konusunda bilgi aktarımından yararlanılmalıdır.

22. Enerji, turizm, eğitim konusunda yatırım fırsatları bulunan Cibuti’de, klasik Afrika algısından uzaklaşarak, bölgesel tecrübe birikiminden yararlanmak gerekir.

23. Pek çok konunun ayrıntılı olarak müzakere edildiği İstanbul Toplantısı; Türkiye - Afrika Boynuzu ilişkilerine önemli bir katkı olarak değerlendirilmiştir. Bununla birlikte, “stratejik diyalog“ çerçevesinde konferans, forum ve benzeri ilave uluslararası toplantılar planlanmalıdır. Ayrıca Türkiye’de, karşılıklı kapasite inşasına ilişkin yol haritası belirlemek üzere akademisyenler ve karar alıcıları bir araya getirecek toplantılar da yapılmalıdır.
İstanbul, 24 Aralık 2016
Bu içerik Marka Belgesi altında telif hakları ile korunmaktadır. Kaynak gösterilmesi, bağlantı verilmesi ve (varsa) müellifinin/yazarının adı ile unvanının aynı şekilde belirtilmesi şartı ile kısmen alıntı yapılabilir. Bu şartlar yerine getirildiğinde ayrıca izin almaya gerek yoktur. Ancak içeriğin tamamı kullanılacaksa TASAM’dan kesinlikle yazılı izin alınması gerekmektedir.

Alanlar

Kıtalar ( 5 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2776 ) Etkinlik ( 223 )
Alanlar
TASAM Afrika 77 650
TASAM Asya 98 1114
TASAM Avrupa 23 650
TASAM Latin Amerika ve Karayip... 16 67
TASAM Kuzey Amerika 9 295
Bölgeler ( 4 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1406 ) Etkinlik ( 54 )
Alanlar
TASAM Balkanlar 24 297
TASAM Orta Doğu 23 623
TASAM Karadeniz Kafkas 3 297
TASAM Akdeniz 4 189
Kimlikler ( 2 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 1304 ) Etkinlik ( 78 )
Alanlar
TASAM İslam Dünyası 58 786
TASAM Türk Dünyası 20 518
TASAM Türkiye ( 1 Alan )
Aksiyon
 İçerik ( 2054 ) Etkinlik ( 83 )
Alanlar
TASAM Türkiye 83 2054

Artık ahkâm kesmekten öte çapı kalmayan Birleşmiş Milletlerin(BM), Afet Riski Azaltma Günü yaklaşırken uygun gördüğü tema bu yıl oldukça ilginç. Adeta eski kuşaklardan ümidi kesmişçesine 2024, Uluslararası Afet Riski Azaltma Günü olan 13 Ekim için açıklanan tema “ Bir Sonraki Kuşağın, dirençli bir G...;

Prof. Dr. Erhan Erkut’un Doğan Kitap tarafından yayımlanan "Sistem Çaresiz, Eğitim Sizde" adlı kitabı, Türkiye'deki eğitim sistemine eleştiri sunmakla kalmıyor, aynı zamanda radikal ve uygulanabilir çözüm önerileriyle dolu bir rehber olarak karşımıza çıkıyor. Erkut, günümüz çocuklarının geleceğe haz...;

Geçtiğimiz Eylül ayında Arnavutluk Başbakanı Edi Rama’nın ABD’deki temasları sırasında ortaya attığı Arnavutluk’ta mini bir Vatikan modeli Alevi/Bektaşi devleti kurma planı halen devam eden şaşkın ve meraklı tartışmaları doğurdu. ;

Afrika, küresel terör örgütleri El Kaide ve DAEŞ'in rekabet ve savaş alanına dönüşmüş durumda. Bölgedeki zayıf devlet yapıları, etnik ve dini çatışmaların varlığı, ekonomik sorunlar ve sosyal huzursuzluk gibi etkenler, bu örgütler için ideal bir zemin yarattı. ;

27 Eylül 1538’de Haçlı donanmasına karşı kazanılan Preveze Deniz Savaşı’nın gerek icrası gerekse sonuçları çok tartışılmıştır. Basit taktik ve teknik nedenlerden,;

Yakında dünyanın en büyük işgücüne sahip olacak olan Afrikalılar, modern güce erişebildikleri takdirde bölgelerini küresel bir ekonomik güç merkezine dönüştürme fırsatına sahipler. Şu anda, Sahra Altı Afrika'da yaklaşık 600 milyon insan elektriğe erişemiyor. Bu durum onları yemek pişirmek, ısınmak v...;

TASAM Staj Programı; katılımcıların akademik çalışma yetkinliği kazanmasına destek olarak kaynaklara ulaşma, bilgi toplama ve iletişim gibi konularda mevcut yetenek ve özelliklerini geliştirmelerini amaçlamaktadır. TASAM’ın mevcut çalışma alanları kapsamında değerlendirilecek stajyerlerin, bu alanla...;

