Kolluk Gözetim Komisyonu; Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı personeli ile vatandaş arasındaki ilişkilerin dönüşümünde büyük bir rol oynamaya aday bir kurum olarak 2019 yılında faaliyetlerine başlamıştır.
Türkçe kökenli “Balkan” kelimesi 19. yüzyıldan beri kullanılan ve “dağlık bölge” anlamında bir kavram olup, batısında Adriyatik Denizi, doğusunda Karadeniz ve Rusya Federasyonu, güneyde Ege Denizi ile Türkiye’nin kuzeybatı sınırlarından Avrupa’ya doğru uzanan ve Tuna ile Sava nehirleri ile sınırlanan coğrafyayı kapsamaktadır
TASAM Yayınları, Emekli Albay Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonunda kaleme aldığı “MYANMAR, Güneydoğu Asya’daki Mayın Tarlası” isimli kitabını yayımladı.
Bu çalışmada, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB)’nin dağılmasından itibaren RF-Ukrayna arasındaki gelişmelere tarihsel süreç içinde, günümüze kadar ve iz bırakan olaylar çerçevesinde kısaca değinilerek, 24 Şubat 2022 tarihi itibarıyla RF’nin Ukrayna’da başlattığı askerî harekât; bölgesel ve Avrupa güvenliği ile uluslararası güvenliğin önemli enstrümanlarından biri olan silahsızlanma perspektifinden değerlendirilmektedir.
Rusya Federasyonu (RF)’nun Ukrayna’da düzenlediği saldırıların trajik görüntülerinin gündemi belirlediği bu günlerde dünya kamuoyu mevcut gelişmeleri anlamak için çaba harcarken Asya-Pasifik gelişmelerini gözden kaçırıyor.
Denizler ve okyanuslar, binlerce yıldır insanlar için önemli bir besin ve ekonomik geçim kaynağı olmuştur. Dünya deniz ulaştırması, gemi inşa ve onarım faaliyetleri de önemli bir ekonomik kaynaktır. Denizler, uygarlıkların doğuşu ve gelişmesinde öncülük etmiş, en büyük ve medeni uygarlıklar deniz kıyılarında oluşmuştur.
Sene-i devriyesine ulaştığımız Çanakkale zaferini hatırlarken bu topraklardaki biz kadar eski, 950 yıl kadar kadim zihnimiz ve güne kadar sürüp gelen varlığımızla bu toprakları Türkiye yapan Müslüman Türkün mevcudiyetini yeniden düşünürüz. Hayat örgümüz içindeki mebde, meaş ve mead döngümüzü düşünürken kökenlerimizin bizi var ettiği uzun zamanların içindeki gayemizi düşünürüz.
Balkanlar’a dair anlatılarda zaman zaman “Türklerin Balkanlar’dan çekilişinin…” ya da “Türklerin Balkanlardan çıkışının…” diye oldukça sorunlu bir ifadeyle karşılaşırız. Her iki ifade ve varyantlarının en temel hatası, bir siyasi iktidar ve hegemon güç olarak Osmanlı idaresinin Balkan Savaşları sonrasında bölgeden resmen çekilişinin bölgedeki Türk varlığının tamamen ortadan kalkmasıyla eş olduğuna dair bir yanılgıya sebep olmasıdır.
Son on seneye damgasını vuran Doğu Akdeniz’deki Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) sınırlandırma çabaları ve bölgesel uluslararası işbirliği çabalarının mevcut Türk Yunan ilişkileri sorunlarına eklenmesi Türkiye’nin güvenlik tanımlarını derinden etkilemektedir. Denizlerin ve denizciliğin artan önemi, Türk makamları tarafından kabul edilirken, mesele, Türkiye’nin güvenliği ile yakından ilişkilendirilmektedir.
"Çin Denizi’nden geçerken, eskiden orada daha büyük çarpışmalar olduğu anlatıldı. Oradaki Müslüman kardeşlerimizin şehitliğine uğradık ve orada görevimizi de yerine getirmiş olduk. Pusan Limanı’nda indikten sonra arabalarla Kumkale’ye götürdüler bizi. Geldiğimizi duyan düşman, biz yukarıya doğru çıkarken ateş etti ve orada iki arkadaşımızı şehit verdik."
Son yetmiş yılda adından en çok söz ettiren sözcüklerden birisi kuşkusuz yapay zekâdır. Özellikle son yıllarda yaşanan gelişmeler yapay teknolojilerin hem daha görünür olması sağlamış, hem de kamuoyu tarafından bilinebilirliği artırmıştır. Yapay zekâ teknolojilerinde asıl devrimsel değişikliğin, bu teknolojinin tam otomasyon sistemlere doğru evrildiğinde olacağı kabul edilmektedir.
Afrika'daki gelişmeleri takip ederek, Türkiye'nin Kıta ülkeleriyle ikili, bölgesel, çok taraflı uluslararası ilişkilerine; tarihî, kültürel, siyasî, iktisadî, sosyolojik ve jeopolitik yapısına yönelik ilmî araştırma, analiz ve değerlendirmeler yapan ve karar alıcılara, iş dünyasına, akademik çevrelere, dinamik, etkin çözüm ve karar seçenekleri sunan TASAM Afrika Enstitüsü internet sitesi ve adresi yenilendi.