Savunma sanayii, bir ülkenin güvenliği ve ekonomik kalkınması için kritik öneme sahiptir. Türkiye’nin jeopolitik konumu ve iç-dış tehditler, savunma sanayiinin önemini artırmaktadır. Terörle mücadele, Türk savunma sanayiinin gelişimini etkileyen başlıca faktörlerden biridir. Bu çalışma, terörle müca...;

10. İstanbul Güvenlik Konferansı (2024)

  • 21 Kas 2024 - 22 Kas 2024
  • İstanbul - Türkiye

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programı | 2024 Dönem 2

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programları ile katılımcılara stratejik yönetim ve liderlik alanlarındaki yeniliklerin aktarılması, Türkiye ve dünyadaki gelişmeler ışığında ulusal ve uluslararası güvenlik stratejileri konularında çok yönlü analiz, sentez ve değerlendirmeler yapabilmelerine, çözüm önerileri, farkındalık ve gelecek öngörüleri geliştirmelerine destek sağlanması amaçlanıyor.

  • 20 Nis 2024 - 11 May 2024
  • Cumartesileri 10.00-13.30 (Çevrimiçi) -
  • İstanbul - Türkiye

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programı | 2024 Dönem 1

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programları ile katılımcılara stratejik yönetim ve liderlik alanlarındaki yeniliklerin aktarılması, Türkiye ve dünyadaki gelişmeler ışığında ulusal ve uluslararası güvenlik stratejileri konularında çok yönlü analiz, sentez ve değerlendirmeler yapabilmelerine, çözüm önerileri, farkındalık ve gelecek öngörüleri geliştirmelerine destek sağlanması amaçlanıyor.

  • 20 Oca 2024 - 10 Şub 2024
  • Cumartesileri 10.00-13.30 (Çevrimiçi) -
  • İstanbul - Türkiye

Millî Savunma ve Güvenlik Akademisi Sertifika Programı | 2023 Dönem 1

21. yüzyıl güvenlik sorunlarının dönüşümünü takip edebildiğimiz bir dönem olarak dikkat çekmektedir.

  • 11 Kas 2023 - 02 Ara 2023
  • Cumartesileri 10.00-13.30 (Çevrimiçi) -
  • İstanbul - Türkiye

Türkiye - AB İlişkilerinin 60. Yılı ve Geleceği Konferansı

  • 24 Eki 2023 - 24 Eki 2023
  • İstanbul Kent Üniversitesi Kağıthane Kampüsü -
  • İstanbul - Türkiye

Doğu Akdeniz Programı 2023-2025

  • 17 Tem 2023 - 19 Tem 2023
  • Sheraton Istanbul City Center -
  • İstanbul - Türkiye

5. Denizcilik ve Deniz Güvenliği Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul Kent Üniversitesi Kağıthane Kampüsü -
  • İstanbul - Türkiye

2. İstanbul Siber-Güvenlik Forumu

  • 23 Kas 2023 - 24 Kas 2023
  • İstanbul Kent Üniversitesi Kağıthane Kampüsü -
  • İstanbul - Türkiye

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “ABD Hegemonyasına Meydan Okuyan Çin’in Zorlu Virajı; Güney Çin Denizi” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Küresel Rekabet Penceresinden Pasifik Adaları” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “TEKNOLOJİK ÜRETİMDE BAĞIMSIZLIK SORUNU; NTE'LER VE ÇİPLER ÜZERİNDE KÜRESEL REKABET” isimli stratejik raporu yayımladı

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Sri Lanka’nın Çöküşüne Küresel Siyaset Çerçevesinden Bir Bakış” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in hazırladığı “Çin-Japon Anlaşmazlığında Doğu Çin Denizi Derinlerdeki Travmalar” isimli stratejik raporu yayımladı.

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi TASAM, Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda hazırladığı “MYANMAR; Büyük Oyunun Doğu Sahnesi” isimli stratejik raporu yayımladı

İngiltere’nin II. Dünya Savaşı sonrasında Hint Altkıtası’ndan çekilmek zorunda kalması sonucunda, 1947 yılında, din temelli ayrışma zemininde kurulan Hindistan ve Pakistan, İngiltere’nin bu coğrafyadaki iki asırlık idaresinin bütün mirasını paylaştığı gibi bıraktığı sorunlu alanları da üstlenmek dur...

Gündem 2063, Afrika'yı geleceğin küresel güç merkezine dönüştürecek yol haritası ve eylem planıdır. Kıtanın elli yıllık süreci kapsayan hedeflerine ulaşma niyetinin somut göstergesidir.