Rusya ve Ukrayna arasında uzun süredir devam edegelen gerilim, artık sivillerin de öldürüldüğü bir savaşa dönüştü. Türkiye dâhil küreselleşmiş dünyada, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin etkileri her yerde ciddi manada hissedilir hâle geldi. Burada yaşananların bize bakan yönü; ekonomik etkiler başta olmak üzere yeni bir mülteci krizi ve başka sosyal, diplomatik ve siyasi sorunların da peşi sıra geleceğidir.
Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonucunda yazmaya başladığı, “MYANMAR; GÜNEYDOĞU ASYA’DAKİ MAYIN TARLASI“ adıyla Mart 2022’de yayımlanarak uluslararası ilişkiler literatüründeki yerini alacak yeni kitap çalışmasının “Tatmadav Hegemonyası“ bölümünün bir kısmını yayımlıyoruz.
Ukrayna’da önce ülkenin Donbas bölgesinde başlayan bir hattı-ı müdafaa, sonra her tarafına yayılan bir sathı-ı müdafaa görüyoruz. Vatan savunması kutsaldır. Bu bir imparatorluğun küllerinden doğan ve bir büyük işgale karşı yapılan onurlu bir bağımsızlık savaşından sonra kurulan Türkiye için olduğu kadar, 1942’den sonra yüzünü doğuya dönen Hitler ordularına karşı Sovyetler Birliğinin, Rus’u, Ukraynalısı, Tatarı ve Başkurt’u ile yaptığı bağımsızlık savaşı için de geçerli.
Katyuşa bir Rus halk şarkısı. Benim kuşağımın 1970’li yıllarda Casachok diye bildiği bir dansın orijinal şarkısı. Ama aslında İkinci Dünya Savaşı sırasında Batı cephesinde Hitler’in ordularına karşı vatan savunmasında can siperâne savaşan Rus veya Ukraynalı genç askerlere, genç kızların sesinden bir yüreklendirme, nehir boylarından gönderilen bir özlemdir Katyuşa.
Asya Kalkınma Bankası’nın önceki raporlarına olduğu gibi bu rapora da “çok boyutlu küreselleşme motivasyonu” damgasını vurmaktadır. . Ticaret, değer zincirleri, dış yatırım, entegrasyon, insan ve mal devinimi, demografik dönüşüm, üretim ve teknoloji gibi hemen her konu, bu raporlarda, bir bakıma “mutlak küreselleşme motivasyonlu zorunlu bölgeselleşme” perspektifine uygun olarak inceleme konusu yapılmaktadır.
Dr. Cengiz Topel MERMER’in uzun araştırmalar sonucunda yazmaya başladığı, “MYANMAR; GÜNEYDOĞU ASYA’DAKİ MAYIN TARLASI“ adıyla Mart 2022’de yayımlanarak uluslararası ilişkiler literatüründeki yerini alacak yeni kitap çalışmasının “Militan Budizm“ bölümünün bir kısmını yayımlıyoruz.
Okumakta olduğunuz makale bundan sekiz yıl önce 11 Haz 2014 tarihinde Jeopolitikçi ve Stratejist Dr. Nejat TARAKÇI tarafından kaleme alınmış ve TASAM internet sitesinde yayımlanmıştır. Bu yazı, Ukrayna'da yaşanan Rus işgalinin sebepleri, gerekçeleri ve hedefleri anlatılarak göz göre göre geldiğini sekiz yıl öncesinden net biçimde ortaya koymaktadır. Bu yazıyı okuyanlar için yaşananlar ve yaşanacakların sürpriz olmadığı anlaşılacaktır.
Mir sözcüğünün Rusça barış anlamına gelmesi ne kadar ilginç değil mi? İşin daha da ilginç yanı şu anda hem Rusya, hem de Ukrayna’daki iki devlet başkanının da isimlerinin “mir” takısı ile sonlanması.
Bu çalışmada millet ve milliyetçilik kavramları kuramsal çerçevede açıklanmaya, Yunan milliyetçiliğinin kökeni, gelişimi ve esasları incelenmeye, Batı Trakya sorununda Yunan milliyetçiliğinin etkisi anlaşılmaya ve analiz edilmeye çalışılmıştır.
BRAINS2 TÜRKİYE; ‘Biyoteknoloji’, ‘Robotik’, ‘Yapay Zekâ’, ‘Nanoteknoloji’, ‘Uzay’ ve ‘Stratejik Hizmetler’ alanlarında pazar, ekosistem ve kapasite geliştiren, Türkiye merkezli çok programlı bir marka/inisiyatiftir. Küresel ekonomide yeni iş modeli ve çok boyutlu güç dağılımını dönüştüren bu temel alanların her biri için ayrı hazırlanan vizyon ve stratejiler ile planlanan programlar BRAINS2 TÜRKİYE ortak başlığı altında hayata geçirilmektedir.
Avrupa Birliği (AB) ile Afrika Birliği üyesi ülkelerin liderleri, 17 – 18 Şubat tarihlerinde Brüksel’de bir araya gelecek. İki kıta arasındaki ilişkilerin değerlendirileceği ve önümüzdeki döneme ilişkin yeni bir yol haritasının belirleneceği zirvenin gündeminde yatırım desteği, göç, güvenlik, aşı üretimi ve iklim değişikliği gibi başlıklar öne çıkacaktır.